X

Narsisizme eğlenceli bir bakış: İlgi Manyağı (Syk Pike) film incelemesi

Tüm gözlerin her zaman üzerinizde olması için ne kadar ileri gidebilirsiniz? Mesela sırf dikkat çekmek için sağlığınızı bilerek tehlikeye atar mıydınız? İşte yönetmen Kristoffer Borgli, Mayıs 2022 Cannes Film Festivali’nde galası yapılan Norveç kara komedisi “Syk Pike” (İlgi Manyağı) isimli filminde, bu temel soruları ele alıyor. İlgi Manyağı, kelimenin tam anlamıyla bir şaheser. Eğer bir filmden beklentiniz izlerken bir sürü farklı duyguyu derinden hissetmekse doğru yerdesiniz. Çünkü yönetmenin konuyu abartılı ele alış şekli insanı bazen güldürüyor, bazen düşündürüyor, fazlasıyla rahatsız ediyor, hatta spoiler vermeden belirtmek gerek ki, izleyen çoğu kişide “Ya ben de birgün böyle olursam” endişesi yaratıyor.

İlgi Manyağı (Syk Pike) konusu (IMDb: 7.2)

“Syk Pike” veya “Sick of Myself”in konusu, takıntıları olan taze sanatçı Thomas (Eirik Sæther) ile 20’li yaşlarda bir narsist olan sevgilisi Signe (Kristine Kujath Thorp) etrafında şekilleniyor. Thomas’ın sanat kariyeri yükselmeye başlar başlamaz, Signe çaresizce ona yönelen dikkati kendi üzerine çekmeye çalışır. Böylece reçeteli ilaç kullanımı yoluyla nadir görülen bir hastalık arayışına girer ve dejeneratif bir cilt hastalığına yakalanmak için bol miktarda yasadışı bir hap satın alır…

Nefret edilesi bir çift: Signe & Thomas

Daha önce de belirttiğimiz gibi İlgi Manyağı’nda, tek amaçları her durumda partnerinden daha fazla “parlamak” olan aşırı toksik bir çift olan Signe ve Thomas’ı izliyoruz. Ve ikili o kadar iyi ki, hangisinden daha çok nefret ettiğinize asla karar veremeyeceksiniz. Bunu başardıkları için de harika bir iş çıkardıklarını kabul etmek gerek. Yönetmen Borgli de böyle düşünüyor olacak ki, filmin prömiyerinde, kendisine karakterlerinin biraz daha sevilebilir hale getirilip getirilemeyeceğini sorduklarında oyuncularına övgülerde bulunuyor ve filmini “pisliklere kadeh kaldırmak” olarak nitelendiriyor. Film, eleştirisinde çoğu zaman abartılı ve yüzeysel olsa da, yine de insanlığın en kötü eğilimlerine cesur bir şekilde bir ayna tutan narsisizmin esprili bir incelemesi.

İronik ve rahatsız edici bir hikaye

İlgi Manyağı (Syk Pike) daha önce de belirttiğimiz gibi insanı güldürürken aynı zamanda huzursuz etmeyi de başaran bir film. Filmin ironik tarafı oldukça iyi işlenmiş; çünkü yönetmen çatışma yaratmak yerine hikayenin geri kalanına eğlenceli sahneler eklemeyi başarmış. Hikayenin teması ise her insana bir noktada hitap edecek türden. Sonuçta herhangi birimizin Signe’ın özelliklerinden bazılarını sergileyen en az bir kişi tanıdığına eminiz. Hatta belki de kendimize dönüp baktığımızda bazı ortak özellikler bulabiliriz. 🙂

Tek cümlelik özet: “İlgi Manyağı, insanların ne kadar bencil olabileceğine dair hicivli bir bakış”

Hikayede Signe kadar Thomas’ın da toksik olduğunu söylemiştik. Signe’ın ilgi manyaklığı hem komik hem de abartılı. Peki ya Thomas? Mesela Signe kasıtlı bir şekilde cilt hastalığına yakalanıp hastaneye yattığında ve Thomas onu ziyaret ettiğinde, ilk cümlesi “Bulaşıcı değil, değil mi?” oluyor. Dolayısıyla izleyici sık sık kimin daha bencil olabileceğine dair bir kafa karışıklığı yaşıyor. Paylaşacak hiçbir şeyiniz olmayacak kadar yüzeysel olmayı hayal edebiliyor musunuz? Biraz dikkat çekmek için “sevdiklerinizin” mutluluğunu sürekli olarak baltaladığınızı bir düşünsenize!

Favori sahneler: Aralara serpiştirilen komik ve yaratıcı fanteziler

Syk Pike (İlgi Manyağı), çoğu insanı gerçekliğiyle büyülerken ara sıra Signe’ın hayal gücüne de değiniyor. Film boyunca, Signe’ın ayrıntılı yalanıyla ilgili gelecekteki olası olayları hayal ettiği çok sayıda komik ve yaratıcı fantezi sekansı var. Bu sahnelere spoiler vermemek adına değinmeyelim ama film, bir yandan da izleyiciyi güldürmeyi amaçlayan böyle neşeli şakalarla dolu.

Peki ya eleştiriler?

İlgi Manyağı keskin bir mizah içeriyor olsa da eleştirmenler tarafından “Narsisizmin doğası ve sonuçları hakkında biraz daha derinlemesine yorumlar yapılabilirdi” şeklinde yorum almaktan kaçamıyor. Yine de bizce ara sıra yüzeysel kalan bakış açısına rağmen izleyiciyi büyüleyici, çılgın bir yolculuğa çıkarıyor.

Filmin karakterlerine olan nefretimizi bir kenara bırakırsak İlgi Manyağı (Syk Pike), aynı zamanda günümüz toplumunun bir aynası. İnsanın başkalarına bir şeyler kanıtlama saplantısını, buna değer ve önemli olduğunu gösterme ihtiyacını vurguluyor. Bu yüzden Signe’nin babasıyla çözülmemiş ilişkisi, sosyal medya, sosyal onay, ne pahasına olursa olsun başarı arzusu gibi pek çok ilginç ve güncel temaya değiniyor…

Bonus: İlgi Manyağı’nı sevdiyseniz yönetmenin bir sonraki filmi Nicolas Cage ile!

Meraklısına müjdeyi verelim! Yönetmen Kristoffer Borgli’nin 2024’te vizyona girmesi beklenen filminin ismi “Dream Scenario”. Başrolünde sevilen oyuncu Nicolas Cage’i izleyeceğimiz filmin yapımcılığını ise A24, Ari Aster (Hereditary, Midsommar) ve Danimarkalı Lars Knudsen’in (The Witch, Hereditary) yapım şirketi Square Pig’in yapacağı konuşuluyor.

Kaynaklar: horrornauta.it, thecrimson, 730.no

İlginizi çekebilir: Everything Everywhere All At Once filmi hakkında ilginç bilgiler

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 

Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale