X

Kendinizi daha iyi tanımanın ve anlamanın 17 etkili yolu

Kendinizi zaman zaman karakterinizin dışında, mantıkdışı şeyler yaparken buluyor musunuz? Belki kendinizi sandığınız kadar iyi tanımıyorsunuz, belki de hala sizin bile keşfetmediğiniz “garip” yönleriniz var; olamaz mı?

İçinizdeki “tanımadığınız” o garip kişi ortaya çıktığında, kendinizi kendinizden beklemediğiniz davranışlar içinde bulabilirsiniz. Peki kendinizi daha iyi tanımak ve anlamak için neler yapabilirsiniz?

Günlük tutmaya başlayın.

İster beş dakikada karalayacağınız birkaç not, isterseniz de tüm gününüzü detaylarıyla anlatacağınız bir aktivite olarak günlük tutmaya başladığınızda, kendiniz için, kafanızdaki tüm dağınık düşünceleri aktarabileceğiniz bir alan yaratmış olursunuz. Siz yazdıkça, düşüncelerinizin farkına varmanız da kolaylaşır; çünkü zihninizin de yazdıklarınıza odaklanmasını sağlarsınız. Böylelikle zaman zaman “farkında olmadan” yaptığınız pek çok şeyin de farkına varabilirsiniz.

Meditasyon alışkanlığı edinin.

Günün yalnızca 10 dakikasını meditasyona ayırmak, iç sesinizi daha iyi duyabilmenize yardımcı olur. Çünkü meditasyon, sizi günlük rutinler ve alışkanlıkların dünyasından çeker alır. Kalbinizle ve ruhunuzla daha güçlü bir bağlantı kurmanızı sağlar ve henüz sizin bile keşfetmediğiniz gizli yönlerinizin ortaya çıkmasına yardımcı olur.

Kişilik testleri çözün.

Karakter analizi ve kişilik testleri çözmek, iç dünyanıza dair farklı konularda ipuçları almanızı sağlar. Ayrıca testlerin sonucunda kendinizle ilgili farkında olduğunuz ancak üzerine pek de kafa yormadığınız özelliklerinizi de keşfedebilirsiniz. Başlangıç için dünyanın en yaygın kullanılan kişilik testlerinden biri olan Myers-Briggs Kişilik Testi’ni çözebilirsiniz.

Eğer kişilik testleri size göre değilse kendinize şu soruları sorabilirsiniz:

  • Kendinizi 1 cümleyle nasıl tanımlarsınız?
  • Hayattaki amacınız nedir?
  • Şimdiye kadar başınıza gelen en önemli şey neydi? Bu sizi nasıl etkiledi / değiştirdi?
  • Diğer insanlardan neden farklı olduğunuzu düşünüyorsunuz?
  • Nelerden hoşlanıyorsunuz?
  • Nelerden hoşlanmıyorsunuz?
  • Sizin için en önemli şey nedir?
  • Nelerde iyisiniz?
  • Sizi harekete geçiren şey nedir?
  • Yaptığınız şeyi neden yapıyorsunuz?

Geçmişinizi gözden geçirin.

Geçmişinizi gözden geçirip olaylara verdiğiniz tepkileri ve seçimlerinizi değerlendirmek, kendinize dair fikir sahibi olmanıza yardımcı olabilir. Geçmişinizle diyalog kurabilmek için daha genç olduğunuz bir fotoğrafınızı karşınıza alıp “genç sizin” duygularını anlamaya çalışabilir; genç halinize yetişkin halinizle ilgili neler düşündüğünü sorabilir ve cevapları hayal etmeye çalışabilirsiniz.

Değerlerinizi ve misyonunuzu yazın.

İşe değerlerinizi yazarak başlayıp sonrasında kendinize şu soruyu sorabilirsiniz: “Hayatımda başarmak istediğim en önemli şey nedir?”

Sabahları sizi yataktan kaldıran, bazen da sabahlara kadar uyanık kalmanızı sağlayan şeyin ne olduğunu bulmaya çalışın. Ve tüm bu sorulara dürüstçe yanıt verebilmek için gereken zamanı ayırın.

İlginizi çekebilir: İkigai: Sabah uyandığınızda sizi yataktan çıkaran şey nedir?İkigai: 

Vizyon panosu hazırlayın.

Vizyon panosu, hedeflerinizi belirleyip görselleştirerek kendinize kolaylıkla hatırlatmanızı sağlayan şematik bir yöntem. Kendinizi daha iyi anlamanıza yardımcı olacak bir vizyon panosu hazırlayabilmek için, duygularınızı ön planda tutmanız öncelikli kural. Bunun için mükemmel bir günü ya da hayal ettiğiniz geleceği gözünüzde canlandırarak hedeflerinizi görselleştirin. Panonuzu hazırlarken hisleriniz ve kendinize sorduğunuz soruların cevapları konusunda dürüst olun ve gerekirse vizyonunuzu güncellemekten çekinmeyin.

Güçlü ve zayıf yanlarınızı keşfetmeye çalışın.

Güçlü ve zayıf yönleriniz üzerine düşünmek, kendinizi daha iyi anlamanızı sağlayabilir. Diğer yandan kendi gözünüzdeki güçlü ve zayıf yönlerinizi, sevdiklerinizin gözündeki güçlü ve zayıf yönlerinizle kıyaslayarak, dışarıdan daha iyi gözlemlenebilen özellikleriniz hakkında da fikir sahibi olabilirsiniz.

Kendinizle en çok gurur duyduğunuz anları düşünün.

Sizce bu anlarda sizi en çok gururlandıran şey neydi? Kişisel bir engeli mi yendiniz, yoksa kendinizi mi savundunuz? Çok mu çalıştınız, yoksa konfor alanınızın dışına mı çıktınız? Peki şu anki hedefleriniz, gelecekteki sizi yeniden gururlandıracak mı?

Anlamlı ve derin sohbetler edin.

Hayatınızdaki insanlarla daha sık ve daha derin diyaloglar kurmayı deneyin. Konuşurken, karşınızdakinin vücut diline dikkat edin ve mutlaka anlamak için dinleyin. Karşınızdaki kişiyi anlamak için ne kadar çok çaba gösterirseniz, sonunda kendinizi anlamaya da o kadar yaklaşabilirsiniz.

Diyalog oyunları oynayın, sorular sorun.

Arkadaşlarınızla ya da sevgilinizle tekrar bir araya geldiğinizde bir diyalog oyunu oynamayı deneyin. Dürüstçe cevap vermek zorunda olduğunuz sorulardan oluşan bu tür oyunlar, hem kendinizi hem de karşınızdakini daha iyi anlamanıza yardımcı olabilir. Cevap vermek için düşünürken, zaman zaman aklınızdan geçenlere siz bile şaşırabilirsiniz. Unutmayın; amaç kendinizi tanıma yolunda bir adım daha atmak; fikirlerinizi kabul ettirmek ya da haklı çıkmak değil.

İlginizi çekebilir: Karşınızdakini daha iyi tanımanıza yardımcı olacak sorular
Zihninizi serbest bırakmanıza yardımcı olacak 50 soru
Sen kimsin: Kendinizi daha iyi tanımanıza yardımcı olacak 18 soru

Sevdiklerinizden geri bildirim alın.

Sevdiklerinize, arkadaşlarınıza ya da ailenize kendinizle ilgili sorular sorun. Özellikle kişisel konularda başkalarının geri bildirimini almak çok kolay sindirilebilir olmasa da, onların yorumları kendinizi keşfetmeniz yolunda size yardımcı olabilir. Unutmayın, başkalarını gözlemlemek kendimizi gözlemlemekten daha kolaydır.

Kendinizle ve başkalarıyla nasıl iletişim kurduğunuza dikkat edin.

İçinde bulunduğunuz her diyaloğu kendinizle ilgili bir diyaloğa mı çeviriyorsunuz? Kendinizle konuşurken alaycı ya da eleştirel olabiliyor musunuz? Kendiniz hakkında nasıl konuştuğunuz benlik algınızla ilgili çok şey söyleyebilir.

Diğer yandan diğer insanlarla iletişim kurma nedeniniz ve iletişim şekliniz de bu konuda size yardımcı olabilir. Daha çok ne tarz insanlarla vakit geçiriyorsunuz? Birlikte zaman geçirdiğiniz kişilerin herhangi bir ortak özelliği var mı?

Bir uzmanla görüşün.

Zaman zaman doğru cevapları bulmanın yolu, işi “dinlemek ve anlamak” olan birine danışmaktan geçiyor olabilir. Bir danışman, koç, mentor ya da bir psikologla düzenli olarak bir araya gelmek, kendinizi tanımanıza yardımcı olacaktır.

Kendinizi ortaya koyun.

Kendinizi tanımak ve kendinizle olan bağınızı güçlendirmek için insanlara “gerçekten” kim olduğunuzu göstermekten çekinmeyin. Herkes sizi sevmek zorunda değil; er ya da geç bunu kabul edeceksiniz zaten. Ne var ki, sizi sevmeyenler ya da yargılayanlar olabileceği gibi, sizin sayenizde kendini daha az yalnız hissedenler de olacak; inanın.

Risk alın ve yeni bir meydan okumaya girişin.

Challenge yani “medyan okuma”ları, yapılacaklar listesinin daha spontane versiyonları olarak düşünebilirsiniz. Örneğin biri sizi konuşma yapmak için davet ettiğinde kaçmak yerine sahneye çıkabilir; altından kalkmanın güç olduğu bir projeyi kabul etmeyi deneyebilirsiniz. Bu noktada yapmanız gereken tek şey, hata yapma korkusunun sizi engellemesine izin vermemek. Çünkü konfor alanınızda kalmak daha güvenli olsa da, oradayken gelişmek mümkün değildir.

Ölmeden önce yapılacaklar listenizi güncelleyin.

Eğer bir “ölmeden önce yapılacaklar” listeniz varsa, bu listeye sizi korkutan, asla size göre olmadığını düşündüğünüz bir şey eklemeyi deneyin. Kalabalık önünde konuşmak, stand-up yapmak, karaoke yapmak gibi, normalde çekineceğiniz bir aktiviteyi yapmaya çalışmak, hislerinizi anlamanıza yardımcı olabilir.

Yaratıcı bir hobi edinin.

Annenizin örgü örmeyi neden sevdiğini merak ediyor ve denemek istiyor ya da kodlama öğrenmek istiyor olabilirsiniz. Eğer öyleyse harekete geçmenizde fayda var; çünkü yaratıcı aktiviteler, sizi, 5 dakika önce olduğunuzdan daha farkında kılar.

Kaynak:
Liveboldandbloom
Psych Central
A Conscious Rethink
WikiHow

İlginizi çekebilir: Sen kimsin: Kendinizi daha iyi tanımanıza yardımcı olacak 18 soru

Merve Uvut: Meraklı, detaylara takıntılı, ince işçiliğin hayranı. Merak etmekle kalmıyor; araştırmayı, öğrenmeyi ve öğrendiklerini paylaşmayı seviyor. Uplifers'la birlikte yeni şeyler deneyimlemeye, öğrenmeye ve büyümeye devam ediyor.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale