X

Kendini tanı: Kişilik nedir? Kişilik testleri ve kişilik modelleri ne işe yarar?

‘Sen kimsin?’
Sadece iki kelimeden oluşan, oldukça basit gibi görünen, ancak cevaplaması da bir o kadar zor bir soru… Bu sorunun cevabı kimimiz için sadece adımız, kimimiz için mesleğimiz, kimimiz için ailedeki rolümüz, kimimiz için hobilerimiz ve tutkularımız, kimimiz içinse doğum yerimizi içeriyor. Daha kapsamlı bir cevapsa, inançlarımızı ve değerlerimizi yansıtıyor. kişilik nedir

Kişilik, karakter ya da şahsiyet olarak adlandırılan, dünya üzerindeki milyarlarca insanı birbirinden farklı kılan özellikler hepimiz için değişse de, zaman zaman davranışlarımızın ortak olduğu ya da farklılaştığı durumlar olabiliyor. Karakter özelliklerine dair detayları öğrenmek, hangi kişiliğe sahip insanların nelere yatkın olduğunu bilmek, kendi kişiliğimizi tanımak ve sahip olduğumuz özellikleri tanımlayabilmek olaylar karşısında verdiğimiz tepkilerin ve bakış açımızın farkında olarak hareket etmemize aracı oluyor. Karakter özelliklerini ve kişilik modellerini bilmek kim olduğumuzu tanımlamaktan çok; kendimizi ve çevremizdeki diğer insanları daha iyi anlamamızı, olaylar karşısında verdiğimiz tepkileri daha iyi anlamlandırmamızı ve bakış açımızı geliştirmemizi sağlıyor.

Kişilik nedir?

Türk Dil Kurumu (TDK) kişiliği ‘Bir kimseye özgü belirgin özellik, manevi ve ruhsal niteliklerinin bütünü, şahsiyet; insanlara yakışacak durum ve davranış.’ olarak tanımlıyor. Ancak kişilik ya da karakter özellikleri denildiğinde hepimiz kendimizle ilgili farklı hikayeler anlatıyor, farklı özelliklerimizden bahsediyor, farklı yanıtlar veriyoruz. Diğer insanlarla ırk, din, cinsel yönelim, beceriler, göz rengi gibi pek çok konuda ortak özellikler taşıyor olsak da, bizi diğerlerinden ayıran, biricik ve özgün kılan şey aslında kişiliğimiz.

Yaşamınız boyunca yüzlerce, binlerce, hatta yüz binlerce insanla tanışabilirsiniz; ancak hiçbirinin tam olarak aynı olmayacağı konusunda hemfikir olduğumuzu düşünüyoruz. Peki, kişilik kadar eşsiz ve benzersiz bir kavramı sınıflandırabilmek mümkün mü? Karakter tiplere, türlere, sınıflara ayrılabilecek benzerlikler taşıyorsa neden her birimiz eşsiz karakterlere sahibiz? Kim, neden kişiliği sınıflandırmak ve kişilik modelleri yaratarak karakter özelliklerimizi kalıplara sokma ihtiyacı hissetti? Kişilikle ilgili modeller nasıl ve neden ortaya çıktı?

Bu haftanın temasında psikoloji alanının en merak edilen, üstüne en çok çalışma yapılan ve hala cevabı bulunamamış soruları olan konusu olan kişilik tipleri kavramını tüm yönleriyle tartışacak; kişiliği farklı pencerelerden inceleyen, dünyanın en geçerli ve güvenilir kişilik modelleri olan 5 Faktör Kişilik Kuramı, Myer Briggs 16 Kişilik Tipi Modeli ve Enneagram Kişilik Tipleri modellerini detaylı olarak masaya yatıracağız.

İlginizi çekebilir: Kişilik tipleri ve özellikleri: Hangi kişilik tipine sahipsiniz ve bu ne anlama geliyor?

Kişilik testleri ve kişilik tipi sınıflandırmaları nasıl ortaya çıktı?

Kişiliğimize dair sorularla karşılaştığımızda aslında hepimizin az ya da çok verecek bir cevabı var. Bizi biz yapan tüm davranışlarımız, duygusal tepkilerimiz, inançlarımız, ilgi duyduğumuz şeyler, bizi diğer insanlardan farklı kılan her şey kim olduğumuz sorusuna cevap olarak verilebilecek özelliklerimiz. Ancak psikoloji araştırmalarında karakter kavramına dair tüm sorular, bizim kendi kişiliğimize dair verdiğimiz cevaplardan çok daha karmaşık süreçleri içeriyor. Kişiliğin ne olduğunu tanımlayabilmek başlı başına kompleks ve karmaşık bir işken, bu tanım kişilik denildiğinde akla gelen şeyleri ve bu kişiliğin nasıl ölçülmesi gerektiğini de belirleyeceği için işler çok daha karmaşık hale geliyor.

Dünyada kişilik alanında yapılan tüm araştırmaların altında toplandığı çatı olan Personality Project kişiliği ‘Davranışları belirleyen, birbiriyle tutarlı tutumların, bilişlerin ve isteklerin (hedeflerin) örüntüsü’ olarak tanımlarken; Amerikan Psikologlar Derneği (APA) kişiliği ‘Düşünce, duygu ve davranışı kapsayan, bireysel farklılıkları oluşturan karakteristik örüntüler’ olarak tanımlıyor. Karakter özelliklerimiz ‘kim olduğumuz’, ‘yaşam yolculuğunda nereye gittiğimiz’ ve ‘hayattan ne beklediğimiz’ ile ilgili olduğu için yaşam tatminimizi doğrudan etkileyen bir olgu. Yaşamımıza bu kadar önemli etkisi olan bir şeyin kavramsallaştırılması ve kişilik konusunda geçerli ve güvenilir bir ölçme yöntemi arayışı psikoloji dünyasında kişilik testlerinin ve kişilik modellerinin oluşturulması ihtiyacını doğurdu.

Aslında kişiliğin tanımlanması ve sınıflandırılması psikolojinin bilim olarak kabul edilmesinden çok öncesine, antik dönemlere kadar uzanıyor. Kişilikle ilgili sınıflandırmaların bilinen ilk örneği antik Yunan filozoflarından Hipokrat’ın mizacı tanımlamak için sıcak/soğuk ve nemli/kuru sıfatlarını kullanmasıyla başladı. Hipokrat’ın bu teorisine göre toplamda 4 farklı kişilik özelliği (sıcak/nemli, sıcak/kuru, soğuk/nemli, soğuk/kuru) bulunuyor. Hipokrat’ın bu sınıflandırmasından sonra Platon, kişiliği sanatçı (ikonik), duyarlı (pistik), sezgisel (noetik) ve akıl yürüten (dianoetik) olarak 4 kategoride inceledi.

18.yüzyılda; beynin şeklinin, büyüklüğünün ve fiziksel özelliklerinin davranışlarımızla, düşüncelerimizle ve tutumlarımızla bağlantılı olduğunun ilk kez keşfedilmesinden sonra, kişilikle ilgili çalışmalar hız kazandı. 1848 yılında Phineas Gage adlı bir demiryolu işçisinin beynine saplatan 1 metre uzunluğundaki demir bir çubuk nedeniyle beyninin hasar görmesi ve bu hasarın tüm karakterini değiştirmesi sonucundaysa kişilik konusu çok daha merak edilen bir konu haline geldi.

1940’lı yıllarda psikoloji biliminin temellerini atan Sigmund Freud’un psikanaliz çalışmaları; id, ego ve süperego kavramlarıyla düşünceler ve davranışlar arasındaki ilişkiyi inceleyerek bireylerin özgün kişilik özelliklerini kavramsallaştırmak konusunda önemli adımlar atılmasına aracı oldu. Freud’un çalışmalarından etkilenen Carl Jung ise kişilik konusunda farklı bir kavramsallaştırmaya giderek içe dönük ve dışa dönük kişilik özellikleri olarak ikili bir kişilik sınıflandırması yaptı.

Freud’un çalışmalarından etkilenen bir başka önemli isim olan Abraham Maslow, kişilik özelliklerinin insanın temel ihtiyaçlarına göre belirlendiğini öne sürerek ihtiyaçlar hiyerarşisi modelini ortaya çıkardı ve her bir ihtiyacı karşılamaya yönelik motivasyonumuzun kişilik özelliklerimizin belirlenmesinde etkili olduğu fikrini ilk kez öne sürdü. Maslow’un çalışmalarından etkilenen Carl Rogers ise hepimizin temelde aynı ihtiyaçlara sahip olduğu ve bu ihtiyaçlar doğrultusunda kişiliğimizin şekillendiği fikrine katılsa da; kişilik ve ihtiyaçlar konusunda tek yönlü bir etkileşim olmadığını, her birimizin ihtiyaçlarımızı karşılamak konusunda farklı davranışlar ve tutumlar sergilediğini, dolayısıyla ihtiyaçlarla şekillenen kişilik özelliklerinin her birimiz için oldukça farklı olduğunu öne sürdü. 

Kişilik kuramlarının günümüzde evrildiği noktaysa kişiliğe dair farklı özelliklerin kombinasyonundan oluşan çoklu kişilik kuramları. Tüm hafta boyunca ‘Haftanın Teması’ kategorisi altında detaylı olarak inceleyeceğimiz, dünyanın en geçerli ve güvenilir kişilik modelleri olarak bilinen 5 Faktör Kişilik Kuramı, Myer Briggs’in Tip Göstergesi ve Enneagram Kişilik Modeli’ne dair kısa bilgilerse şöyle:

İlginizi çekebilir: Dünyanın en nadir kişilik tipine sahip olup olmadığınızı anlamanın 10 yolu

5 Faktör Kişilik Kuramı: Çoklu kişilik modellerinin ortaya çıkışı

Çoklu kişilik modellerinin ortaya çıkması, hormonal aktivite, beynin yapısındaki farklılıklar gibi fiziksel özelliklerin kişilik özelliklerini etkilediğinin keşfedilmesiyle ortaya çıkmaya başladı. Teorik önermelerin yerini kanıta dayalı, bilimsel bulguların almaya başladığı 1960’lı yıllarda ilk kez Lewis Goldberg, kişilik araştırmalarını çok farklı bir boyuta taşıyarak kişilik özelliklerinin 5 ana kategoride sınıflandırıldığını ve kişiliğin her bir bireyin karakterinin bu 5 özelliğe ne kadar sahip olduğuyla şekillendiğini söyledi. OCEAN olarak da adlandırılan bu modeldeki beş özellik,

  • Açıklık (Openness)
  • Sorumluluk (Conscientiousness)
  • Dışadönüklük (Extraversion)
  • Uyumluluk (Agreeableness)
  • Duygusal denge (Neuroticism) olarak biliniyor.

5 Faktör Kişilik Kuramı’nda yer alan ve kişiliğin temelinin oluşturan her bir özelliği, 5 Faktör Kişilik Kuramı’nın kişiliği ve insan doğasını nasıl tanımladığını, karakter özelliklerinin neye göre sınıflandırıldığını önümüzdeki günlerde sizlerle detaylı olarak paylaşacağız.

Myer Briggs’in Tip Göstergesi (MBTI) – 16 Faktörlü Kişilik Modeli

Carl Jung’un çalışmaları üzerinden şekillenen bir başka kişilik modeli olan Myer Briggs’in Tip Göstergesi Modeli, insanların dünyayı nasıl algıladıkları ve verdikleri kararlar konusundaki farklı psikolojik tercihlerini belirten introspektif (içe bakışı odağına alan) bir öz değerlendirme envanteri. Carl Jung insanların dünyayı sansasyon, sezgi, duygu ve düşünme olmak üzere dört farklı temel psikolojik işlevi kullanarak deneyimlediklerini ve bu dört işlevden herhangi birinin çoğu zaman baskın olduğunu düşünüyordu. Kişiliği;

  • E: Dışadönüklük (Extravertion) / I: İçedönüklük (Introvertion)
  • S: Duyusal (Sensing) / N: Sezgisel (Intuition),
  • T: Düşünsel (Thinking) / F: Duygusal (Feeling)
  • J: Yargısal (Judgement) / P: Algısal (Perception) olmak üzere ikili kutuplara işaret eden, toplam 4 kategoride inceleyen Myer Briggs’in kişilik modeli ise her bireyin, bu dört farklı kategorideki bir özelliği tercih ederek, bu 4 özelliğin kombinasyonlarından oluşan 16 farklı kişilik tipinden birinde yer aldığını öne sürüyor.

Myer Briggs’in sınıflandırmasını, 16 farklı kişilik tipinin her birine ait detaylı bilgileri ve Myer Briggs Kişilik Tipi Testini önümüzdeki günlerde ‘Haftanın Teması’ kategorimizde bulabilirsiniz. 

Enneagram Kişilik Modeli

Kişilik tiplerini inceleyen bir başka metodoloji olan Enneagram Kişilik Modeli ise, 5 Faktör Kişilik Modeli ve Briggs’in 16 Faktörlü Kişilik Sınıflandırması’ndan farklı olarak davranışlarımıza değil, Abraham Maslow’un kategorilendirmesine benzer şekilde, davranışlarımızın altında yatan motivasyonlara odaklanıyor. Dolayısıyla olaylar karşısında verdiğimiz tepkilere, seçimlerimize ve davranışlarımıza ek olarak hayata bakış açımıza, dünyayı ve diğer insanları nasıl algıladığımıza da odaklanarak insanları 9 farklı kişilik tipi üzerinden incelemeyi amaçlıyor. 

  • Reformist ve mükemmeliyetçi,
  • Yardımsever ve verici,
  • Başarı odaklı,
  • Özgün,
  • Araştırmacı,
  • Sorgulayıcı,
  • Maceracı,
  • Meydan okuyan,
  • Barışçı olmak üzere 9 farklı kişilik özelliğinden bahseden Enneagram Kişilik Modeli’ne dair detayları, her bir kişilik tipinin özelliklerini ve Enneagram Kişilik Tipi testini ilerleyen günlerde sizlerle paylaşacağız.

Kişilik ve kişilik tipi denildiğinde hepimizin aklında kendi kişiliğimizle ya da diğer insanların kişilik özellikleriyle ilgili bazı imgeler beliriyor olsa da, kendi yaptığımız tanımlamalar öznel değerlendirmeler içerdiği için geçerli ve güvenilir yargılar değiller. Kişilik tipleriyle ilgili güvenilir ve geçerli modellerle kendinizi değerlendirmek davranışlarınızı, duygularınızı ve düşüncelerinizi çok daha objektif şekilde değerlendirmenizi, kendinizi dışarıdan bir gözle incelemenizi ve diğer insanlar hakkındaki yargılarınızda çok daha nesnel bir bakış açısı geliştirmenizi sağlayacak. 

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 

Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale