X

Hep böyle kalmasını isteyeceğiniz bir rota: Kendi halinde Selimiye

Şimdi zamanın asla yelkovana ayak uyduramayacağı bir yerdeyiz. An orda duruyor, sen orda duruyorsun. Aklındaki dağınık tüm çekmeceler bir bir kapanıyor. “Hokus Pokus” diyorum Selimiye’de olmaya ben… Bazen gökyüzüne bakıp yıldız ararken oraya giderim. Orada olmak aslında zaten hep sihirdi, hep orada asılı kalacak gibiydi zaman. İnsanın bir yere bu kadar anlam yüklemesi iyi değil neden mi? Hayal kırıklığı sonu da ondan. Şimdi orada olmamak da kanıtı işte… Neyse biz oradaymış gibi yapacağız ama şimdi. Başlıyoruz.

“Hokus Pokus” diyorum Selimiye’de olmaya ben…

Bir bayramlara denk gelen tatil günleri denkleştirilip gidilen bu Selimiye turunda Dalaman’dan araç kiralama fikri tamam biraz tuzlu da olsa da iyi geldi. Burada yolculuk Dalaman’dan Selimiye’ye 2,5 saat sürecek nede olsa. Yol çok güzel; deniz kenarları, sıra dağlar ve uyuklamalar eşliğinde o saatler geçiveriyor. Bir de bir yere ilk kez gitme hevesi çok başka.

Burada yer araştırırken hep yaptığım, beni isme çeken otele yöneldim. Anlamsız olabilir; bir bağım çıkarım da yok. Selimiye Mavisi diyince adı bir denedim. Sonuç tam isabet. Artık hep burada kalırım net. Denize sıfır kendi iskelesi ve bol yıldızlı gecelerini unutmak ne mümkün. Hayatımın en çok yıldızını bir arada ve yakında gördüğüm yerdir kendileri. Değerlidir. Dileklerimi dilediğim bol yıldız kayan o geceleri… Gözlerimi kapadığımda oradayım dediğimiz kaç yer kaldı? Saysanıza… Hatırlasanıza… Hadi… Siz de oralara gidin. Birkaç saniye ruhumuzu dinleyelim.

Selimiye’de ilk gün hızlı başladı hemen yerleştik. Öğlen vardığımız için de yemek yedik. Denize attık kendimizi akabinde. Yaklaşmadan kendi iskelemiz var demiştim, orada takıldık işte. Akşamına da “Hidayet’in yeri meşhur” dediler, deniz kenarı sahilden yürüdük ve denedik. “Yemekleri çok beğendik” dersem yalan olur ama ortam ve birlikte olduğum arkadaşlarımla net her şey güzel geliyor. Pürüzler dağılıyor. Bir yemek sonrası Selimiye merkezde yürüdük. Tatlı mı tatlı bir sayfiye yeri -işte en sevdiğim kelimem-. Kendi halinde. Değişmesin tek dileğim… Bir Bodrum bir Çeşme olmasın. Oralara gidilsin, buralar böyle az ışıklı sade ve yıldızlı bırakılsın. Amin.

Tatlı mı tatlı bir sayfiye yeri -işte en sevdiğim kelimem-. Kendi halinde. Değişmesin tek dileğim…

İlk gecemiz böyle geçerken ertesi gün tekne turu yapmak için sözleşiyoruz. Burada koylar bakir ve mavi-yeşil her yer. Doğanın yeşili denize vurunca mavi yeşil olur bilir misiniz? Olur yani…

Tekne turunda tüm gün “dur, koyda yüz, ye, iç, dur, koyda yüz” şeklindedir değişmez. Akşam yine Selimiye’de bu sefer bir diğer deniz kenarı restoranı yakaladık ve bu tam piyango oldu. O kadar romantik, o kadar sevgilinle gel yeri ki- mesaj da vermedim demeyelim- “Üzüm Restaurant” Hem otel hem restoran. Otel olarak bilemedim ama yemekleri ve ambiyansıyla çok romantikti. Zaten ben de romantik bir insanim farkındaysanız (haha) bana güzel geldi.

Peki “İkinci gün bu kadar çabuk mu biter” derseniz işte öyle sanarak otele döndüğümüzde ışıkların iskeleyi aydınlatmadığını görene kadar derim. Hiç yazın en bulutsuz zamanında kapkaranlık kaldığınızda başınızı yukarı kaldırdınız mı? Tanrım hayatımda hiç bu kadar parlak, yakın yıldızlı bir gece yaşamadım. Ama önümdeki gecelerimde yaşamak için elinden geleni yapacağım. Yıldızlar diyorsunuz değil mi? Neden bu kadar önemli ya da anlamlı? Bildiğim, sadece ışıklar bizi yanıltıyorlar. Gökyüzü konuşuyor çünkü. Duymamak için her yeri, kendimizi sahte ışıklara boğuyoruz! O gece anladım aslında hala neden anladığımı geciktirsem de ben sahteliklere karşıyım. Varsın en doğalı olsun az olsun. Öz ama gerçek olsun. O gece en güzel gecelerden biriydi. Anısı hep baki bitse de…

Üçüncü ve maalesef son gecemizde bu kadar gelmişken Bozburun Yat Kulübü’ne geçmeden dönemezdik değil mi? Onun için bir taksi, kıyıdan da yat kulübünün ayarladığı zodyaklar şart. İşte bu kısım için biraz telefondu, rezervasyondu lazım. Doğaçlama burada olamayabilir. Not edilsin.

Bu gecenin finali de güzel oldu. Yine otelimizde şezlonglarda yatarak gökyüzüne bakmak…

Peki değer mi? Değer. Farklı bir aura dediğimiz yerlerden. Yine çok çok üzgünüm sevmeyenler için ama romantik bir yer. Haha ne yapayım öyle. Burada da geçen zaman deniz kenarıydı. Selimiye’de her yer denize sıfır. Denizle mesafe sevmeyenlerdenseniz ne ala! Doğru adres!

Son geceydi. Bu gecenin finali de güzel oldu. Yine otelimizde şezlonglarda yatarak gökyüzüne bakmak… Bunu yapabilmek ne lüks şu an farkında mısınız? Fark edin ya da. Belki hiç sevmiyorsunuz, umurunuz bile değil. O kişiler dışında kalan bizler için asıl zenginlik öyle yaşayabilmek. İnsan çok az yere oraya aitmiş gibi hemen alışır. Benim 4 yerim var; işte biri de burası. Diğerlerinden ikisini yazdım size (Dalyan ve Bodrum). Geriye bir yer kaldı o da çok yakında yazılacak. Sürpriz olsun.

Selimiye yazısı da burada biter arkadaşlar. Akılda kalanla kalpte kalan aynı yerlerden bol yıldızlı geceleriyle bir gün, bir süre yaşayacağım o yere Selam olsun…

Görsel Kaynakları:
Marmaris Gezi Rehberi
Küçük Oteller
Ayağımın Tozuyla

 

İlginizi çekebilir: Dalyan’a 30 saatlik bir “Sonsuz Yaz” ziyareti: Deniz, kum, güneş, farkındalıkDalyan’

İlginizi çekebilir: Akılda kalan eski Bodrum’a, çocukluğuma ve canım arkadaşlarıma selam olsun!Akılda kalan eski Bodrum’

Pınar Cengizoğlu: Uplifers yolculuğuna pandemiden önce gezdiklerimi aktarmak icin başlamıştım. Daha sonra malum bu gezme süreci aksayınca izlediğim, okuduğum ya da gördüğüm bir şeyden etkilenerek bir şeyler yazma serüveni başladı. Olay sadece gezmek değilmiş ki; kelimeler bir yerlere sürükledi diyorum şimdi... İlham mi deniyor buna bilmiyorum ama yazıya dökülecek bir konu, bir olay, çekiyor seni yazmaya diyelim. Uplifers ailesinde yazmaya devam ediyorum bu yüzden seve seve .. Hepimize bol okumalar!

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale