X

Kaos neye hizmet eder: Bir sonraki evrimsel sürecimize hazırlanırken neler yaşarız?

Selamlar Uplifers ailem, uzun zaman oldu yazamadım. Biraz kaotik bir dönemden geçiyordum ve yazdım, sildim, yazdım, sildim, yazdıklarım ve paylaşmak istediklerim içime sinmedi. Üzerine uzun uzun meditasyonlar yapmak ve netleşmek istedim, ayrıca bir-iki kitap cümlesiyle “Bu böyledir” demek içime sinmiyor. Üzerine okuma, araştırma ve paylaşacak noktaya gelecek kadar da meditasyon yapma ihtiyacı hissediyorum, söylediklerimizden ve yaptıklarımızdan sorumluyuz, çünkü muhteşem bir etkileşim içerisindeyiz. Özellikle sosyal medyanın da etkisiyle bir bilgi çok hızlı yayılıyor. Dolayısıyla paylaşmadan 3-5 kere düşünmek gerek diye düşünüyorum. Velhasıl öğrenme sürecim, eğitimler, derslerim derken ancak “Oh” dedim ve bunlar içimden daha sistematik bir şekilde aktı.

Kozmos evrimsellik üzerine kuruludur ve her canlı hava, sıvı, gaz olur, sonra form almaya başlar. Her canlı bir önceki evrimsel sürecince bitki de olmuştur, hayvan da, dağ da, okyanus da. Hepsini deneyimledikten sonra da kozmik kaosun içerisinde bütün enerjilerini birleştirir, yeni bir solucan deliği oluşur ve yeni bir gezegen oluşur. O da evrimsel süreçlerine devam eder.

Her nasıl ilkokulu geçmeden ortaokula gelemiyorsak, evrimsel zincir içerisinde de öğrenmemiz gerekenleri yükleniriz ve bütün değişkenler oluşmaya başlar, birini öğrenince diğeri gelir; öğrenemediğimiz her an sahneler tekrar tekrar oluşur ama tema aynıdır! Her boyutun değişkeni birbirinden farklıdır, dünya gezegeni içerisinde üç boyutlu algı vardır ve canlılar sadece deneme-yanılma yoluyla değişkenleri değerlendirirler ve önce-sonra sıralaması içerisinde öğrenmeye çalışırlar. Onun için de “Seçim bir illüzyondur!” Bizim dünya algımız maalesef kozmosu tam görebilecek kapasitede değildir, zaten Dünya’ya o evrimsel zincirde hangi görevleri üstlendiğimizi öğrenmeye geliriz.

Deneme-yanılma içerisinde hayatımızı sürdürürken nihai amaca bakmak gerekir ki zaten tanrısala ulaşmak dediğimiz de tam olarak budur. Hepimiz beynimizin kapasitesine göre farklı algılarız ve bilgi süzgecimize göre deneyimlerimizden de yararlanarak farklı anlamlar yükleriz. Bunun için de okuduğumuz her şeye şüpheci yaklaşmalıyız. Algıladığımız her bilgi bir nevi bir başka zihnin yorumudur, çok değerlidir, ama aslında öğrenme sürecimizde bize bir referans niteliğinde olmalıdır. Hem evren hem biz sürekli evrimleştiğimiz için bilgi de evrim geçirir ve bu şekilde düşünerek sürekli kendimizi kozmik bilgiye açmalıyız. Bahsedilen “Bilgi Çağı” aslında bu anlama gelmektedir.

Dünya dualitelerden oluşur. İyi-kötü, güzel-çirkin, kaos-düzen bir arada olmalıdır. Tek bir taraftan gidersek öğrenme sürecimiz durur ve aynı döngüler içerisinde yaşarız. Bunun için dualite sistemi vardır. Dualiteleri yıkmak çözüm değildir, ikisinin arasındaki farkı görüp hep bir ileriye gitmek için kodlanmış muhteşem araçlardır. Yeni bir evrimsel süreç başladığında kendimizi kaosta hissederiz, dengemizin şaştığını düşünürüz, dualitelere kayarız, sonra onları fark edip burada öğrenilmesi gerekeni öğrendiğimizde taşlar yerine oturur ve bir sonraki evrimsel sürece kadar hayat normale döner ve yeni bir döngü başlar. Aslında dengemizin şaşması da öğrenme sürecinde iyiye işarettir.

Uzun zamandır dualite, denge, kozmik zincir üzerine çalışıyorum, ara ara da bahsediyorum, bugün paylaşmam gerektiğini hissettim. Sabah Şamanik Çember yaparken “ahaa moment” yaşadım kendi varlığım adına. Karantina sürecinden bu yana -aslında bu süreç benim için 2013 yılında başladı ama karantina süreci biraz daha yüzüme vurdu sanırım- hayatımda çok değişiklikler oldu ve bu “kaos” gibi gözüken durumların hepsi beni bir sonraki evrimsel sürecime hazırladı.

Yeni döngümü kabul edip önce kendime, sonra bu zamana kadar oluşturduğum ve oluşan değişkenleri öğrenmeme yardımcı olan ruhlara, sonra da kozmosa teşekkür ettim. İçimde sakin, huzurlu, tamamlanmış, tatlı bir enerji var ve sizler de bu yazıyı okurken benimle birlikte hissedersiniz diye umuyorum, çünkü bu enerjiyi hissetmenizi çok istiyorum, hepimiz birbirimize bağlı olduğumuzdan da bunun mümkün olduğuna inanıyorum ve sizlere de kendi zincirlerinizi bulmanız için de bol bol meditasyon yapmanızı öneriyorum. Yukarıda da bahsettiğim gibi bunlar benim zihnimin algıları, sizinkiler belki başka olur. Kendinize çok iyi bakın, görüşmek üzere.

İlginizi çekebilir: Hygge yoga: Sıcaklık, rahatlık, huzur, bedene ve zihne odaklanma, farkındalık

Bahar Çolak: Merhabalar ben Bahar. Yeditepe Üniversitesi, Sanat Yönetimi Bölümü mezunuyum. Okul sonrası Demir Demirkan’ın asistanın olduktan sonra müzik yapımcılığına başladım, Berklee Collage of Music’ten Dijital Müzik Pazarlaması ve Lisanslama eğitimi aldım. 2017 yılında yoga eğitimimi tamamladım. Daha sonra, Leiden Üniversitesi'nden Mindfulness eğitimi aldım. 2020 yılında İskandinavların mutluluk felsefesi Hygge'yi, Yoga ve Mindfulness çalışmalarıyla birleştirerek yepyeni deneyimsel bir akım yarattım. Soho House, Kalamış’taki Home Studio’m ve kurumsal firmalarda yoga dersleri veriyorum ve workshoplar yapıyorum.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale