X

Hayatınızı doldurup gerçekten hakkını vererek yaşıyor musunuz?

Eğer bu yaşama bir kere ya da olduğumuz kimlik içerisinde bir kere deneyimlediğimiz şekilde geliyorsak eğer; hayatımızı çar çur etmek çok yazık değil mi?

Kelebekler gibi yaşayabilsek ya hayatı. Her sabaha hayata ilk defa gözlerimizi açıyor gibi açsak… Her gün yeni bir günden ziyade yepyeni bir hayata uyandığımızı hatırlasak… Her gün yepyeni bir hayat değil mi elimizde? Ve asıl soru: Sen, sana verilen bu hayatını nasıl yaşamak istiyorsun?

Hayatta seçimlerimiz, verdiğimiz kararlar, aldığımız aksiyonlar hep bu sorunun cevabına hizmet etmeli diye düşünüyorum. “Bu hayatı nasıl yaşamak istiyorum?

Geçen gün bir farkındalık anında gördüm bu durumu. Yine saçma sapan yediklerimden dolayı kendime kızıyordum. Sonra bir an geldi dolup taşan içim sakin ve dingin sulara döndü.

Aaa bi’ dakika!” diye başladım kendi kendime, “Eğer bu hayat ruhumun bedenim aracılığıyla yaşadığı bir deneyimse; belki de bu kez bütün hayatımı yemek yiyip yatıp uyumak üzerine geçirmeye gelmişimdir? Yemek yemek Gamze’nin bedeninde nasıl bir şey? Yatmak nasıl hissettiriyor?  Sonuçta ruh için bir zaman kavramı olmadığına göre; belki de bütün hayatımı sırf yemek ve uyumak deneyimerini tecrübe etmeye geldiysem?

Ardından daha da derinlerden gelen bir ses devam etti içimde:

Evet haklısın. Bu şekilde olabilir. Bu sebeple boşuna kızıyorsun kendine aslında senelerdir. Bu da bir seçim olabilir. Ruh dünyasında her şey mükemmel olduğundan ötürü; mükemmel hayat seçimlerden sadece bir tanesi olmuş olur. Sen insan olarak öğrendiklerinle, kalıplarınla, hikayelerinle kızıyorsun bu duruma fakat bir ruh için yaşadığı hayat ne olursa olsun; mükemmel. Bunu yeniden hatırlamana sevindim çok.

Oh.. Gerçeklerimizi hatırlamak iyi geldi, hafifletti. Ne kadar kaybolmuşum zihnimin illüzyonlarında, öğretilenlerde, kalıplarda. Evet bu hayat deneyimi için sadece yiyip uyumayı seçmek de çok normal ve olası bir seçimmiş. Yargılanacak, ayıp görülecek, boş görülecek bir seçim değil ki. Bu sıfatları ben dünyevi hikayeler doğrultusunda kendime yapıştırıyormuşum. Kendi seçimlerimden dolayı kendimi yargılamamayı seçiyorum.

Ah Gamze hoş geldin! Şefkat senin doğanda var. Sen şefkatin ta kendisisin. Sadece bazen dünyadaki olaylara çok kaptırıp gerçeğini unutabiliyorsun. Ama bunda da bir sorun yok. Unutmak da insana dair hatırlamak da. Bak hatırladın! Ne hoş! Güzel bir nefes alabilirsin.

Evet şu an rahatladım gerçekten! Ama bir şey var. Kendime bir sorum var. Ben bu hayatı sadece yemek yiyip yatarak geçirmek istiyor muyum? Bunu en saf halime sorduğumda cevabım hayır. Çünkü içimden bir yerden biliyorum ki bu kez bu sebeple gelmedim. Çok çok daha başka sebeplerim var. Üreteceğim, yaşayacağım ve dünyaya göstereceğim çok farklı deneyimlerim var benim.

Ah Gamze. Baksana odak noktanı öfken yaptığında hiçbir şey göremiyordun ama şimdi o öfke tarafını şefkate dönüştürünce nasıl da yine görmeye başladın her şeyi. Harika! O zaman şimdi tüm heyecanın, hevesin ve şefkatinle odağını yapmak istediklerine çevirip oraları büyütme zamanın geldi!

Ve yine ben: “Bu hayatta görmek, fark etmek, anlamak ve yaşamak istediğin hayat için istediğin seçimi yapabilme özgürlüğü müthiş bir şey! O zaman tam yol ileri sevgili kendim!

Ve ben başladım. Hayatta yapmayı sevdiğim şeyleri hayatımda fazlalaştırarak, onları yaptığım zamanlarda tek konsantrasyonumu sadece onlara vererek başladım zamanımı değerlendirmeye. Hayatımı HAKKINI VERE VERE doldurmaya başladım ben. Öylesine değil. Zaman geçsin diye değil. Sıkılmayayım diye hiç değil. Gerçekten istediğim hayatı yaşamak için istediklerimle doldurmaya başladım.

Bu zamandan beri fark ettim ki ben mutluyum! Uzun bir süredir kafama taktığım kilolarım umurumda bile değil! Hem de hiç! Zaten güzel hissediyorum kendimi çok. İnsan içinde mutlu ve tatmin olduğunda bedeninin şekline takılmıyormuş bile, görmüyormuş. Bedeninin vesile olduğu yaşamı görmeye başlayıp sahip olduğu bedene şükretmeye başlıyormuş. Zaten o noktada çirkin de görmek ne mümkünmüş. Düşünsenize; sayesinde bu hayatta var oluyorum, bu hayatı yaşıyorum. Ne kadar kutsal! Ah sevgili bedenim! Arada bir bütün gerçekliğimi unutup çok üzerine gidiyorum biliyorum. Senden özür dilerim!

Kabul tekstil endüstrisi genelde 36 bedene çalışıyor hepimizi tek bir kalıba yönlendirmek istedikleri için ama inanın büyük bedenler için de harika kıyafetler var içinde kendinizi bakımlı ve güzel hissedeceğiniz. Dünyanın sonu değil yani. Hele çözümsüz hiç değil.

Yani ben diyorum ki insan zihninin illüzyonlarına kaptırınca, kalbinin sesinden öte çevreye daha fazla kulak verince, kendi gerçeğinden ziyade başkalarının söylediklerini gerçekleri sanınca, hayatı amaçsız ve bomboşsa eğer; takılıyormuş kilosuna, işine, arkadaşının dediğine, burnunun boyutuna vs.

Ben kendi hayatımda yeniden başladım yaşamaya bu hatırladıklarım doğrultusunda.

Çok şükür mutluyum ve hayata heyecanlı.

Hepimize hayata karşı heyecanı, umudu, renkleri dilerim.

Renkli hayatlara…

 

İlginizi çekebilir: Gerçekten yaşadığını hissetmek için: Gör, anla, fark et

Gamze Baytan: Selamlar, Gamze ben. Meditasyon ve yoga hocasıyım. 7/24 çalıştığım organizasyon sektöründen bir anda "Ne yapıyorum ben kendim için" diyerek çalışma hayatımda ne istediğime karar vermek adına verdiğim arada; kendimi bir anda bol kitap, bol sorgulama, bol seans ve bol yazının içerisinde buldum. Yol yolu açtı ve ben artık izlemek yerine hayata katılmayı seçtim. Eylül '15'te Ezgi Sorman'dan aldığım Meditasyon Eğitimi Eğitmenliği'nden mezun oldum. Şu an toplam 2 günden oluşan ve içerisinde “stres nedir, bedene etkileri nedir, sağlıklı seçimler yapmamız nasıl mümkündür, meditasyon nedir, ne işimize yarar, faydaları nedir, biz aslında kimiz” gibi soruların cevabını konuşup; her birimizin modu her an değişkenlik gösterdiği için tek bir tekniğe kendimizi sıkıştırmak yerine, esnek olabilmek adına 3 ayrı varyasyonun deneyimendiği eğitimler ve grup meditasyonları yapmaktayım. Yollar bitmez tabi hayat boyu; görebildiğimiz sürece. Ayık ve uyanık olarak yakalayabildiğimiz takdirde hayatı. Ve Cihangir Yoga'da Berivan Aslan Sungur'un Yin Yoga Eğitmenliği eğitimiyle kesişti yolum. Temmuz '17’de de meditasyon hocalığımın yanı sıra yin yoga hocalığına tam anlamıyla adım atmış oluyorum. Ben ruh-zihin-beden ile bütünüyle çalışmaktan çok keyif alıyorum. Yeni şeyler keşfediyorum. Hayatta hem daha güçlü hem daha esnek durabiliyorum artık. Her şey artık hem daha derin hem daha hafif. Ve bütün bu deneyimleri daha rahat anlamamı, içselleştirmemi, görmemi sağlayan en büyük araç da kelimelerim. Yazıyorum çünkü yazı benim bu hayatta ruhumla özgürce dansedebildiğim en özgür alan. Yazıyorum çünkü yaşadığımız, başımıza gelen herhangi bir şeyde yalnız olmadığımızı, çaresiz olmadığımızı bilelim, kuvvetimizi yine birbirimizden alalım, birbirimize yayalım ve şifa olalım diye.. Tüm insanlığa yayılmak niyetiyle. Mail adresim: gamzebaytan@gmail.com

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale