X

Koşarak dünyaya açılmanın dayanılmaz mutluluğu

Sofradayız, sağ tarafımda Malezyalı bir aile. Kadın bankacı, erkek taşımacılıkla meşgul. Solumdaki aile Arjantin’den; erkek fizik profesörü, yaşı 40 yok henüz, kadının ne iş yaptığını öğrenemedim ama sokakta ve evde baktığı köpeklerin sayısının 6 tane olduğunu biliyorum. Malezyalı kadının Fransız erkekleri hakkında ne düşündüğünü de:) Muhabbet harika, yemekler leziz mi leziz.

Malezyalı, 8 Ekim’de kendi ülkesinde 100 km. koşup, sonra da Cappadocia Ultra Trail’de 110 km. koşmayı planlarken yolunu kaybedip, yarışı bırakmış ama söylenmiyor; “Arkadaş bu kadar yol geldim, finish’i göremedim, Hay Allah yahu” demiyor. Kocası koşmuyor, işin daha çok gezme kısmıyla ilgileniyor. Arjantinli profesör 35 km. koşmuş, karısı ise 60.

Bir de Eren hanım var ki; onun sayesinde burada, Serinn House ’un sıcacık atmosferindeyiz. Anılardan, bugünlere ve yarınlara uzanıyoruz. Fındık da aramızda; 10 yaşındaki Pincher ve Ducshhound melezi arkadaşımız.

Sonsuzluktayız, boşluktayız, koşmakta birleştik, ortak kurulan hayallerle dostluğu ilerlettik. Telefonlar, Facebook bağlantıları, Instagram hesaplarımızı paylaştık ve dağıldık.

Gece bitti sandım ve bir de baktım saat henüz 21:00, herkes uykuda, ben ise yazıda…

Cuma sabahından beri Cappadocia Ultra Trail için buralardayım. Şu anda pazar gecesi. Dolu dolu geçti yine, günler ve saatler. Aslında geçmek, gitmek bilmedi bir yandan da. Uzadı da uzadı, güzelleşti de güzelleşti.

Cappadocia Ultra Trail, bu sene de yeni arkadaşlarla mükemmel bir deneyim yaşattı bizlere.

35.2 km koştum ben ama cut off’a giremedim. Yolda işle ilgili yarım saate varan bir telefon görüşmesi yapınca, start’taki hesap finish’e uymadı. Varsın, bu sefer de uymayıversin. Bitti mi, bitti. Yeni arkadaşlar edinildi mi, edinildi. Daha ne olsun ki!

Bakalım, son 3 günden neler kalmış aklımda:

  • Madalya önemli, bence yarışı bitiren herkese verilmeli. Özellikle ilk kez koşanlar, türlü, çeşitli sıkıntıyla boğuşup da koşmaya gelenler için öylesine büyük bir motivasyon ki eve elinde madalya ile dönebiliyor olmak. İnanın, ciddi şekilde üzülenler var sadece 1 dk. ile madalya alamamış oldukları için.
  • Yabancı arkadaşlarım yoldaki gönüllülerin İngilizce bilmiyor olmalarından yakındılar. Elçiye zeval olmaz.
  • Belirli noktalardaki görevlilerin net bilgiye sahip olmaları gerekirdi sanki. Mesela, “Burası 33. km mi?” sorusuna; “Galiba” ya da “Öyle olmalı” gibi cevaplar almak pek rahatlatamayabiliyor koşan kişiyi.
  • Her şeye rağmen tıkır tıkır işleyen bir organizasyondu, emeği geçen herkese teşekkürler.
Salomon Cappadocia Ultra Trail her şeye rağmen mükemmel bir organizasyondu.
  • Ayakkabı ile koşmak mı? Gerçekten de unutmuşum bunu, bir daha Luna ’dan ayrılırsam ne olayım 🙂
  • Az da olsa merakınız varsa tarihe, araziye, heyecana mutlaka Kapadokya’ya gelmeli ve Serinn’de kalmalısınız. İnanın çok eğleneceksiniz. Bakalım size hangi milletten arkadaşlar düşecek?
  • Haftaya Dalyan Caretta Run’da yarı maratondayım, beklerim. Shantel ile coşacak, Cumhuriyet Bayramı’na yarışır bir eğlenceye karışacağız.
  • Şimdilik hoşçakalın. Hava çok güzel, kulağımda tatlı bir tıngırtı, istemeden de olsa kapatıyorum yazı defterini. Sabah 06:15’te uçağın tekeri kalkar.

Not: İstanbul Maratonu’na kaydolup iyilik peşinde koşmayı düşünüyor musunuz? Tüm sorularınız için şuradayım: kivergu@gmail.com

Kıvanç Ergun: Kıvanç Ergun bugün bisikletin tepesinde, yarın ormanda çamurun içinde… Harekete, iyilik peşinde koşmaya doyamıyor, başkalarına çılgınca gelen şeyleri yapmaktan inanılmaz keyif alıyor. İflah olmaz bir spor tutkunu olan Kıvanç, ‘yükseklerde’ yaşamanın, hayattan keyif almanın yolunu sporda bulmuş ve her gün yeni alanlara kayıp, kendini bilinmezlerde kaybetmekten hiç ama hiç çekinmiyor. Yaşını başını almış ama adrenalin söz konusu olunca kendini alamıyor, aktiviteye dalıyor. 2013 İstanbul Maratonu’nda ilk maratonunu (42 km), 2014'te Frig Vadileri'nde ilk Ultra Maraton’unu (60 km) koştu. Ulaşım aracı olarak bisikleti kullanıyor ve bisiklet kullananların sayısını kültürel gelişmeyle eşdeğer tutuyor. Yazdığı yazılarda sınırları nasıl zorladığından, deneyimlerinden bahsederken, bir yandan da hareket etmemek için yaratılan bahaneleri çürütmekten büyük keyif alıyor. Yardımseverlik koşusunun Türkiye'de tanınmasını sağlayan Adım Adım Yardımseverlik Platformu'nda Marka ve İletişim Koçluğu görevini yürütürken, aynı zamanda TOG'un AA içindeki STK Sorumlusu ve gönüllü koşucusu olarak da devam ediyor yaşamına... Fotoğraf konusunda fena değildir, takip etmek isterseniz: instagram/kiverg

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale