X

Kariyer yolculuğunda geçmiş yaşantıların psikolojik etkisi

Erken çocukluk dönemi, sosyal, duygusal, ruhsal alanlarda olduğu gibi bireyin gelecekteki meslek seçimi ve yönelimlerinin de temelinin atıldığı zaman dilimi olarak ifade edilebilir. Bireyin sosyalleşmeye başladığı, yani iletişim ve ilişki kurarak kendi varlığını fark ettiği ilk topluluk ailesidir. Eğer bütün ebeveynler kurulan bu ilişki ve iletişimin kişinin bütün yaşantısını etkileyebileceği bilinci ile ebeveyn-çocuk ilişkisi oluştursalardı, büyük ihtimalle çocukları ile ilişkilerinde olduğundan daha hassas davranırlardı.

Elbette sağlıklı bir çocukluk geçirmemiş bir bireyin psikolojik sağlamlığı, savunma mekanizmaları ve baş etme becerileri ileriki yaşantısında diğerlerinden daha farklı bir yol çizmesine öncülük edebilir. Bu sebeple, yalnızca erken çocukluk dönemine bakarak insanları belli bir alanda kategorize etmek doğru olmayacaktır. Yaşantılar, yalnızca izi sürülebilen ipuçlarıdır.

Yaşantı dediğimiz ipuçlarının birleşerek kişiye eklendiği alanlardan biri de meslek seçimidir. Bu alanı yalnızca seçim olarak ele almak eksik kalabilir çünkü her insanın bir mesleki yönelimi olmasına rağmen, her biri yönelimleri doğrultusunda tercih yapamayabilir. Ortalama insan ömrünün 70 sene olduğu düşünüldüğünde ve bireyin 18 yaşından itibaren kariyer yolculuğuna başladığı varsayıldığında ömrünün yarısından fazlasının meslek seçimi ile paralel bir şekilde ilerleyeceğini söyleyebiliriz. Meslek seçiminin, insan hayatının büyük bir bölümünde yer alması ile kişinin alacağı önemli bir karar olacağını görmekteyiz. Peki, dünyada yüzlerce farklı meslek olmasına rağmen, kişilerin kendisini içlerinden birkaçına daha yakın hissetmesindeki sebepler nedir?

Her birey belli bir olgunluğa eriştiğinde gelecek yaşantısına şu 2 cümle doğrultusunda yön vermektedir:

“Ben de ileride ebeveynlerim, ablam, abim gibi olacağım.”
“İleride asla ebeveynlerim, ablam, abim gibi olmayacağım.”

Ailesinde fiziksel ya da psikolojik şiddet öyküsü olan bireylerin ileriki yaşantısında bunu modelleyerek kesici aletlerin kullanılabildiği ya da dövüş sanatını barındıran mesleklere yönelme ihtimalinin olabileceği düşünülmektedir. Diğer bir seçenek, kişi şiddet içeren yer, durum ve olaylara karşı direnme geliştirerek yardımseverlik ve dayanışma temaları kapsamında sivil toplum kuruluşları gibi topluma fayda sağlayan alanlara yönelebilmektedir. Dahası, küçük yaşta ebeveynleri tarafından dinlenmeyen, beklediği değer ve sevgiyi yeterince göremeyen, aile içinde alınan kararlarda sözü geçmeyen bireylerin gelecek yaşantısında hitap etme özelliği ön planda olan, karar alıp o kararı uygulayabilme yetkinliği bulunan mesleklere yönelerek geçmişteki boşlukları doldurabileceği düşünülmektedir. Ya da, bu değersizlik ve sevgisizlik şemalarının kişinin ileriki hayatında da devam etmesiyle bir ortamda daha arka planda kalacağı, kendisini karşı tarafa çok yansıtmayacağı mesleklere doğru yönelebileceği düşünülmektedir.

Öte yandan, anne-baba mesleğini devam ettiren kişilerin sayısının da oldukça fazla olduğu bilinmektedir. Bu noktada, ebeveynin yapmış olduğu mesleği çocuğa sunma şekli, çocuğu erken yaşta mesleğe dâhil ederek gözlem yapma fırsatı vermesi gibi faktörlerin kişinin meslek tercihine etki ettiği düşünülmektedir. Verilen örneklerden anlaşıldığı üzerine, insanları bir alana çeken ya da bir alandan iten şeyin aile yaşantısı olduğu bir gerçektir. Elbette bu yönelimler sosyal çevre ile de şekillenmektedir. Ancak büyük oranda birey ya bu aile örüntüsünü devam ettiren ortamlarda bulunmak isteyecektir ya da bu örüntünün dışına çıkmak isteyecektir. Bu örüntünün nesilden nesile aktarıldığı düşünüldüğünde, yalnızca ebeveynlerin değil, büyük anne ve büyük babaların da bireyin yaşantısına etki edebileceği düşünülmektedir.

Yaşantıların içimizde doğru kararların alınmasına vesile olması ümidiyle…

Benimle iletişim kurmak ve paylaşımlarımı takip etmek için @kln.psk.betulcavlak Instagram hesabımı takip edebilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Aile meclisi ve değerleri kişinin yaşamını nasıl etkiler?

Betül Cavlak Akdaş: TED Üniversitesi'nde lisans eğitimini tamamladıktan sonra uzmanlığını Üsküdar Üniversitesi Klinik Psikoloji bölümünden onur öğrencisi olarak almıştır. Yüksek lisans tez konusu "Yetişkin Bireylerin Ebeveynleşme Olgusunda Obsesif İnanışların ve Kaygı Düzeylerinin Rolü"dür. İş hayatına özel bir kurumda devam eden Uzman Klinik Psikolog/Yazar Betül Cavlak Akdaş, online olarak terapi yaparak da danışan görmektedir. Ruh sağlığı alanında almış olduğu Bilişsel Davranışçı Terapi, Objektif Testler, MMPI, Aile Danışmanlığı, Sanat Terapisi gibi eğitimlerinin yanında, psikoloji bilimine yazılarıyla da katkı sağlamayı hedefleri arasına almıştır. Daha önce farklı dergilerde de Yazar olarak bulunan Betül Cavlak Akdaş'ın, "Erteleme Davranışı", "Mimari Yapı ve Psikoloji", "Benlik Saygısı" konuları üzerine araştırma projeleri mevcuttur. Ayrıca, Türkiye Buz Pateni Federasyonu bünyesinde İl Hakemliği yapmaktadır.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale