X

İyi bakliyat, iyi hayat: Sürdürülebilir tarım ve doğaya saygı ile üretilen yeni nesil bakliyat markası Pinoa

Sağlıklı beslenme, sağlıklı bir yaşamın olmazsa olmazlarından. Sağlıklı beslenme söz konusu olduğunda ise, dengeli ve yaşam tarzınıza uygun bir beslenme planının yanı sıra, tükettiğiniz besinlerin üretim yöntemleri de büyük önem taşıyor. Sofralarınızda kimyasallardan uzak, doğaya saygılı, sürdürülebilir ve organik yöntemlerle üretilen besinlere yer vererek, hem sağlığınızı desteklemeniz hem de gezegenimizi korumanız mümkün.

Pinoa ile topraktan hayata

Topraktan hayata dokunan yeni nesil bakliyat markası Pinoa, yolculuğuna Şanlıurfa’da Göbeklitepe ve Karahantepe arasındaki bir arazide başladı. Kimyasallarla doğaya ve insan sağlığına zarar veren tüm süreçlerin karşısında duran Pinoa, “Sevdiklerimizin tabağına koyamayacağımız bir gıdayı tüketiciye de sunamayız” anlayışı ile üretimine devam ediyor. 

Tarımda kadın eli ile değişim

Pınar Polat Güven avukatlık kariyerine ara verip bebeğinin gıda alerjisine çare ararken kurduğu Pinoa markası ile ülkemize ithal edilen gıdalardan kendi tohumunu üretiyor ve organik üretime uygun olanları yerli üretim ile yaygınlaştırıyor. Ülkemizde üretimi durmuş, ithal ettiğimiz birçok yerli ürünümüzü de kendi topraklarında üreterek sürdürülebilir tarım ile Türkiye’ye kazandırıyor.

12.000 yıllık geçmişiyle Göbeklitepe ile Karahantepe arasında bir arazide doğan Pinoa, ilk gününden bu yana, doğaya ve insan sağlığına zararlı yöntemleri yok sayarak kaliteli ürünlerini tüketicisi ile buluşturmaya devam ediyor. Pınar Polat Güven, Pinoa markası ile insanlığın sıfır noktası kabul edilen bu topraklarda tarımın bir kadının eli ile nasıl değişebileceğini göstermek için çalışmalarına sevgi ve doğaya karşı saygı ile devam ediyor.

Pinoa’nın benimsediği temiz üretimde kimyasal gübre, pestisit içeren böcek ilaçları, verim arttırıcı inorganik kimyasallar ve hiçbir yabani ot ilacı kullanılmıyor. Tarlalar elle toplanarak temizleniyor ve sürdürülebilir bir tarım modeli ortaya çıkıyor.

Pinoa ile “iyi bakliyat, iyi hayat”

Ülkemize ithal edilen gıdalardan kendi tohumunu ürettiği ilk ürün, Kinoa ile tanınan Pinoa, zaman içerisinde üretim sahasını ülke çapında genişleterek karabuğdayı da ürünleri arasına kattı. Yerel ürünlerden nohut, kum mercimeği ve Karacadağ pirinci gibi birçok besleyici gıda da Pinoa ürünleri arasında yer alıyor.

Diyarbakır Karacadağ’ın volkanik topraklarındaki mineraller ile yetişen ve besleyici değeri yüksek olan Karacadağ pirinci, Pinoa’nın en sevilen ürünlerinden. Diğer pirinçlere göre yüksek protein, vitamin ve enzim oranına sahip olma özelliği ile pirinç içeren tüm tariflere alternatif olarak kullanılabiliyor.

Yüksek proteine sahip nohut ve nohut unu Pinoa’nın benimsediği temiz üretim anlayışı ile hiçbir kimyasal kullanılmadan üretiliyor. Nohut unundaki lektin ve fitik asitin yarattığı gaz ve şişkinlik gibi negatif etkiler, Pinoa’nın geliştirdiği yöntem ile azaltılıyor.

Kum mercimeği, organik üretim koşulları ile 7 ay sürede yetişen ve bu süreçte toprağın tüm değerlerini özümseyen bir bakliyat. Yüksek protein oranı ile ete en iyi alternatiflerden biri olan kum mercimeği düşük yağ oranı ile de diyet döneminde destekçi olarak önemli bir rol oynuyor. Besleyici değeri ve pişirme sonrası dağılmama özelliği ile profesyonel mutfaklarda da şeflerin en çok tercih ettiği bakliyatlar arasında yer alıyor.

Kuzukulağıgiller ailesinden bir tohum olan karabuğday, yüksek protein, vitamin ve glüten içermeyen yapısı ile diyetlerde kas oranını korumak için mükemmel bir destekçi. Buğdayın negatif etkilerini taşımayan ve Tokat’ta kimyasal kullanılmadan limitli olarak üretilen bu tohum birçok tarifte kullanılabiliyor.

Pinoa, yüksek bitkisel protein, yoğun besin değerine sahip Kinoayı ülkemize uyumlandırma sürecine birçok şehirde devam ediyor. Pinoa’nın Türkiye’de yayılımına temiz yetiştirme koşullarında devam ettiği Kinoa, ana vatanı olan Peru’dakilerden daha yüksek oranda protein ve ilave mineraller içeriyor. Kinoanın yanı sıra, Kinoa unu ve yulaf ezmesi yerine kullanılabilen Kinoa ezmesi de Pinoa’nın ürün yelpazesinde bulunuyor.

Pinoa ailesinin en yeni üyesi ise Kinoa tozu, keçiboynuzu ve kakao içeren 3K toz karışımı. Bitkisel protein içeren ve vegan beslenmeye uygun olan bu karışım, süt veya yoğurda karıştırılarak ya da kek, kurabiye, gibi hamur işi tariflerde de kullanılabiliyor.

Türkiye’nin önemli restoran zincirlerinden BigChefs’in menüsünde kullanılan Kinoa da Pinoa ürünü.

Pinoa ürünlerini www.pinoa.com.tr üzerinden inceleyip satın alabilir, Instagram’da @pinoaturkiyewww.pinoa.com.tr  hesabını takip edebilirsiniz. 

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale