X

İlişkilerinizin kaderi elinizde: Aynı şeyleri yapıp farklı sonuçlar bekleyemezsiniz

Sana bir sorum var; birden fazla da olabilir… Hayatının gidişatından memnun musun? Yoksa hep aynı olaylarla mı uğraşıyorsun? Sürekli aynı yerden gol yiyor ve hem ikili hem de diğer ilişkilerinde “aynı taş”a mı takılıyorsun? Cevabın evet ise, bu yazı tam sana göre. Hayatımızı seçimlerimizin etkilediği muhakkak. Gün içinde yiyeceğimiz yemekten giyeceğimiz kıyafete, söyleyeceğimiz sözlerden hayatımıza alacağımız insanlara kadar birçok konuda karar veririz. Üstelik bu kararları verirken birçoğunun tesadüf ya da öylesine olduğu yanılgısına düşeriz. Oysa hepsi zihnimiz ve bilinçaltımız tarafından özenle yapılmış bir seçimin sonucudur. Tıpkı hayatımıza giren insanların da bizim bilinçaltımızın bir seçiminin sonucu olması gibi.

Oysa beyinde yarım kalan işleri tamamlamak gibi bir mekanizma var çalışan. Çocukluğunda ya da sonrasında karşılaştığın olaylardaki duyguyla barışana kadar aynı tarz kişiler hayatına girmeye devam edecek. Hep aynı yerden kırılacak, hep aynı incinmişliği yaşayacaksın… Bu hayatın seni eğitme yöntemi oysa… Bu sebeple sen alt mesajı iyi okuyana kadar, sınav hep tekrar edecek.

Her ilişkinde aldatılıyorsan eğer; kendine şunu sor; kendini ilk kez ne zaman aldatılmış hissettin? Aldatılmışlık sana ne hissettirdi? Bunu hakettiğini mi? İnsanlara asla güvenilemeyeceğini mi? Yoksa sevmek diye bir şey olmadığını mı?

Bu cümlelerden hangisiyse içinden geçen, hiçbiri bir daha seni haksız çıkartmayacaktır emin ol. Çünkü sen ne düşünürsen beyin tereddütsüz kabul eder. Bir süre sonra farkında olmadan bilinçaltına işlenir. Burada yapman gereken bu olayı ilk yaşadığın ana gitmen zihnen. Ve üzerinden zaman geçse de, o olay ve kişiyle helalleşmen… “Ne demek bu helalleşmek?” dersen; geçmiş dediğimiz duygularla barışmadığımız sürece o duyguları hep kendimizde kilitli tutarız. Helalleşmek kavramı dini bir terimin çok ötesinde, bir olayın sadece kötü taraflarına odaklanmak yerine sana kattığı iyi şeyleri de görebilmek.

Bunu tabii ki geçmişte o olayı yaşadığın kişiyle birebir yapman gerekmiyor. Bir kağıt bir kalemle kendi içinde hesaplaşmanı yapabilir, söyleyemediğin duygularını yazabilir, aynı zamanda bu olayın senin hayatına kattığı pozitif dersleri fark edebilirsin. En negatif deneyim bile günün sonunda seni hayata daha dirençli kılıyor, unutma. Sırf bu bile o en can acıtıcı olayla helalleşmeni sağlayıp kilitli tuttuğun negatif duyguları serbest bırakmanı sağlayacaktır. Artık senin evrene mesajın şudur aslında: “Ben bu sınavı geçtim, bana kattıklarını aldım kabul ettim. Hayatımı güzelliklere açmaya hazırım.” Bundan sonra ilişkilerinde aldatılmayacağının garantisi, hayatın basit bir matematiğidir aslında. Dersini almış, sınavı geçmişsindir. Hoca aynı soruyu bir daha sormaz.

Veyahut bir türlü istediğin kadar sevilmeme problemi mi yaşıyorsun? Yukarıdaki yöntemi burada tekrar uygulayabilirsin; ilk kez sevilmediğini hissettiğin ana gidip sana bunu hissettiren kişiyi tespit edebilirsin. Bu annense mesela, ilişkilerinde hep şefkatle sınanıyor olabilirsin. Burada önemli olan seni ilk kez sevmeyen kişinin kendin olduğunun farkına varabilmen. Hepimizin yaptığımız şeylerden ötürü kendimize kızdığımız ya da yüklendiğimiz anlarımız olabilir. Hiçbir zaman kendimizi sevmekten vazgeçmememiz kendimize yapacağımız en büyük iyiliktir. Çünkü sevgi içten gelir, dışa yansır. Küçüklüğümüzde ya da ilişkilerimizde yeterince sevilmediysek bile kendimizi sadece biz olduğumuz için sevmeli, ilişkilerimizde sevgiyle sınanma sınavından geçmeliyiz. Çünkü hayatta kurduğumuz en önemli ilişki kendimizle kurduğumuzdur. Bunun da temelinde sevgi yatarsa, hayatımıza hep sevgiden işleyen, hayata sevgiyle bakan insanları farkında olmadan çekeriz.

Bütün bu anlattıklarımın ışığında hayata yeni bir yön vermenin, aynı sınavlara, aynı tip insanlara maruz kalmamanın yolu hayatımıza ve yaşadıklarımıza farklı bir bakış açısıyla bakmaktan geçiyor. Geçmişteki karakterlerin bize hissettirdikleriyle onları yaşatmaya devam etmemeli, bütün ilişkilerimizin odağına önce kendimize olan sevgimizi koymalıyız. Eckhart Tolle’un dediği gibi “Zihin bir nevi enstrüman, bir tür araçtır.” Nasıl bir hayat yaşamak istediğinize önce karar verin, düşünce şekliniz size eşlik edecektir.

İlginizi çekebilir: Duygusal denge: Duygu dalgalanmalarını kontrol etmek elimizde mi?

Şeyma Gizem Taşar: Şeyma Gizem TAŞAR 1984 yılında İstanbul’da doğdu. İlk, orta ve lise eğitimini Ortadoğu Koleji’nde tamamladı. İstanbul Teknik Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği’nden mezun oldu. Yüksek lisans eğitimini Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi ve Finans Bölümü’nde yaptı. Dokuz sene boyunca enerji alanında faaliyet gösteren firmaların finans pozisyonlarında görev aldı. İş hayatını sürdürürken Yaşam ve Kariyer Koçluk sertifikalarını tamamladı. Uzun süredir koçluk hizmeti vermektedir. Yol Arkadaşım Mutluluk yazarın ilk kitabıdır. Üniversitelere ve iş yerlerine motivasyon konuşmacısı olarak katılmaktadır. İletişim: gizemtasar@yahoo.com

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale