X
    Kategoriler: EXPLORE UP

Food Fashionista Karaköy’de: “Frenk by Chef g”

Food Fashionista Karaköy’de: “Frenk by Chefg”

İstanbul’un en sevdiğim noktalarından biri Karaköy’deyim. Mahalle berberi, odun fırını, şık restoranları, cafeleri, aralara sıkışmış minik büfeleri, ayakkabı tamircisi, pazarı, hırdavatçısı, balık ekmekçisi…vs. hepsi bu minik, dar sokakların arasına serpilerek, yürürken sanki hem geçmişte hem bugündeymişsiniz hissini uyandıracak şekilde, yan yana uyum içinde sıralanmışlar. Tıpkı, bu sokaklarda  harıl harıl çalışan inşaat işçileri ile diğer sokakta merakla bakınan turistleri veya ince topukları ile süzülen İstanbul kadınlarının dolanması gibi…

İstanbul’un banka ve hanları ile ünlü en eski ticaret merkezi olma özelliğini sürdüren Karaköy, büyük bir değişime hazırlanıyor. Galata Port ve 40’tan fazla otel projesinin hayata geçmesi için geri sayımın başlamasının da etkisi ile sürekli inşaat halinde olan Karaköy’de,  gün geçmesin ki  potansiyeli gören  bir girişimci ile yeni bir yer açılmasın.

Food Fashionista Karaköy’de: “Frenk by Chefg”

Bu değişimi yakından takip eden ben de;  yeni açılan tüm mekanları gezdim ve detayları ile sizinle paylaşmak için hazırladım. İlk durağımız Frenk by Chefg!

Telefondaki ses tonundan, orta yaşlarda bir hanımla tanışmayı beklerken, karşıma gencecik, zarif ve bunu tüm mekanına yansıtmış biri çıktı. Gülce, lise eğitimini tamamlayıp, opera eğitimi almak için yolunu İtalya’ya çevirmiş; sonrasında operadan iç mimarlığa geçiş yapıp, bütün meziyetlerini  3 yıl Zürih’te değerlendirdikten sonra “bana bu kadar yeter” deyip ülkesine geri dönmüş. Geri döndüğünde soluğu İstanbul Culinary’de almış ve hemen şeflik eğitimlerine başlamış.

 

Müzik, mimarlık derken şef olma arzusu nereden çıktı diye sorduğumda  ise, cevabı çocukluğunda saklı çıktı. Mutfağa çok düşkün olan Gülce’yi, meğer annesi mutfağa sokmazmış. Sadece bankonun üzerinde durup, onu izlemesine izin verir ve “hiç bir şeye dokunma” dermiş.  Her çocuk gibi yapma denilen şeyi yapma güdüsü(!) ve mutfağa olan müthiş ilgisi, Gülce’nin annesinin o 8 yaşındayken çalışmaya başlaması ile gerçeğe dönüşmüş. O gün bugündür  de mutfaktan çıkmamış ve sonunda kendi mutfağını kurmuş.

Food Fashionista Karaköy’de: “Frenk by Chefg”
Food Fashionista Karaköy’de: “Frenk by Chefg”

Frenk by Chefg Karaköy’un  tarihinden kalma bir yerde, eski bir Fransız Postanesinin içinde. 2 sene önce restorasyonu bitmiş bu postanenin giriş katında yer alan Frenk, Gülce’nin mimarlığını da konuşturmasıyla harika bir yere dönüşmüş. Yüksek tavanları, yere kadar camları, ferah oturma alanıyla da, size olduğunuz yerde özgürlük alanı sunmuş.

Food Fashionista Karaköy’de: “Frenk by Chefg”

Frenk’in en büyük ve onu farklı kılan özelliği menüsü. Ailesinin Akhisarlı olmasının avantajı ile tüm malzemeler oradan geliyor. Domatesin mevsimi değilse asla domates kullanmıyor. Salça, krema gibi şeyler mutfağına girmiyor. Yumurtasından sütüne her şeyi doğal ve günlük kullanıyor. Haliyle yemekler de “günlük”. Evet, Frenk’de her gün aynı yemeği bulmanız zor çünkü her gün başka yemek çıkyor. Cola-Cola yok, ama yerine Türkiye pazarına yeni giren muhteşem bir elma suyu  olan Martinelli’s var. Kahvaltı saat 12’de bitmiyor, gün boyu servis ediliyor.

Hafta içi & Cumartesi sabah 9, akşam 7 arası açık olan Frenk; özel partiler ve organizasyonlar için de hazır ve nazır bekliyor.

Gelelim benim tattıklarıma. Açılışı Köz Patlıcan Çorbası ile yapıyorum, tek kelime ile bayılıyorum ve her gün menüde olsun diyorum.

Köz Patlıcan Çorbası

Sonrasında Tavuk Schnitzel (kızartma değil, fırında) geliyor. Schnitzel bildiğinizden farklı çünkü pane harcında otlar var ve yanında patates püresi /kızartması yerine greyfurtla süslenmiş maydanoz ile servis ediliyor.Tatlı-tuzlu birleşiminin, ot ve meyve ile tamamlanması fikrini çok seviyorum ve evde kesin uygularım diye kendime de notumu düşüyorum.

Tavuk Schnitzel

Ve son olarak Rezeneli Breze Biftek geliyor. Rezeneyi böyle hiç yememiştim, pek hoşuma gidiyor. Yediklerimizi sindirmek adına bitki çayımızla finali yapıyoruz.

Rezeneli Breze Biftek
Food Fashionista Karaköy’de: “Frenk by Chefg”

Özetle Frenk by Chefg, bulunduğu konumu, menüsü, çalışma saatleri, yemeklerindeki detayları, dekorasyonu ile adı gibi farklı. Yemeklerdeki isimler bazen tanıdık olmasa da aslında malzemeler, lezzetler çok tanıdık, ama dokunuşu farklı.  İster yolunuz Karaköy’e düştüğünde, ister canınız farklı bir yemek deneyimi yaşamak istediğinde, ister sadece kahvenizi içip kitabınızı okumak istediğinde, ister kendinizle veya sevgilinizle  başbaşa kalmak istediğinizde, ya da arkadaşlarınızı toplayıp parti vermek istediğinizde Gülce’nin Frenk’ini listede tutun derim.

Bon Appetit!

Not:Karaköy notlarım devam ediyor olacak, yeni adresler için takipte kalın.

Fotoğraflar: Canan Arlı

 

Yazarın tüm yazıları için tıklayın

Merve Hatipoğlu: Ekonomi okuyup bundan hiç de keyif almadığımı anladığım anda,rotayı sevdiğimi düşüneceğim ‘markalar’ dünyasına çevirip Ingiletere’de yüksek lisansımı tamamlayıp, bu dünyaya adım attım. Şans o ki, yemek yemeye bayılan, yeni lezzetler keşfetmekten hoşlanan ben; ilk işimde ve devamında hep gıda ürünlerinin gelişim ve pazarlama stratejisini yapma şansına sahip olup, hobimi işime çevirmiş oldum.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale