X

Geleneksel iş anlayışları yok mu oluyor: Geleceğin meslekleri

Başta teknoloji dünyası olmak üzere, çeşitli alanlar hızlı bir şekilde gelişmeye devam ettikçe hem var olan bazı mesleklere yönelik ihtiyaç artıyor hem de yeni iş dalları ortaya çıkıyor. Bu meslekler de ‘’geleceğin meslekleri’’ olarak tek bir çatı altında toplanıyor. Bu yazımızda, bu çatının altında bulunan ve her geçen gün adından daha sık söz ettiren on tane mesleği sizler için kaleme aldık. Aşağıdaki mesleklere duyulan ihtiyacı algılayarak kariyer planlamanızda değişiklik yapmayı değerlendirebilirsiniz.

Sürdürülebilirlik uzmanlığı

İklim değişikliği ve küresel ısınma gibi global çevresel problemlerin etkileri tüm canlıların üzerinde büyük bir baskı kuruyor. Bu baskıyı ilkbahar mevsiminde ülkemizin bazı şehirlerine kar yağması gibi somut örneklerle net bir şekilde hissedebiliyoruz. Gezegenimizi gelecek nesillere uygun bir yaşam alanı olmaktan uzaklaştıran bu sorunlarla mücadele için de sürdürülebilir ve doğa dostu tutumlara ihtiyaç duyuluyor. Sürdürülebilirlik uzmanlarına yönelik talep de bu ihtiyaç doğrultusunda yükselişe geçiyor.

Sürdürülebilirlik uzmanlığı, şirketlere karbon ayak izlerini azaltmaları için gerekli önerileri sunmayı kapsıyor. Ayrıca, bu mesleğin otoritelere çevreye duyarlı politikalar geliştirme konusunda yön gösterdiğini de belirtebiliriz. Sürdürülebilirlik uzmanları, temelde yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını yaygınlaştırmak ve fosil yakıtların kullanımını azaltmak gibi çevreye duyarlı aksiyonlar için bir zemin hazırlıyor. Bu mesleği yapmak için iklim politikaları ve veri analizi hakkında derin bir bilgi birikimine sahip olmak gerekiyor.

Yapay zeka ve makine öğrenimi uzmanlığı

Yapay zeka ve yapay zekanın bir alt kümesi olan makine öğrenimi, son dönemlerde teknoloji dünyasını etkisi altına almış durumda. Yapay zeka, sağlıktan finansa, finanstan eğitime kadar pek çok sektörde iş akışlarına dahil ediliyor. Bu durum sonucunda da bu teknoloji ve bu teknolojiyle bağlantılı inovasyonlar üzerine uzmanlaşmış kişilere duyulan ihtiyaç artıyor.

Fortune’a göre, yapay zeka ve makine öğrenimi uzmanlığında 2027’ye kadar %40’lık bir büyüme öngörülüyor. Bu meslek, temelde yapay zeka modellerini eğiten algoritmaların programlanmasını içeriyor. Ayrıca, bu mesleğe mensup kişiler algoritmaları programlamak için kullanılan veri kümelerini de oluşturabiliyor. Bu mesleği etkili bir şekilde icra etmek için hızlı olmak büyük bir önem taşıyor.

Büyük veri analistliği

Büyük veri, yeni veri kaynaklarından elde edilen daha büyük ve karmaşık veri kümelerini temsil ediyor. Bu kümelerin tek bir sistem tarafından işlenmesi ve analiz edilmesi imkansız olduğundan ötürü büyük veri analistleri kritik bir rol oynuyor.

Büyük veri analistliği, şirketlerin kalıpları ve içgörüleri ortaya çıkarmasına yardımcı olmak için verileri analiz etmeyi kapsıyor. Büyük veri kümelerini analiz etmeye ek olarak, büyük veri analistlerinin aldıkları çıktılara göre öneriler sunduğunu da belirtmeliyiz. Bu meslek sayesinde, genel şirket stratejilerini şekillendiren kritik kararların alınması kolaylaştırılıyor ve etkili hale getiriliyor.

Zihinsel sağlık koçluğu

Hızla benimsenen dijitalleşme sonucunda yalnızlık çağına adım atılıyor ve bu durum sonucunda da pek çok insanın psikolojik sağlığı hasar alıyor. Her ne kadar günümüzde psikologlar ve psikiyatristlerle yürütülen seanslar fazlasıyla faydalı olsa da ilerleyen dönemlerde zihinsel sağlık koçlarına olan ihtiyaç artacak gibi duruyor.

Zihinsel sağlık koçluğu, insanların duygusal, zihinsel ve psikolojik iyilik hallerini artırmaya destek oluyor. Bu meslek, alışılagelmiş terapi anlayışına bir alternatif ya da tamamlayıcı bir yaklaşım olarak karşımıza çıkıyor. Terapi sunmayan zihinsel sağlık koçları, farkındalık, stres yönetimi, odaklanma ve yaşam dengesi gibi konularda rehberlik ediyorlar. Kısacası, zihinsel sağlık koçlarını birer zihinsel fitness antrenörü olarak tanımlayabiliriz. 

Web3 uzmanlığı

Web3 çatısı altında toplanan blockchain teknolojisi, NFT’ler ve metaverse de gün geçtikçe popülarite kazanıyor. Bu popülarite doğrultusunda da Web3 teknolojileri konusunda uzmanlaşmış kişilere ihtiyaç duyuluyor.

İş dünyasından eğlence, eğitim ve ticaret gibi alanlara kadar uzanan Web3 uzmanlığı, temelde müşterilere blockchain tabanlı çözümler ve danışmanlık hizmetleri sunmayı amaçlıyor. Bu uzmanlığın içinde akıllı sözleşme geliştiricilerine, ekonomistlere, Web3 araştırmacılarına ve blockchain geliştiricilerine rastlıyoruz. Bahsi geçen meslek dallarını benimsemek için akıllı sözleşmeler, merkezi olmayan depolama sistemleri ve blockchain protokolleri hakkında derin bir bilgi birikimine sahip olmak gerekiyor.

Genetik mühendisliği

Sağlık sektörü ve teknoloji dünyası arasındaki bağ içinde bulunduğumuz dönemde güçlendiriliyor. Bu sayede, hastalar daha hızlı ve kişiselleştirilmiş bakıma erişirken sağlık profesyonelleri de idari işlerle vakit kaybetmeden hasta bakımına daha çok odaklanabiliyorlar.

Sağlık sektörünün teknolojik dönüşümüyle genetik mühendisliğine olan ihtiyaç da artıyor. Genetik mühendisleri, canlıların kalıtsal özelliklerini değiştirerek onlara yeni işlevler kazandırmayı hedefliyorlar. Bu mühendislik dalı, temelde organizmaları daha sağlıklı, verimli ve çevresel zorluklara dayanıklı hale getiriyor. Gelecekte genetik mühendisliği doğrultusunda insan ırkının fizyolojik ve zihinsel sağlığını baz alan araştırmaların ve çalışmaların sayısının artacağını belirtebiliriz.

Biyoteknoloji uzmanlığı

Genetik mühendisliğine ek olarak, biyoteknoloji uzmanlığı ve mühendisliği de sağlık sektöründe geleceğin meslekleri olarak ön plana çıkıyor. Ayrıca, biyoteknolojinin bitki bazlı protein çalışmaları ve sürdürülebilir tarım teknolojileri açısından da büyük bir kariyer fırsatı olduğunu vurgulamalıyız.

Biyoteknoloji uzmanları, hücrelerin, dokuların ve organizmaların genetik, kimyasal ve fiziksel özelliklerini araştırıyor. Bu araştırmalar aracılığıyla da ülkelerin sağlık, tarım ve çevre açısından gelişim göstermesine yardımcı olunuyor. Çok kapsamlı bir bölüm olan biyoteknolojiden mezun olunduğu zaman biyofarmasötik, gıda, tarım, çevre, enerji, sağlık hizmetleri ve tıbbi cihaz gibi alanlarda yer alınabiliyor.

Yaşlı bakımı teknoloji uzmanlığı

Yaşlı bakımı teknoloji uzmanlığı kulağa oldukça yeni gelen bir kavram olsa da ilerleyen zamanlarda bu mesleği daha sık duyacağız. Bu meslek, hem yaşlı bakımına hem de yapay zeka, sensör sistemleri ve robotik gibi teknolojiler hakkında bilgi sahibi olmayı gerektiriyor.

Yaşlı bakımı teknoloji uzmanlığı, yaşlı bireylerin güvenli, bağımsız ve kaliteli bir yaşam sürdürmesini sağlamak için teknolojik çözümler geliştirmeyi ve uygulamayı kapsıyor. Bu meslek dalı, sağlık sektörüyle dijital teknolojilerin kesişiminde yer alıyor. Yaşlı bakımı teknoloji uzmanları, düşmeyi algılayan sensörler gibi akıllı ev sistemleriyle, tansiyon ölçer gibi giyilebilir cihazlarla, robotik yardımcılarla, uzaktan sağlık takibi yapan sistemlerle ve yapay zeka destekli hatırlatıcılarla çalışıyorlar. Dünya nüfusu hızla yaşlandığı, yaşlı bireyler birine bağlı olmak istemediği ve bakıcı açığı büyüdüğü için bu mesleğe ihtiyaç duyuluyor.

Siber güvenlik uzmanlığı

Teknoloji dünyasının hızla gelişmesi ve birçok bölgede dijitalleşmenin benimsenmesi sonucunda bireylere, şirketlere ve otoritelere yönelik siber saldırılar gerçekleştiriliyor. Bu saldırılar sonucunda kişisel ve kurumlarla ilgili kritik bilgiler kötü niyetli insanların eline geçebiliyor.

Siber saldırıların her geçen gün artması sonucunda şirketlerin siber güvenlik uzmanlarına olan ihtiyacı ön plana çıkıyor. Siber güvenlik uzmanları, elektronik bilgi sistemlerinin güvenlik ağlarını çeşitli algoritmalar ve sistemler aracılığıyla koruyor. Bu mesleğe mensup kişiler sayesinde şirketlerin güvenlik sorunları hızlı bir şekilde tespit edilip çözülüyor ve müşterilerin verileri güvenli bir şekilde saklanıyor.

Finansal teknoloji mühendisliği

Fintech olarak bilinen finansal teknoloji, geleneksel finansal hizmetleri kolaylaştırmayı ve dijitalleştirmeyi hedefliyor. Bu hedef doğrultusunda finansal açıdan daha verimli, hızlı, pratik ve güvenli çözümler sunuluyor.

Fintech mühendisliği, veri ve teknolojinin kesişiminde yer alıp finansı hem ticari hem de kişisel kullanım açısından erişilebilir hale getiriyor. Bu meslek, veri analizinden ödemeleri depolayan sistemlerin oluşturulmasına kadar pek çok eylemi barındırıyor. Fintech mühendisliğine ek olarak, blockchain geliştiriciliği, siber güvenlik uzmanlığı ve dijital bankacılık uzmanlığı da finans sektöründe öne çıkıyor.

İlginizi çekebilir: Kariyer basamaklarını hızla tırmanmak için hangi becerilerimizi geliştirmeliyiz?

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale