X

Herhangi bir bağımlılıktan nasıl kurtulunur?

Bağımlılık kıskacına girdiğinizde, dünyaya bakış açınız daralabilir ve sadece bağımlı olduğunuz maddenin seçimine odaklanabilirsiniz. Bunun dışındaki her şey; arkadaşlar, aile, iş önemini kaybeder. Uzun süre boyunca, hayattaki mutluluğun kaynağı tek bir şey olarak görülür. Aslında bir bakıma bu doğrudur da; bağımlı olan kişiyi iyi hissettiren tek şey, bağımlı olduğu maddenin seçimidir. Alkol veya uyuşturucu gibi madde bağımlısı da olsanız veya anoreksia, blumia, yiyecek bağımlılığı, yeme bozukluğu, kumar veya seks gibi bir sürece de bağımlı olsanız, kendinizi aynı kısır döngünün içinde bulabilirsiniz.

İlgili yazı: Çok az kişi tarafından bilinen ancak sağlıklı yaşamımızı tehdit eden birbirinden ilginç bağımlılıklar

Peki neden böyle oluyor? Neden bağımlı olan kişiler mutluluğun kaynağı olarak tek bir şeyi görüyor? Neden önceden keyif aldıkları şeylerden artık mutluluk duymuyorlar? Daha da önemlisi, bu kısır döngüden nasıl çıkılabilir? Bağımlılık aslında kişisel bir başarısızlık değil, beynin kimyasıyla ilgili bir durum. Sorunun kökeninde de dopamin yatıyor. Bu madde aynı zamanda çözümün de ta kendisi!

Bir bağımlılıktan kurtulmak zaman alır. İnsanın kendi zihnini, bağımlılıktan kurtulmaya hazırlaması bile büyük bir adım. Birçok bağımlı, bağımlılığı bıraktıktan sonra ne olacağından korkuyor, hatta sırf bu nedenle bağımlılıktan kurtulmak için çabalamayanlar bile var.

Nöroloji alanında yapılan bilimsel çalışmalara göre her türlü bağımlılığın ardından beklenen bir döngü yaşanıyor. Bağımlılık yapan madde kullanıldığında, beyin dopamin salgılıyor ve keyif duygusu yaşanıyor. Kişi aynı zamanda bu keyif duygusunu maddeyle veya davranışla ilişkilendiriyor, bu madde veya davranış ileride daha fazla keyif almak için bir ipucu görevi görüyor. Hatta söz konusu maddeye veya davranışa dair beklenti oluşması bile dopamin salgılanmasına neden olabiliyor.

Bağımlılığı bıraktığınız zaman, bedeniniz ve beyniniz mutsuz olmaya başlar.

Zaman geçtikçe de yürüyüşe çıkmak, arkadaşlarla görüşmek, aileyle vakit geçirmek gibi sıradan ama keyif veren şeyler, keyif vermemeye başlıyor. Bunun sebebi ise bu tür eylemlerin sonunda gerçekleşen dopamin salgısının, bağımlılıkla kıyaslandığında çok düşük kalması.

İlgili yazı: Bağımlılığın farkında olunmayan hali: Davranışsal bağımlılık

Bu noktadaki en büyük ironilerden biri de şu; bağımlılık yapan madde veya davranış zaman geçtikçe daha az dopamin salgılanmasına neden oluyor ve hiçbir zaman öncekiler kadar etkileyici olmuyor. Daha da kötüsü, beyinin buna yanıtı, kişinin kendini daha depresif veya daha stresli hissetmesi şeklinde oluyor. Bu yüzden kişi kendini daha iyi hissetmek için bağımlılık yapan madde veya davranıştan bir vuruş daha almak istiyor.

İşte bu noktada beynin karar verme merkezinde işler karışmaya başlıyor. Kişi, neyin daha önemli olduğuna karar vermekte ve güçlü uyarılara karşı koymakta zorlanmaya başlıyor. İşte bağımlılıktan kurtulmak bu yüzden bu kadar zorlaşıyor. Siz kendinize söz vermiş de olsanız, beyin tek bir şeyi düşünüyor; o da bu şiddetli arzuyu tatmin etmek.

Eğer siz de kendinizi böyle bir kısır döngünün içinde buluyorsanız, evet bu oldukça zor bir durum ama çıkışı olmayan bir şey değil. Bir çıkış yolu var ve bu yol yine dopaminden geçiyor. Buradaki kilit öneme sahip olan şey; sıradan mutluluklar.

Bağımlılığı bıraktığınız zaman, bedeniniz ve beyniniz mutsuz olmaya başlar. İlk başlarda kendinizi bir süre hasta gibi hissedebilir ve bağımlılığa karşı çok güçlü dürtüleriniz olabilir.

Mutluluk veya ödül duygusunu harekete geçiren herhangi bir etkinlik veya eylem, beyinde dopamin salgılanmasını sağlayabilir. Bağımlılık, sizin başka şeylerden aldığınız keyfi azaltmış olabilir. Ancak siz bilinçli olarak bu gündelik ve sıradan mutlulukların peşinden giderek bunu tersine çevirebilirsiniz. Zamanla pratik ederek, beyninizin sıradan mutluluklardan gerçek tatmini elde etmesini yeniden sağlayabilirsiniz.

Peki bu nasıl mümkün olacak? Aslında bunun yöntemi herkes için farklı olabiliyor. Bazıları ailesiyle veya arkadaşlarıyla vakit geçirmekten, bazıları bir bardak kahve içmekten, bazıları sanattan, bazıları bahçeyle uğraşmaktan, bazıları doğada vakit geçirmekten keyif alabilir. Bunlar size sadece kendinizi iyi hissettirebilir.

İlgili yazı: Aşk ile bağımlılık arasındaki benzerlikler ve farklar nelerdir?

Bir bağımlılıktan kurtulmak, sadece bağımlılık yaratan davranıştan vazgeçmek değil, aynı zamanda beyninizi iyileştirmekten geçiyor. Bunun için doğal pozitif güçlerden yararlanın ve öncelikle kendi zihninize, ruhunuza odaklanın.

Kaynaklar:
EasyRead
Psychology Today

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale