X

Kararsızlıkla gelen uyumluluk

Birisi beni bir yere davet ettiğinde, şunu yer misin, bu filme gider misin dediğinde ilk iç güdüm her zaman kararsız birkaç dakikanın ardından gelen “evet” ile yanıt vermek oluyor. Bunu çoğu zaman “demek ki bu karar o kadar umurumda değil ki, karşıdakine kontrolü veriyorum” diyerek açıklardım. Daha yeni yeni bu açıklamanın ne kadar üzücü olduğunun farkına varıyorum.

Evet, belki “bu akşam sinemaya gitmek istiyor muyum?” hayatımda vereceğim en önemli karar olmayabilir ama beni ilgilendiren bir karar. Belki o gün için planım yatağa girip kitap okumaktı ama başkasından gelen bir teklif bu planımı çok rahatça suya düşürdü. Çünkü başkasının bana teklif ettiği karar daha çok düşünülmüş, daha az sık karşıma çıkan, evet demezsem daha çok pişmanlık duyabileceğim bir karar gibi geliyor. Hayır diyerek bir daha elime geçmeyecek bir fırsatı reddediyorum gibi geliyor.

Bu şekilde karar vermenin ne zaman kendim için en iyi olanı olduğuna inandım bilmiyorum, ama içtenlikle söyleyebilirim ki uzun zamandır kendimi kandırıyorum! Evet demenin iyiliklerine kuşkusuz inanmamın birkaç sebebi vardı, ilki bazen bu şekilde düşünmenin kendim için yararlı olabileceğini düşünmem. Eğer bir aydır sosyalleşmemişsem, yalnızlıktan şikayetçiysem ama değiştirmek için bir şey yapmıyorsam ve biri beni bir partiye davet ediyorsa belki de bu teklif gerçekten de monotonumdan çıkmak için iyi bir fırsat olabilir.

Ama kimi zaman da durum şöyle ki cevabımı karşımdakini memnun edecek şekilde veriyorum. “Hayır” demek zorluk çıkarmak gibi geliyor. Nedense hayır kaba bir söz gibi anlaşılabiliyor. Yakın bir arkadaşım var, hiç bir zaman söylediğim bir şeye “hayır” diye yanıt vermiyor. Diyelim ki ona, evde oturup çay içmek istiyorum, sen de gelsene diyorum. Biraz durduktan sonra şöyle bir cevap veriyor; “çay içmek güzel bir şey tabii, senin evin de güzel. Ben çok oturunca bana biraz geliyorlar, bugün hep içerideydim, dışarılarda biraz gezmek de iyi gelen bir şey bazen değil mi?” Hayır diyor bana kendi dilinde ama sözcüğü kullanmıyor. Halbuki ne kadar basit gelmesi gereken bir hayır. Ne önemi var benle bugün çay içmek istemese? Neden birçoğumuza bu sözü söylemek bu kadar zor geliyor?

Bazen kendimi istemeye istemeye birilerine uyum sağlarken buluyorum ve uyum sağlamaya karar verdiğim anda kafamın içi huzursuzlukla doluyor. Ben bunu yapmak istemiyordum ki, neden şimdi onları takip ediyorum. Ve bir anda durup, “ben gelmeyeceğim” dediğim anda kendimle gurur diyorum. Uyum sağlamak için kendimi zorlamadım, istemedim ve yapmadım, diye kendi sırtımı sıvazlayasım geliyor. Bunu o kadar nadiren yapıyorum ki yapabildiğim zaman ruh halimde etki yaratıyor.

Söylemek istediğim şu:

Çoğu zaman hayır diye yanıt vermiyoruz çünkü “hayır”ın arkasından hep bir açıklama beklentisi var. O sözcükle olayı kapatamıyoruz. “Hayır” zahmet gerektiriyor, ama kendimiz için düşünmemiz gerekiyor, ne istiyoruz gerçekten anlamamız gerekiyor. Evet demek her zaman değil ama bazen çok kolay. Ne kadar romantikleştirsek de bu lafı, sadece kendimizi rüzgara bıraktığımız özgürlük anlarıyla bağdaştırsak da, evet demek kararımızı başkasının bize sunduğu bir şeye bırakmak demek oluyor. Evet derken uyumlu olmak adına mı bunu yapıyoruz iyice düşünmemiz lazım.

Aslında en güzeli evet veya hayır demek değil. Kendi kararlarımızı verip, ben bunu yapıyorum diyebilmek. Kendimiz için en içimize sinen hale getirebilmek. Keşke bizi en basite indirgeyen, limitli bırakan evet veya hayırlarla karşı karşıya bırakılmasak.

Zeynep Lokmanoğlu: Zeynep 26 sene önce Mersin'de doğdu ve simdi Brooklyn'de yasiyor. Boş zamanlarını düşünerek geçirmeyi çok seviyor.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale