X

Geçtiğimiz hafta neler gördüm: Keşfetmeniz gereken iki galeri

Bu ay tiyatrolardan vakit buldukça iki farklı sergi gezebildim. Sergilerden biri çok sevdiğim Evin Sanat Galerisi’ndeydi. Galerinin Bebek’teki köşküne gitmek benim için her zaman çok kıymetli oluyor. İstanbul’un keşmekeşinden uzakta bir tepecikte konumlanmış üç kuşağın vizyonu ile bezenmiş bu köşkü her ziyaretim, Osman İyem ve Gizem Kahya İyem’in sıcacık ev sahipliğiyle bana hep, kendime hayattan çaldığım tatlı bir mola gibi hissettiriyor. Üstelik bu kez Osman İyem’in küratörlüğündeki Yeniden Cesur Dünya sergisinde yeni tanıştığım sanatçılar da olduğu için ayrıca bir heyecan duydum. Özellikle Tuğçe Arıöz ve Kader Genç beni yetenekleri, artı yenilikçi söylemleriyle büyülediler.

Yeniden Cesur Dünya, isim bulmayı, sinema kökenli olmasından dolayı da çok seven İyem’in enfes bir keşfi. Çok sevdiğim yazar Aldous Huxley’in Cesur Yeni Dünya romanına gönderme var burada tabii ki. Daha doğrusu gönderme ifadesi burada yer bulmuyor, daha çok bir selam verme diyebiliriz galiba.

İyem hazırladığı sergi metninde hem Evin Sanat’ın hem de bu serginin bütünsel misyonunu oldukça detaylı ve anlaşılır şekilde dile getirmiş. Bahsettiği amaç olan sanatın salt sanat olarak kalabilmesi ve bunu yapmaya çalışırken de serginin süreklilik, gelenek, etki, gelişim ve evrim kavramlarıyla okunması gerektiği açılarından baktığımızda Yeniden Cesur Dünya gözümüzde daha da cesur hale geliyor.

Kaynak: evin-art.com

Özellikle de İyem’in altını özenle çizdiği tutarlılık ve süreklilik arzusu, Nuri İyem ve Nasip İyem’den Emin Turan ve Tuğçe Arıöz’e doğru gelen bir geleneğin evriminde ete kemiğe büründüğünde. Sergide sanatçılar arasında kuşak, tarih, dönem farkı olsa da, eserleri arasında öyle kaygan ve saydam bir geçiş var ki aslında toplumsal meselelerin hep aynı kaldığına ve toplumumuz insanının çıkışsızlıklarında dünden bugüne duygusal miraslar barındırdığına dair izleri de takip etmek mümkün oluyor.

Belki de tam da bu sebeple sergi kendi kendine de küçük bir romana dönüşüyor. Huxley’in satırları gibi ama aynı zamanda da Huxley’in romanındaki Mond karakterine bir eleştiri niteliğinde. Çünkü Yeniden Cesur Dünya, saklamıyor, gizlemiyor ve sanattan korkmuyor. Haliyle sanattan korkmayan tüm sanatsever ve koleksiyonerleri de bünyesine davet ediyor, korkusuzca…

Bir diğer cesur sergi de Teşvikiye’de BBProjectTT’nin galerisindeki, Polvo’nun Why So’su. Why So da, korkusuzca sanatını heykelle konuşturmuş. Burada da günümüz dünyasına ve tarihe cinsiyet, cinsel kimlik ve toplumsal kimlik/rollerle ilgili bir sorgulama ile yaklaşan bir sanatçıya şahit oluyoruz. Osmanlı’dan günümüze etkisi hissedilen toplumsal roller elma ve muzlarla bize farklı çağrışımlarla hissettiriliyor. Kimi bir LGBT bayrağının önünde, kimi Adem tarafından yeni koparılmış bir elma tazeliğinde, aynı zamanda bir tür estetik ve güzellik sorgulaması olarak da biçim bulan heykeller bunlar.

Bu sergiye de Yeniden Cesur Dünya gözünden bakacak olursak, halkta etki yaratmak, hatta iyileştirmek için sanat yapmaktan korkmayan ve olanı çıplak gerçekliğiyle göstermeye cesaret bulmak için orada koşullanmış eserler. Belki insanların rahatlarını bozmak, alışılagelmiş düzene bir çentik atmak, hadi baştan düşünelim diyen bir oyun çağrısı yapmak.

Polvo da bana tarzı ve sergiyi dolaşmam bitince anlattığı Facebook üstünden linçe uğrama anısı ile bunları düşündürüyor.

Keşke daha çok sergi gezebilsem ama bu ay bu iki sergi beni sayıca daha fazla sergi gezmişimcesine beslediğinden ve edebiyata özlemimle tarihe merakımı uyandırdığından şimdilik doymuş görünüyorum. Bu satırları okuyanlara da çok gecikmeden iki galeriyi ve yazıda ismi geçen sanatçıları da (Diğer sanatçılar: Rahmi Aksungur, Setenay Alpay, Ahmet Elvan, Neşe Erdek, Hakan Gürsoytrak, Temür Kuran, Işıl Şimşek, Emin Turan, Devin Oktar Yalkın.) takibe alarak, sergileri yakalamalarını tavsiye ediyorum.

İlginizi çekebilir: Huzursuzluğun müziği ve Burgaz’ın renkleri

Günsu Özkarar: 1987 Ankara doğumluyum. 2008 yılında Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Viyola Ana Sanat Dalı’ndan mezun oldum. Ardından İsviçre’de Hocshule der Künste Bern’de yüksek lisansımı tamamladım. Yüksek lisansım sırasında Orchester der HKB, Schweizer Jugend Sinfonie Orchestra, The Women Orchestra of Switzerland’da çalarak, Christopher Warren­Green, Bruno Weil, Daniel Klajner, Jos van Immerseel, Kai Baumann gibi orkestra şefleriyle Avrupa’nın farklı şehirlerinde konserler verme deneyimi edindim. Tatjana Masurenko, Michael Kugel, Ruşen Güneş, Çetin Aydar, Danel Quartet, Marco Misciagna, Michel Michalakakos, Apple Hill Quartet, Siegfried Führlinger gibi hocaların ustalık sınıflarına katıldım. The World Youth Orchestra, The World Orchestra, Greek Turkish Youth Orchestra, Bilkent Youth Symphony Orchestra, Bilkent Youth Virtuosos, Jungenc Philharmonic Orchestra, AIMA Festival Orkestrası gibi ensemble/ orkestralarda ve Young Euro Classic, Schloss/Beuggen International Music Fest, Schlern International Music Fest, Bayreuth Youth Talented Artists ́s Music Fest, The Turco-British Association Bach Günleri, Datça Uluslararası Müzik Akademisi, T.R.N.C. Malta Dostluk Günleri, Klasik Keyifler Oda Müziği Festivali, Uluslararası Istanbul Müzik Festivali, Uluslararası D - Marin Klasik Müzik Festivali, AIMA Ayvalık Müzik Festivali ve Cervo International Music Fest gibi etkinlik ve festival konserlerinde yer aldım. İstanbul’a taşındıktan sonra CRR, AIMA Orkestrası, Orkestra Sion’da çalıştım. Ayrıca İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı’nda Doçent Beste Tıknaz Modiri ile Sanatta Yeterlilik çalışmalarımı tamamlayarak, Okan Üniversitesi’nde öğretim görevliliğine başladım. Bitirme tezim “Tarihsel Süreçte Gelişen Viyola Ekolleri” kitap olarak yayınlandı. Trio Pax, Trio Tını gruplarının yanı sıra Okan Üniversitesi Orkestrası’nda üç yıl öğretim görevlisi olarak çalıştım. Psikoloji ve edebiyat her zaman ilgi alanım oldu. Çeşitli yaratıcı yazarlık kursları ile birlikte psikanaliz de gördüm ve bu sürecin ardından farklı dergilerde yazılarım yayınladı. Şimdi Milliyet Sanat, SanatAtak dergilerinde düzenli yazmaktayım ve Mayıs'ta İkinci Adam Yayınları’ndan çıkacak Küflü Virgül isimli ilk öykü kitabımı beklemekteyim.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale