X

Hasta, yorgun, stresli: Günümüzde kadınların en sık yaşadığı sağlık sorunları ve çözümleri

Günümüzde birçok kadın bundan binlerce yıl önce yaşayan büyük annelerimizin yaşamadığı sorunlara maruz kalıyor. Peki bunun nedenleri neler? Geçmişte adı bile duyulmamış rahatsızlıklar neden şu an kadınların büyük bir çoğunluğunu etkisi altına alıyor? Bu soruların yanıtlarını ve daha fazlasını doktor, ebe ve bitki uzmanı olan Aviva Romm’dan öğreniyoruz:

Mağarada yaşayan büyük annelerimizle en büyük farkımız, çevreden gelen kimyasallara çok fazla maruz kalmamızdır. Onlar, bizim her gün maruz kaldığımız, sayısı 80,000’i bulan çevresel kimyasala maruz kalmadılar. Bunu, 1974’teki kuruluşundan beri ABD Çevre Koruma Ajansının 200 kimyasalı yasakladığını düşündüğümüzde daha iyi anlarız.

İlginizi çekebilir: 30 yaşında bir kadından öğütler

ABD’de yaşayan ortalama bir çocuk 20 yaşına geldiğinde toplamda 18 ila 20 kadar antibiyotik almış oluyor. 20 ile 30 yaş arasına gelindiğinde ise bu sayıya bir 10 tane daha ekleniyor. Dünya Sağlık Örgütünün ABD’de yaşayan bireyler arasında yaptığı beslenmeyle ilgili bir çalışmada, insanların yüzde 70 civarında magnezyum eksikliği bulunduğu görüldü. Diğer kurumların yaptığı beslenme araştırmalarında da kadınların devamlı olarak çinko, iyot, magnezyum ve temel yağ asitleri bakımından eksikleri olduğu görülüyor.

Kadınlar günümüzde yeteri kadar beslenemedikleri için daha fazla sağlık sorunu ve stres yaşıyor.

Aynı şekilde çok yemek ve az beslenmekten bahsedebiliriz. Vücutta bulunan boşaltım, sindirim ve bağışıklık sistemi gibi sistemlerin çoğu fazla dolduruluyor, ancak yeterli oranda beslenemiyor. Ne var ki bağışıklık sistemi vücudun bizimle konuşma şeklidir. Eğer bu sistemde bir sorun varsa durup sağlığımıza neler olduğunu düşünmemiz gerekiyor demektir. Öte yandan söz konusu nedenlerden ötürü artan hastalıklar sadece bağışıklık sistemiyle ilgili olanlar değil. Astım, egzama, alerji ve yemek alerjisi gibi rahatsızlıklar da -çocuklar da dahil olmak üzere- geçmişe oranla üç katına çıkmış durumda. Ayrıca bebeklerin anne karnında maruz kaldıkları zehirler de bir başka sorun. Yeni doğanların göbek bağı kanında yapılan araştırmalarda 284 tür farklı toksine rastlandı.

Kadınlar stresten neden daha fazla etkileniyor?

Amerikan Psikoloji Kuruluşunun ve Amerikan Uyku Kuruluşunun kadınlar ve uyku üzerine istatistiklerini ilk okumaya başladığımda ilk düşüncem kadınların stresten daha fazla şikayet ettiğinin düşünülmesi oldu. Ancak aslında bunun arkasındaki bilime baktığınızda kadınların strese dayalı fiziksel belirtileri daha fazla yaşadığı görülüyor. Heteroseksüel çiftler üzerinde yapılan araştırmalarda kadınların, mesela partnerleri stresliyse, bundan etkilendikleri ve uyumakta zorlandıkları görüldü. Bunun en temel nedeni kadınların kortizol seviyelerindeki artış. Ancak durum erkeklerde böyle değil. Partnerleri stresli olduğunda onların kortizol seviyeleri artmıyor. Ayrıca kadınlar her ay bir yaşam döngüsü yaşıyorlar. Her ay yaşanan hormonal dengesizliklerin de bu streste önemli bir rolü var. Öte yandan kadınların toplumda geleneksel olarak üstlendikleri rollere baktığımızda stresten daha fazla etkilenmeleri anlaşılır olabiliyor.

İlginizi çekebilir: Yeni doğum yapan kadınlarda depresyon taramasının faydaları

Kadınların tüm bunlardan korunmak için nasıl beslenmesi gerekiyor?

Aslında beslenme kişiseldir ve her kadın farklı bir şeye ihtiyaç duyabilir; ancak herkes için söyleyebileceğim birkaç şey var: Bunlardan ilki kan şekerini dengede tutmak. Çünkü kan şekeri düştüğünde ve kadınlar öğün atladığında -ki birçok kadın bunu yapıyor ve karbonhidratları atlıyor-; beyni en çabuk kandıracak olan şeyleri yemeye yöneliyoruz: Şekere ve basit karbonhidrata. Bu yüzden kan şekerini dengede tutmak çok önemli. Ayrıca beslenmede sebzeye büyük bir yer açmak gerekiyor. Hastalıklarla başa çıkabiliriz, bedenimiz bunun için yeterli ve oldukça dirençli. Ancak bunu yapmak için gerekli elementlere sahip olmamız gerekiyor ve bunu almanın yollarından biri de sebzeler.

Aviva Romm’un kadın sağlığıyla ilgili açıklamalarının devamı için aşağıdaki videoyu izleyebilirsiniz:

Videoyu izlemek için tıklayın.

Kaynak:

mindbodygreen.com

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale