X

Evlenirken uymak zorunda olmadığınız kurallar

Yaz geldi, evlilik mevsimi açıldı. Evleneceğinizi söylediğiniz anda, belki de nişanlandıktan hemen sonra sorular başlar: Nasıl bir gelinlik istiyorsun? Tarihe karar verdiniz mi? Çıkış parçanız ne olacak? Düğünde hangi renklerin ön plana çıkmasını istiyorsun? Söz konusu evlilik olduğunda, sayısız gelenek ortaya çıkıyor. Üstelik bu gelenekler şehirlere, yörelere, ülkelere göre çok büyük farklılıklar gösterebiliyor.

Eğer kendi geleneklerinizin bilindik tüm kuralları yerine getirmek istiyorsanız tüm bu sorulara büyük bir keyifle yanıt verebilirsiniz. Ancak siz evlenirken alışılmış kuralların dışında bir şeyler hayal ediyorsanız, o zaman işiniz biraz zorlaşabilir. Ama bu durum sizi hayallerinizden uzaklaştırmamalı. Bazen kendinizi sorularla çok bunalmış hissetseniz bile bir adım geri atın, kendi başınıza kalın ve sizi en çok sıkan, üzerine kafa yormak istediğiniz şeyleri düşünün. Başkalarının beklentilerine yanıt vermek için kendi isteklerinizden vazgeçmek zorunda değilsiniz. Bu sizin gününüz ve sizin istediğiniz gibi yaşanmalı. İşte size evlenirken dışına çıkabileceğiniz kurallar:

1. Beyaz giymelisiniz

Birçok kişinin söylediğinin aksine “sizi gelin gibi hissettirecek” elbise, illa beyaz olmak zorunda değil. Eğer siz pembe bir elbiseyle veya çiçekli bir kostümle evlenmek istiyorsanız, gönlünüzden geçeni giyin. En sevdiğiniz renk siyah veya yeşilse, en mutlu gününüzde beyaz kuğular gibi süzülmek zorunda değilsiniz.

2. Mutlaka bir elbise giymelisiniz

Yine, bu sizin gününüz. İlla bembeyaz, kabarık veya balık kesimli daracık gelinliklerden birini seçmek zorunda değilsiniz. Eşiniz de değil. İsterseniz güzel bir tulum diktirebilir veya hayalinizde canlandırdığınız bir başka kostümü yaptırabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Evlilik hakkında bilimsel olarak kanıtlanmış ilginç gerçekler

3. Nikahtan önce kimse gelini göremez

Biraz sonra eşiniz olacak, sevdiğiniz kişinin sizi bu özel günde ilk göreceği yer nikah salonu olmamalı. Bunun yerine nikahtan önce fotoğraf, video çekimi yaptırabilirsiniz. Birlikte özel bir an yaşamak isteyebilirsiniz. Ya da tüm hazırlık sürecinde birbirinizi haberdar edip her şeye birlikte karar verebilirsiniz.

4. Gelinin ve damadın yakınları ayrı ayrı oturur

İki ailenin birleşip bir aile olduğu günde, neden onları ayırasınız ki? “Tarafınızı değil, sandalyenizi seçin” gibi bir uyarı yazısı koyarak gelen misafirlere de bunu esprili bir şekilde anlatabilirsiniz.

5. Klasikleşmiş bir müzik parçasıyla çıkın

Neden? Siz belki çocukluk şarkınızla, belki de Mozart’tan bir dörtlüyle çıkmak istiyorsunuz. Evlenirken davetlilerin karşısına çıkış parçanızı, kendi zevklerinize göre belirleyin. Seçeceğiniz parça başkalarını değil, sizi eğlendirsin.

İlginizi çekebilir: Evlilik kararı almadan önce kendinize mutlaka sormanız gereken sorular

6. Pastasız düğün olmaz

Bal gibi de olur. Eğer yaz sıcağında misafirlerinize dondurma veya bir başka tatlı ikram etmek istiyorsanız, kimsenin sizi bir de pasta kesmeye zorlamasına izin vermeyin.

7. Sağdıçlar aynı elbiseyi giyer

Kendinizi nasıl özgür bırakıyorsanız, etrafınızdakileri de özgür bırakın. Sağdıçlarınıza belli bir renk tonu söyleyerek istedikleri model elbiseyi seçmeyi onlara bırakabilirsiniz. Ya da seçimi tamamen onlara bırakabilirsiniz.

8. Bir sağdıcınız olmalı

Hem damat hem de gelin için sağdıç seçmek biraz stresli olabilir. Bir veya birkaç arkadaşınızı bunun için seçmek yerine, kimseyi seçmeyin. Bırakın tüm arkadaşlarınız size ellerinden geldiğince yardımcı olsun.

İlginizi çekebilir: Evlilik ve bekarlıkla ilgili ilginç araştırma sonuçları

9. Elinizde çiçeğiniz olmalı

Elinizde taşıdığınız illa bir çiçek buketi olmak zorunda değil. Sukulentlerle veya başka bitkilerle yapılan güzel aranjmanlar da bulabilirsiniz. Ya da ellerinizin serbest olmasını istiyorsanız bu fikirden tamamen vazgeçebilirsiniz.

10. Her şeyi gelinin ve damadın aileleri alır

Önceden yatak odasını şu taraf, salon mobilyasını bu taraf alır gibi ayrımlar varmış. Ancak artık bu ayrımlar ortadan kalktı. Dahası, birçok aile çocuklar evlenirken bunu kendilerinin yapmalarını tercih ediyor. Aileniz öyle tercih etmese bile siz tüm bu masrafların altından kendiniz kalkmak istiyor olabilirsiniz. Bunu ailelerinize dürüstçe söyleyerek ortak bir yol bulabilirsiniz.

Kaynaklar:
The knot
Apartment therapy

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale