X

İstanbulluların son dönemdeki ortak endişesi: Depreme nasıl hazırlanmalısınız?

Bugünlerde atölyelerimde ve danışanlarımla seanslarımda, ortak bir endişe konusu görüyorum: Deprem. Belki yaklaşan bir depremi engelleyecek gücümüz yok; ama ailenizi ve çocuğunuzu depremin olası zararlarından ve deprem hikaye ve söylentilerinin yaratabileceği endişelerden korumak için yapabileceğiniz çok şey var. Bunları öğrenmek istemez misiniz?

Ev içi güvenlik önlemleri

Dünya üstünde meydana gelen depremlerde oluşan can kayıplarının önemli bir bölümü, yangınlar ve devrilen büyük eşyalar nedeniyle olur. Bu yüzden:

  • Kendi evinizde bu olasılığı azaltmak için, gece yatarken doğalgaz musluklarını ve tüplerin emniyetini kapatın.
  • Elektrikli aletleri mümkün olduğunca prize takılı bırakmamaya özen gösterin.
  • Kilitli kapılar sarsıntı esnasında sıkışarak açılamayabileceği için, ev içindeki kapıları asla kilitlemeyin ve çocuğunuzun da uyurken kapısını kilitlemesine izin vermeyin.
  • Duvarlara dayalı büyük eşyaları (dolaplar, çalışma masaları ..vb.) duvarlara monte ederek, deprem sırasında devrilip, hareket alanınızı etkilemesine izin vermeyin.
  • Deprem sırasında en çok tehlike yaratan eşyalar; elbise dolabı, buzdolabı gibi büyük ve ağır eşyalardır. Bu eşyalar deprem sırasında devrilebilir veya yerlerinden kayabilirler. Bunu engellemek için; bu eşyaların kancalar, metal levhalar ya da L-profiller yardımıyla duvara sabitlenmesi gerekir.
  • Duvara monte edilmiş mobilyalar devrilme ihtimalini daha az taşıdıkları için, sadece deprem tehlikesine karşı değil, çocukların mobilyalara asılma ve tırmanma olasılığına karşı da daha güvenlidir.
  • Çocuğunuzun ve sizin yatak veya karyolalarınızın yanında, üstünüze devrilebilecek dolap, kitaplık gibi bir şey bulunmamasına özen gösterin.
  • Çocuk odası duvarına, sarsıntı esnasında düşerek hasar verebilecek ağır çerçeveli resimler asmamak da dikkat etmeniz gereken noktalardan biridir.
  • Duvara asılı olan eşyalar için çivi yerine kancalı vidalar kullanılabilir.

Deprem tatbikatı yapın

  • Olası bir deprem durumuna karşı alınabilecek en önemli önlemlerden biri de, evdeki herkesin olay sırasında nasıl davranacağını önceden bilmesidir. Ev, depreme güvenli hale getirildikten sonra, bir deprem sırasında ve sonrasında doğru hareket etmek için aile bireylerinin bir plan yapması gerekir. Bu yüzden belirli aralıklarla deprem tatbikatı yapmalısınız. Çocuğunuza, daha güvende olmak ve daha iyi korunmak için deprem sırasında evden çıkmanız gerektiğini anlatın ve tatbikata mutlaka katılımını sağlayın.
  • Tatbikat için önce bir planınız olmalı. Bunu bütün aile konuşarak karar verin.
  • Depremi hissettiğiniz zaman ne yapacağınızı, nasıl bir araya gelip evden nasıl ve nereden çıkacağınızı (eviniz zemin katındaysa, pencere kapıya oranla daha güvenli bir çıkış olabilir) kararlaştırın.
  • Depremin sizi uyku, yemek, sabah okul hazırlığı gibi farklı zamanlarda yakalayabileceği ihtimallerini düşünerek birkaç tane plan yapın. Bu planların her birini ayrı ayrı tatbik edin.
  • Öncelikle, deprem sırasında korunabilecek güvenli yerler belirleyin. Örneğin bu, sağlam bir koltuk ya da divanın yanı, yatağınızın yanı, bir köşe ya da iç duvarlardan birinin yanı olabilir. Buralarda çömelip, kapanıp tutunabilecek yerler belirlenmeli ve bu, her oda için yapılmalı. Pencere önlerinden, asılı duran büyük ve ağır aydınlatma araçlarından, devrilebilecek büyük ve ağır eşyalardan, ocak gibi yangına neden olabilecek eşyalardan uzak durulmalı.
  • Depremden sonra, evi acilen boşaltmak gerekebilir. Bunun için, ilk anda akla gelmeyebilecek arka kapılar ve pencereler gibi olası çıkış yolları belirlenmeli. Düşüp kayarak bu çıkış yollarını kapatabilecek, geçişi zorlaştırabilecek eşyalar uzaklaştırılmalı.
  • Küçük çocuğunuza, deprem anında odasında yalnızsa odasından çıkıp pencere veya kapıya doğru koşmamasını söyleyin. Odasında güvenli bir yere geçip orda sizi beklemesi gerektiğini anlatın. Bunun için odanın en güvenli yerini önceden belirleyin.
  • Daha sonra evin içinde deprem alarmı vererek binadan çıkma tatbikatını yapın. Binadan çıkarken ve sonrasında da, çocuğunuza yanınızdan ayrılmamasını tembihlemeyi unutmayın.
  • Çocuğunuzun ne yapması ve nasıl davranması gerektiğini anladığından emin olana kadar tatbikatları tekrarlayın.

Deprem çantanız hazır olsun

Deprem anında evden çıkarken yanınıza alacağınız bir çanta hazırlayın. Çantanızı hazırlarken bir süre daha evinize girmenizin güvenli olmayabileceği ihtimalini aklınızdan çıkartmayın. Çantada mutlaka bulundurmanız gerekenler:

  • Su
  • Enerji veren yiyecekler
  • Yedek pilleriyle radyo
  • Yedek pilleriyle fener
  • İlk yardım çantası
  • Kişisel, reçeteli ilaçlar
  • Bir kat giysi
  • Çocuğunuzla ilgili eşyalar
  • Bir miktar para
  • Çok amaçlı çakı
  • Düdük
  • Kalem, kağıt
  • İçinde önemli telefon numaralarının, iletişime geçilecek kişilerin bilgilerinin, önemli evrakların fotokopilerinin bulunduğu su geçirmeyen bir dosya
  • Ayrıca: Havanın soğuk olma ihtimaline karşı, tüm aile üyeleri için kazak, mont, atkı gibi giysilerin yanı sıra ayakkabı ve çorap da koymayı ihmal etmeyin.
  • Deprem çantanıza çocuğunuzu oyalamak için oyuncak ve boya kalemleri gibi eşyalar yerleştirmeyi ihmal etmeyin.
  • Çantayı evden çıkacağınız yerin (kapı veya pencere) tam yanına koyun ve yerini değiştirmeyin.
  • Eşinizle çantayı kimin alacağını kararlaştırmayı unutmayın.

Deprem sırasında

Gerekli önlemleri aldıktan sonra, deprem anında yapılacaklar çok da fazla değildir. Deprem saniyelerle ölçülen bir olaydır ve her şeyden önemlisi, depremi hissettiğinizde sakin olmanız ve önceden planladığınız şekilde hareket etmenizdir. Çömelerek başınızı ve ensenizi koruyacak şekilde kapanıp, sağlam bir yere tutunmalı veya sağlam bir eşyanın yanına geçmelisiniz. Sarsıntı bitene kadar olduğunuz yerde kalmalısınız. Merdivenler, asansörler ve balkonlar deprem sırasında en güvensiz yerlerdir.

Yaşam üçgeni yaratın

Bir “Yaşam Üçgeni Alanı” yaratın. Masa, yatak altı gibi yerler yerine, ağırlık merkezi yere yakın çelik dolaplar (boyu uzunsa ve yapabiliyorsanız yana devirin), para kasaları, çamaşır ve bulaşık makinesi gibi nesnelerin yanına yatın ve cenin pozisyonu alın.
Unutmayın: Herhangi bir yıkılma anında bu nesneler belki ezilecek ama asla yok olmayacaklardır. Yanlarında yaratacağı alan sizin yaşam üçgeniniz olacaktır.

Güncel paylaşımlarım ve yeni günlük bilgiler için Instagram hesabıma bakabilirsiniz.

Deniz Alayat: Ben Deniz, Bütünsel Beslenme ve Sağlıklı Yaşam Koçu’yum. 2016 yılının sonuna doğru bir anda kendimi çok halsiz hissetmeye başladım. Bir hafta önce günde 30 bin adım yürürken, o kadın gitti, sanki 50 yıldır günde 3 paket sigara içiyormuşum gibi nefessiz kalmaya, kısacık mesafeleri dahi yürüyemeye başladım. Bedenimde böylesine ani bir değişiklik olunca sebebini araştırmaya başladım ve kanser olduğumu öğrendim. Bedenim defalarca bana stresimi azaltmam, durmam, sakinleşmem, kendime şefkatli davranmam gerektiğiyle ilgili sinyaller göstermişti ama ucundan kıyısından üstüme alınmamıştım. Sonunda, lösemiyle büyük bir uyanış yaşadım. Bedenimi tanımam, onun en yakın arkadaşı, kardeşi olmam gerektiğini anladım. Yaşadığım bu tecrübe, bende sağlıkla ilgili daha fazla bilgi edinme isteğini uyandırdı. İlik naklim sonrasında, tedavi görürken, merkezi New York'ta bulunan Institute for Integrative Nutrition okuluna başvurdum ve oradan mezun oldum. 2018’de Miami’de IIN Summit’ine katılarak Deepak Chopra gibi alanında başarılı isimlerden eğitim aldım. Ruh-zihin-beden ilişkisi ve sağlıklı yaşam alanında çalışıyorum. Duygularımız, düşüncelerimiz, bizi oluşturan inançlarımız, duygusal esnekliğimiz, strese karşı bedenimizin verdiği cevaplar ve sağlıklı bedene yolculukta beslenme alışkanlıklarımız keyifle çalıştığım alanlar. Mail adresim: deniz@denizalayat.com

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale