X

Kırık kalpler müzesi

Bu zamana kadar birçok müze gezdim. Modern sanat müzeleri, etnografya müzeleri, tarih müzeleri, bilim müzeleri, arkeoloji müzeleri ve güzel sanatlar müzeleri diye uzayıp gidiyor liste. Fakat Hırvatistan’ın Zagreb şehrinde öyle bir müze gezdim ki daha önce gezdiğim müzelere hiç benzemiyordu.

Kırıp Kalpler Müzesi’nin hikayesi çok ilginç görünüyor
Her ilişki mutlu sonla bitmiyor

Ne yazık ki her ilişki mutlu sonla bitmiyor. Biten ilişkiden ise geriye birçok şey kalıyor. Yaşanmışlıklar ve deneyimlerin yanı sıra bir de bazı eşyalar var ki öylece kalakalıyor ellerinizde.

Birlikte izlenen tiyatronun bileti, doğum günlerinden kalan mumlar, özel günlerden kalan kurumuş çiçek buketleri, size aldığı kol düğmeleri ya da sizi anlatan bir kolye, çekilen yüzlerce fotoğraf, yazılan küçük notlar, romantik mektuplar, buzdolabının üzerinde gittiğiniz şehirlerden topladığınız magnetler, sakladığınız saç telleri, parfüm kokulu bir kazak, arşivlenen Whatsapp mesajları ne atmak isteyeceğiniz ne de biten ilişkiden sonra saklamak isteyeceğiniz şeyler olabilir.

Yaşanmışlıktan arda kalan her şeyi Kırık Kalpler Müzesi’ne bağışlayabilirsiniz

Biten ilişkinizden sonra gözünüz ona ait hiçbir şey görmek istemiyorsa ve bir an önce her şeyden kurtulmak istiyorsanız yapacağınız şey ya tüm her şeyi çöpe atmak, ya da Kırık Kalpler Müzesi’ne bağışlamak.

Böylelikle omuzlarınızdan koca bir yük kalkarken müzenin de koleksiyonunun genişlemesine katkı sağlamış olacaksınız.

Kırık Kalpler Müzesi’nin doğuş hikayesi

Hikaye Zagreb’de geçiyor. Film Yapımcısı Olinka Vištica ve Heykeltraş Dražen Grubišić isimli sevgililer dört yıllık ilişkilerini arkadaş kalmak üzere bitirir ve aralarında geçen bir şaka ile ilişkiden geriye kalan kişisel eşyalarla bir müze açma fikri doğar.

Kendi kişisel eşyaları ile başlayan müze girişimi arkadaşlarının biten ilişkilerinden geriye kalan kişisel eşyalarını müzeye bağışlaması ile müzenin ilk koleksiyonu doğar. 2003 yılında bir şaka ile doğan Kırık Kalpler Müzesi ilk kez 2006 yılında ziyaretçilere açılır.

Kırık Kalpler Müzesi’ni gezen bir çift

Eylül ayında evlilik yıldönümümüzü beş günlük romantik bir rotada seyahat ederek kutladık. Sıra Zagreb şehrine geldiğinde ziyaret ettiğimiz Kırık Kalpler Müzesini el ele gezmek bana terapi gibi geldi. Müzeye bağışlanan objeleri inceleyip, hikâyelerini okurken içimden bunların hiçbirini yaşamamayı diledim. Bizim gibi diğer çiftlerin de aynı şeyi hissettiğini düşünüyorum.

Müzeye bağışlanan eşyalar
Kırık Kalpler Müzesi’ne bağışlanan eşyalar dikkat çekiyor

Müzenin tasarımı bir sanat galerisi tadında. Her yer bembeyaz. Müzeyi ziyaret etmeden önce göreceğim objeleri az çok tahmin ediyordum fakat eski sevgilisinden kalan mobilyayı parçalarken kullandığı baltayı müzeye bağışlayan kadının hikâyesini okuyunca biraz şaşırdım.

Müzeye bağışlanan eşyalar arasında rengi sararmış bir gelinlik, takma bacak, pembe tüylü bir kelepçe, kâğıttan yapılmış bir gelin buketi, bisiklet, dikiz aynası, oyuncak ayı, bir çift kırmızı rugan ayakkabı gibi kişisel eşyalar var. Beni en çok etkileyen şey bir annenin kızına yazdığı intihar notuydu.

Eğer yolunuz bir gün Zagreb’e düşerse, Kırık Kalpler Müzesi’ni görmeden dönmeyin. Müze giriş ücreti 25KN.

İlginizi çekebilecek diğer içerikler:

Deniz dalgalarının çaldığı bu orgun sesini dinleyin – Ses kaydı

Görsel Şölen / Görkemli kalelerinden turkuaz sularına Hırvatistan

Doğa içinde huzuru bulabileceğiniz bir yer: Plitvice Gölü Milli Parkı

Öznur Demirhan: Bu hayatta en çok heyecan duyarak yaptığım şey seyahat etmek, beni en çok motive eden şey yeni yerler görmek, olmaktan en mutluluk duyduğum yerler hava alanları, tren garları, otobüs durakları… Tek isteğim hikayemi tutkuyla ve heyecanla yaşamak, hatırımdan gitmesin diye yazmak. Ben hikayemde dünyayı keşfediyorum. Senin hikayen ne?

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale