X

Kendimiz için mi sosyal durumlar için mi: İnsanları neden affederiz?

“Affetmek psikolojiniz ve ruhunuz için yapabileceğiniz en güçlü şeydir.” Wayne Dyer

İnsanların affetmeyi seçmesinin birçok sebebi vardır ve durum herkes için farklılık gösterir. Kimileri dinleri sebebiyle affettiklerini söylerken kimileri bunun sebebinin aileden aldıkları terbiye olduğunu dile getirirler. Affetme, dikkatli bir düşünce ve müzakere gerektiren derin kişisel bir eylemdir. Peki neden affederiz?

İnsanlar affetmeye meyillidir

Nature Human Behaviour’da yayımlanan Yale, Oxford ve University College London araştırmacılarının makalesine göre insanların sosyal etki yaratma amacı affetmeyi tetikliyor. Araştırmacılar, insanların ahlaki özelliklerini değerlendirirken insanların iyi izlenimlere büründüklerini, ancak kötü davrandıkları kişilerin görüşlerini kolaylıkla değiştirebildiklerini keşfettiler. Yani bu araştırmalara göre affetmenin sebeplerinden biri insanların sağlıksız ilişkilerle başa çıkma isteğinden kaynaklanıyor.

Kadınlar affetme konusunda erkeklerden daha iyi olabilir

University of the Basque Country’nin 2011 yılında yaptığı bir araştırmada cinsiyet ve jenerasyonun affetme konusunda etkili olduğu tespit edilmiş. Buna göre şu sonuca ulaşılmış: Affetme konusunda ebeveynler çocuklarından, kadınlarsa erkeklerden daha iyidir. Affetmede anahtar kelimelerden biri empatidir ve araştırmaya göre kadınlar erkeklerden daha çok empati yeteneğine sahiptir.

Empati geliştirilebilir

Journal of Personality and Social Psychology’de 2014 yılında yayımlanan bir makalede insanların empatiyi öğrenebileceği ve bunu geliştirebileceğine dair bir makale yayınlanmıştır. Özellikle yapılan yedi çalışmada, araştırmacılar bu “işlenebilir empati teorisinin”, durum zor olduğunda empati hissetmeye yönelik daha fazla çaba ile sonuçlandığını bulmuşlardır. Yani kişisel olarak önemli bir mesele hakkında farklı görüşlere sahip olanlar söz konusu etik değerlerse daha çabuk empati kurabilirler. Irksal bir grubun kişisel duygusal hikayesini dinlerken ya da yüze kanser hastalarıyla konuşurken yardım etme isteğinin artması da empatiyi geliştirebilir.

New York Times’ta yayımlanan bir yazıda empatiden “kendimizi başkalarına da genişletmek için yaptığımız bir seçim” olarak bahsediliyor. Aynı yazıda empati sınırlarımızın ise “belirgin olduğu ve istediğimiz şeye bağlı olarak bazen değişebildiği” söyleniyor.

Kendimiz için affederiz

Kin tutmak, kötü duygulara izin vermek, sürekli bunun üzerine düşünmek ve gerçek ya da algılanan zararlara karşı intikam peşinde koşmak; fiziksel, duygusal ve ruhsal olarak son derece yıpratıcıdır. Öteki yandan, olumsuzluk duygusunu serbest bırakıp başkalarını bağışladığımızda, bu toksitlerden kurtuluruz. Yaralanma, çaresizlik ve öfke duyguları doğal olarak dağılır. Aging & Mental Health’te yayımlanan makaleye göre affetmek aynı zamanda sağlık ve iyi hissetmek açısından da kişiye pozitif etkiler sağlıyor.

Affetmek duygusal bir stratejidir

Psychology & Health dergisinde yayımlanan bir çalışmadaki doğrudan ampirik araştırmalar, affedilmenin hem daha iyi sağlık sonuçlarıyla ilişkili olduğunu hem de psikolojik süreçlerin etkili bir duygusal başa çıkma stratejisi olması için affetmenin aracılık ettiğini göstermektedir. Bir baş etme stratejisi olarak affedilmenin kullanılması stresi azaltmaya yardımcı olabilir. Yazarlar ayrıca affetmenin ilişki kalitesi, din ve sosyal destek yoluyla sağlığı etkileyebileceğini de öne sürüyorlar.

Affetmeyi biz seçeriz

Forgiveness Is a Choice: A Step-by-Step Process for Resolving Anger and Restoring Hope kitabının yazarı olan University of Wisconsin profesörü Robert D. Enright, bir başkasını derinden incitmiş olan insanların yaşadıkları depresyon ve anksiyeteyi azaltmak için affetmeyi kullandığını belirtiyor. Aynı zamanda Enright, affetmenin kişisel benlik saygısını artırıp kişide gelecek için yeni umutların başladığını söylüyor. Yaptığı çıkarımlarla Enright, affetmenin sizi kötüye kullanan kişiyle uzlaşmak olmadığını da vurguluyor. Bunun yerine kişi kendi seçimiyle karşısındakini affettiğinde en çok rahatlayan kişi yine kendisi oluyor.

 

Kaynak:
PsychCentral
The New York Times

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale