X

İstanbul’un En İyi Uzakdoğu Mutfakları

GastroClub, Uzakdoğu mutfağı severler için şehrin ‘En İyi Uzakdoğu Restoranlarını’ seçti!

İoki

Adını Hollywood’un ünlü Japon şeflerinden Keizo Okitasan’dan almış. İlk İOKİ 2011’de İstinye’de açıldı. Ardından muhteşem boğaz manzaralı Kandilli şubesi ile Akmerkez’in hemen yanındaki Ulus şubesi geldi. İstanbul’daki sushi-severlerin gönlünü çoktan kazanmıştı ama üstüne bir de İstanbul’un ‘En iyi Asya Mutfağı’ ödülünü de alınca ‘İoki deneyimi’ için artık herkes oraya gitmeye başladı. Sushileri dünya standartlarında ancak menüde sadece sushi de yok. Yetenekli şefleri, Türk ve Peru’ya özgü tatları ve teknikleri geleneksel Japon Mutfağı içerisinde harmanlayarak damağınızda enfes tatlar bırakacak tabaklar hazırlıyor. Ama tabii ki sushiler bizim favorimiz. Spicy Edamame ile başlayıp, ardından Volcano Roll, İstanbul Ebi ve Dragon Roll ile devam edin deriz. Sushilerin yanında da mutlaka ılık Sake’inizi için. Beef Tepenyaki ve Tereyaki Chicken’da muhteşem. Tatlı olarak da Hazelnut Chocolate Roll’u denemeden kalkmayın!

Shang Palace, Shangri-La

Asya’nın en ünlü oteli Shangri-La, Paris’in ardından Avrupa’daki ikinci otelini İstanbul’da açtı ve dünyaca ünlü Çin restoranı Shang Palace’ı da Çinli şefleri öncülüğünde İstanbul’a getirdi. Executive Chinese Şef Bing Li yönetimindeki restoran envai çeşit dim sum’ları, ev yapımı noodle’ları, Çin’den özel olarak getirtilen fırınlarda hazırlanan ördeği ve şık ambiyansı ile İstanbul’da kısa zamanda lezzet düşkünlerinin uğrak yeri oldu. Öyle ki, Shang Palace Türkiye’nin en iyi Çin restoranı olarak anılmaya başlandı bile! Ne mi yeseniz? Tabii ki Pekin ördeği… Ayrıca 10 farklı yemek içeren “şef menüsü”nün yanı sıra, kuzu mantarlı bıldırcın çorbası tamamen İstanbul’a özel olarak hazırlanmış. Diğer spesiyaliteleri arasında kadayıfa sarılı karides, üç farklı mantarla kızartılmış ev yapımı tofu ve mango pudingi mutlaka denemenizi öneriyoruz. Kanton mutfağı geleneğinde yemek boyunca çay içmek de var ve birbirinden farklı çayları yemek boyunca deneyimleyebiliyorsunuz. Her bir detayla yakından ilgilenen şefin standartlarının ne kadar yüksek olduğu zaten servis elemanlarının kusursuz servisi ve bilgi dağarcığından da anlayacaksınız. Aylarca Çin kültürü ve mutfağı üzerine eğitim almış servis elemanları sizleri yediğiniz yemek ile ilgili bilgilendirmeye başlıyor. Hatta Çin’de yemeklerin elle yenildiği ve sizlerin de bundan çekinmemeniz gerektiğini söylerlerse şaşırmayın!

İtsumi

Levent İşkuleleri’nde olan İtsumi, Japon Mutfağının enfes adreslerinden… Hatta Vedat Milör’ün 5 yıldız verdiğı nadir restoranlardan desek! 3 Japon şefle hizmet veren İtsumi’nin aşçıları 12 yıldır istikrarla japon yemeklerinin özüne sağdık kalarak lezzetinden ödün vermemeye çalışıyorlar.. Gelelim yemeklerine…Kızgın yağda pişen çıtır çıtır Tempuralara bayılacaksınız. Beraberinde getirdikleri sos on numara beş yıldız! Sushiler tabii ki efsane. Sashimilerden tuna balığının en değerli karın kısmından yapılan ‘Otoro sashimi’ adeta ağzınızda eriyor. Denemeden çıkmayın. Itsumi’nin ayrıca 7 tabak ve bir tatlıdan oluşan ‘Tadım Menüsü’ nü de mutlaka denemenizi öneririz(2 gün önceden rezervasyon şart) . Tatlılardan Macha favorimiz. İtsumi’nin kendi yaptığı yeşil çay tozundan dondurma . Hem ferahlatıcı hem de kalorisi az!

Saigon

Şişhane’de IKSV’nin bulunduğu Deniz Palas’ın terasında, Budda heykeli ve muhteşem eski İstanbul manzarasıyla Saigon, diğer mekanlardan oldukça farklı. Asya mutfağını seven, yeni yemek teknikleri ve sürprizli füzyon mutfakların peşinde koşanlar için en doğru adreslerden! Saigon’da Akdeniz ve Asya mutfağı modern ve kreatif bir dille buluşuyor. Bu harmana “Meditasian” diyorlar. İki farklı mutfak kültürünü Türkiye’de buluşturunca hoş, sıcak sürprizler doğuyor. Sushi/sashimi bölümü hariç yaklaşık 40 tabaktan oluşan bir menüleri var. Mutfakta tamamen mevsimsel sebzeler kullanıyorlar. Şarap menülerinin skalası geniş. Makul fiyata iyi bir şarap isteyeni de nadir bulunan yüksek kalite bir tat arayanı da tatmin edecek zenginlikte. Gastronomi direktörleri Peru doğumlu, ünlü Luis Arevalo, müzik direktörü ve resident ise DJ Peter Thomas. Saat 12:00’de öğlen yemek servisiyle başlıyorlar, 23:00’de mutfağımız kapanıyor ama müzik ve eğlence gece 02:00’ye kadar sürüyor. Denemeden geçmeyin diyeceğimiz lezzet ise, kırmızı şarap ve baharatlarla marine edildikten sonra düşük ısıda 12 saat kadar pişirilen; “uzun pişmiş saigon dana yanak”.

Banyan

 

‘Food for the Soul’ sloganı ile tanıdığımız, Asya baharatlarını dünya mutfağı ile harmanlayarak yarattığı çok özel lezzetlerle ve Ortaköy camisini, boğazı ve Boğaziçi köprüsünü kucaklayan kaptan köşkünü anımsatan manzarası ile tanınan Banyan, Türkiye’nin ilk Asya Füzyon restoranı. Hem de son 10 yılda aldığı En iyi Füzyon Mutfagı, En İyi Etnik Restaurant, En Sağlıklı Menü gibi 9 farklı ödülle, ödüle doymayan bir restoran diyebiliriz. Banyan (Hint inciri) ağacı, Asya’da ölümsüzlüğün ve kudretin simgesi olarak tanınan oldukça heybetli bir ağaçtır.  Banyan ağacının dallarından sarkan filizler, toprağa ulaşınca kök haline gelir ve yeni gövdeler oluşturur.  Bu sayede, ağaç kendini yeniler ve hayat kazanır. Banyan restaurantın da ismini aldığı bu ağaç gibi, kökleri farklı kültürlerden besleniyor ve değişik dünya  lezzetlerini gölgesinde barındırıyor. Yemekler tamamen katkısız, doğal ve en taze malzemelerle yapılıyor. GastroClub olarak Portakallı biftek, karamelize erik sosta pişmiş ördek but konfit, Malezya usulü kuzu kaburga favorilerimiz arasında!

Pera Thai

Bizleri Tayland mutfağıyla buluşturan Pera Thai’nin muhteşem ambiyansıyla bambaşka bir yerde olduğunuzu anında hissediyorsunuz. Sadeliğin ve şıklığın birleştiği etkileyici tasarımıyla bizi içine çekiyor. Tayland mutfağının İstanbul’daki ilk ve en seçkin adresi Pera Thai, 2001 yılından beri Uzakdoğu mutfağının otantik tatlarıyla İstanbullulara egzotik bir lezzet şöleni sunuyor. Menüdeki, ev yapımı köriler ve diğer geleneksel çeşitler, Tayland mutfağını sevenleri bir araya getiriyor. Özellikle “Chicken Buns and Thai Dumplings DIM SUM” isimli, Thai usulü mantı ve tavuklu ekmek olarak bilinen bu lezzet Pera Thai’nin vazgeçilmez lezzeti. GastroClub olarak menüdeki favorilerimizden biri de Tom Yam Gung. Türkçesi Thai usulü acılı karides çorbası olan bu özel tarifin içinde, lemongrass (limonotu), galangal (zencefil ailesinden gelen bir bitki), kaffir lime yaprakları, yeşil Tayland acı biberi, taze sıkılmış limon suyu ve mantar bulunuyor!

GastroClub: GastroClub, 600'den fazla seçkin mekanda, üyelerinin %50'ye varan avantajlarla ve ikramlarla ağırlanmasını sağlayan Türkiye'nin ilk ve tek elit yeme-içme kulübüdür. Ücretsiz indirebileceğiniz IOS ve Android uygulama sayesinde bulunduğunuz yere en yakın GastroMekanları hızlıca bulabilir, restoran hakkında bilgi alabilir, seçtiğiniz mekanlardaki GastroClub ayrıcalıklarını hemen öğrenebilirsiniz. Ziyaret ettiğiniz restoranlarda ister üyelik kartınızı gösterin ister akıllı telefonunuza yüklü olan GastroClub mobil uygulamasından anlık olarak Mobil Kartınızı üretin.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale