X

Evlilikte cinsellik: Dengeler nasıl sağlanır?

Çok sevdiğim bir sözü paylaşarak bu konuyu anlatmak istiyorum. Der ki “Evlilik, erkeklerin cinsellik adına, cinsellik, kadınların evlilik adına ödedikleri bedeldir.” Tabii iş bedel ödemeye gelince de ne evliliğin ne cinselliğin tadı tuzu kalmaktadır. Kadınlar sinirlendiklerinde eşlerini cinsellik ile cezalandırmakta, erkekler de bu cezayı sineye çekip başka konularda eşinden intikam almaktadır. Halbuki evlilikte cinsellik evliliği diğer bütün ilişkilerden ayıran yegane ilişkidir. Bu yüzden iyi yaşandığı durumlarda evliliği daha iyiye götürürken, sorunlar olduğunda, evlilikte problemlere neden olmaktadır.

Cinsellik iki insanın yaşadığı en mahrem şeydir. Bu hayat bir tarafın fedakarlığı ile olmamalıdır. Evlilikten önce bütün hayatı boyunca cinselliğin kötü gösterildiği, cinselliğe giren kadının damgalandığı durumlarda cinselliğin iki kişi arasında sağlıklı yaşanmasını beklemek çok gerçekçi değildir. Evliliğin başı ile birlikte başlayan vaginismus problemi kadınların duyduğu korku ve endişe ile ilişkili olmaktadır. “Çok acı çeker miyim, ölür müyüm, kan kaybından hastanelik olur muyum?” korkuları kadınların ilk gece yaşadıkları korkunun temel bileşenleridir. Vaginusmus atlatılsa bile evlilikte cinsellik kadınlar için sıkıntı verici bir yaşantıysa bu baştan itibaren böyle başlayıp böyle gitmektedir. Cinselliği eşi istediği için istemekte daha doğrusu hayır dememektedir. Onun bu davranışlarını fark etmeyen eşi ise bir şeylerin yolunda gitmediğini hissetmekte ama bunu bir türlü adlandıramamaktadır.

Sonuçta cinsellik konusunda sıkıntı yaşayan bir kadın çeşitli bahanelerle cinsellikten uzak durmaya çalışmaktadır. Eş anlayışlı ise başlarda problem olmamakta ama bir süre sonra iğnelemeler, serzenişler, hatta tehditler işin içine girmekte ve evlilik yara almaya başlamaktadır. Sevmediği yaşantıya bu şekilde katlanmak zorunda kalan kadınlar ise cinsellik yaşayacakları zamanlar tartışmalara daha yatkın olmakta sonra da zaten tartışıp nasıl yatağa gireceğiz diyerek bundan hoşnutsuzluğunu dile getirmektedir.

Evlilikte cinsellik nasıl olmalıdır?

Evlilikte cinsellik aslında her iki taraf içinde beyinde başlayıp beyinde bitmektedir. Mutlu bir birlikteliği olmayan eşler cinsellikten de haz almamaktadır. Başlarda kavgalar, gürültüler cinsellik ile sona erse de bir süre sonra cinsellik bitmekte kavgalar devam etmektedir. Bu yüzden cinsellik tek başına evliliği bozmadığı gibi aslında düzeltmemektedir. İyi giden bir evliliği daha iyiye, kötü giden bir evliliği ise daha kötüye götürmektedir. Bir yerde mihenk taşı görevi görmektedir.

Cinselliğe ara vermenin eşleri cinsellikten ve birbirlerinden soğuttuğunu da unutmamak gerekir. Hamilelik dönemlerinde birbirlerinden uzak kalan çiftler doğum sonrasında birbirlerine tekrar ısınamamakta ve cinselliğe bıraktıkları yerden devam edememektedirler. Bu nedenle gerek hamilelik gerekse başka nedenlerle cinselliğe ara vermemek gerekir. İlla hamilelikte cinsel ilişki yaşanmasa da eşlerin birbirilerine dokunmaları, bedenlerine uzak kalmamaları onların birbirlerinden uzaklaşmalarını engelleyecektir.

Eskilerin deyimiyle kavgalar akşam yatağa girdiğinde bitse bir sürü konu daha kolay halledebilecekken iş kan davasına döndüğünde daha zor toparlanmaktadır. Eşlerin birbirlerine yakın olmaları, ortak noktalarda buluşmaları , birbirlerini anlamaya çalışmaları, birbirlerini cinsellikle cezalandırmamaları gerekmektedir. Sonuçta kadınlar gibi erkekler de eşlerine kızdıkları zaman dokunmamakta, uzak durmakta, onun ilgi ve istek çağrılarına kulaklarını kapatmakta böyle olunca birbirlerinden uzaklaşmaktadırlar. Her iki taraf için de bu davranışı önermiyorum. Birbirimize karşı atacağımız adım bizleri birbirimize yakınlaştıracakken, sırtımızı dönüp attığımız adımlar uzaklaşmamıza neden olacaktır. Birbirinizden uzaklaşmayın. Dokunun ve sarılın. Bir sürü sorunun daha rahat hallolduğunu göreceksiniz.

İlginizi çekebilir: Çiftler arasında rol dağılımının eşit olması cinsel ilişkinin kalitesini düşürüyor mu?

Yazarın diğer yazıları için tıklayın.

Psikiyatrist/Psikoterapist Sabri Yurdakul: Ankara Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden mezun oldu, 1992 yılında ise Ankara Numune Hastanesi'nden "Psikiyatri Uzmanlığı" diplomasını aldı. Uzmanlık eğitimi sırasında Hacettepe Üniversitesi Psikolojik Danışma Rehberlik Bölümü'nde özel öğrenci olarak eğitim aldı. 1992 yılında Adana Ruh Sağlığı hastanesinde çalışmaya başlayan Yurdakul aynı tarihlerde “Yaprak Psikiyatrik ve Psikolojik Danışma Merkezi”ni kurdu. Adana'daki çalışmaları sırasında psikodrama eğitimleri yanı sıra kognitif terapiler ve gestalt terapisi eğitimlerine devam etti. 2008 yılında İstanbul Nişantaşı'nda Yaprak Psikiyatri'nin ikinci şubesini açan Yurdakul, katıldığı pek çok Tv programının yanı sıra iki sezon boyunca Cine 5 TV'de "Yaşamdan Bir Yaprak" adlı programı gerçekleştirdi. Halen düzenli olarak hürriyetaile.com ve mynetkadın sitelerinde köşe yazıları yayınlanan Yurdakul’un şimdiye kadar yayınlanmış 10 kitabı bulunmaktadır.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale