X

En rahatlatıcı stres yönetim yöntemi: Yoga

Malum stres biz modern dünya insanlarının hayatının bir parçası. Stres yönetimi için önerilen yöntemlerden biri de yoga. Peki yoga gerçekten de stresi yönetmekte işe yarıyor mu? Gelin hep beraber inceleyelim. Binlerce senelik bir geçmişe sahip olan yoga, sözcük olarak birleşmek ya da bütünleşmek manasına gelmekte olup dünyanın en eski kişisel gelişim yöntemlerinden biridir. Yogayı Batı dünyasına tanıtan isimlerden biri olan B.K.S Iyengar’a göre, yoga sadece bedensel aktiviteleri içermez. Yoganın bir de insan psikolojisini etkileyen bir yanı vardır.

Yoga binlerce yıllık bir geçmişe sahip olmasına rağmen, Batı dünyası yoga ile oldukça geç tanışmıştır. Amerika’ya yogayı getiren ilk kişi Swami Vivekananda olmuştur. Amerika’nın yoganın gelişimi için önemli bir ülke olduğunu düşünen Vivekananda, 1893’te Şikago’da yaptığı bir konuşmayla yogayı Amerika’ya tanıtmıştır. Yoganın Batı dünyasıyla buluşması hippilik sayesinde ivme kazanmıştır. 1960’lı yıllarda Amerika’nın özellikle San Francisco şehrinden yayılan hippilik akımını takip eden insanlar, sık sık Hindistan’a gitmeye başlamışlar ve orada tanıştıkları meditasyonu ve yogayı Batı’ya taşımışlardır. Psikolojinin önde gelen bazı isimleri de yogaya oldukça ilgi duymuşlardır. Örneğin Carl Jung 1932 yılında Zürih’te Kundalini Yoga’nın Psikolojisi (Psychology of Kundalini Yoga) adı altında bir seminer düzenlemiş, daha sonra da bu konuşmalarını bir kitap haline getirmiştir.

Yoganın herhangi bir dinle ilgisi yoktur. Yoga pratiğinde nefes akışıyla beraber bir pozisyon alınıp, bir süre o pozisyonda kalınır. Bu pozisyonlara yoga terminolojisinde “Asana” denmektedir. Büssing ve ark. (2012) fiziksel egzersizlerin (asanalar) kişinin bedensel esnekliğini, koordinasyonunu ve gücünü arttırabilirken, nefes alma uygulamaları ve meditasyonun daha fazla farkındalık geliştirebilmek ve endişeyi azaltmak için zihni sakinleştirebileceği ve odaklayabileceğini ileri sürerler (Akt. Güvenkaya, 2019).

Araştırmalar yoganın stres ve anksiyete yönetiminde etkili olduğunu göstermektedir. Örneğin 107 gönüllü ile birlikte İran’da gerçekleştirilen bir araştırma, altı aylık yoga çalışmalarının sonrasında katılımcıların fizik ve akıl sağlığında önemli bir iyileşmeye ulaştıklarını ortaya çıkarmıştır (Hadi, 2007. Akt. Güvenkaya, 2019). Yine Güney Avustralya’da 131 gönüllü üzerinde yapılan araştırmada, 10 haftalık yoga çalışmalarının neticesinde, deneklerin stres ve anksiyete seviyelerinin düştüğü, aynı zamanda akıl sağlıklarının da gelişme gösterdiği tespit edilmiştir (Smith ve diğerleri 2007. Akt. Duyan, 2008). 2004 yılında Amerika’da demans rahatsızlığı olan hastaların bakıcılığını yapan ve kronik stresle karşı karşıya olan denekler üzerinde yapılan bir araştırmada, 6 hafta uygulanan yoga çalışmalarının ardından, depresyon ve anksiyete seviyelerinde anlamlı bir düşüş, öz-etkinlik seviyesinde ise anlamlı bir yükseliş tespit edilmiştir (Waelde ve diğerleri 2004. Akt. Duyan, 2008). Bu araştırmaların da bize gösterdiği gibi yoga stres yönetiminde etkili yöntemlerden biridir.

Psikolojik sorunları holistik olarak ele almanın gerektiğini savunan bir psikolog olarak yogayı sık sık ben de danışanlarıma öneriyorum. Holistik olmaktan kastım psikolojik problemlerin spor, yaşam biçimi, beslenme gibi öğelerin de göz önünde bulundurularak değerlendirilmesi. Örneğin psikolojik bir problemi için psikologlardan ya da psikiyatristlerden destek alan bir kişinin bu desteğin yanı sıra herhangi bir sağlık sorunu yoksa spor yapması, aldığı besinlere dikkat etmesi, endişe bozukluğu yaşıyorsa fazla kafein tüketmemesi gibi…

1997 yılından beri yoga pratik eden biri olarak, yoganın olumlu etkilerini kendi hayatımda da deneyimlediğim için yoga pratiğini herkese gönül rahatlığıyla tavsiye ediyorum. Unutmayın her gün diş fırçalar gibi ruhsal bakımımıza zaman ayırmak, kendimize iyi bakmak strese karşı kalkan görevi görebilir. Sizlere ruhsal bakımınıza düzenli olarak zaman ayırıp stresi ustalıkla yönettiğiniz günler diliyorum. Bu arada sizlere bir eğitim haberim var. WhatsApp ya da FaceTime üzerinden birebir görüşmeler şeklinde ilerleyen üç haftalık “Öz Sevgi” eğitimimle ilgileniyorsanız bilgi için rsolaker@gmail adresine yazabilirsiniz. 2020 yılını “Hayatı Güzelleştirme Yılı” ilan ettim. Hayatı güzelleştirmekle ilgili psikoloji egzersizler paylaştığım Instagram hesabım ise @ranakutvan.

Bu yazının tüm hakları Rana Kutvan’a ve Uplifers’a aittir. İzinsiz ve uygun şekilde referans verilmeksizin kopyalanması, çoğaltılması ve başka mecralarda paylaşılması kesinlikle yasaktır.

Kaynaklar:

Büssing, A., Michalsen, A., Khalsa, S. B. S., Telles, S., ve Sherman, K. J. (2012). Effects of yoga on mental and physical health: a short summary of reviews. Evidence-Based Complementary and Alternative Medicine, 2012.
Duyan, E. C. (2008). Çalışma Yaşamında Yoga: İş Tatmini Ve Stres Yönetiminde Etkileri Üzerine Bir Araştırma. Yüksek Lisans Tezi. T. C. Uludağ Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü Çalışma Ekonomisi Ve Endüstri İlişkileri Anabilim Dalı Yönetim Ve Çalışma Psikolojisi Bilim Dalı.
Güvenkaya, L. (2019). Yoga Yapan ve Yapmayan Bireylerin Algılanan Stres ve Yaşam Memnuniyetlerinin Karşılaştırılması. Yüksek Lisans Tezi. Yakın Doğu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Klinik Psikoloji Anabilim Dalı.
Hadi, N. (2007), Effects of Hatha Yoga on Well-Being of Adults in Shiraz, Islamic Republic of Iran, Eastern Mediterranean Health Journal Vol:13 No:4.
McQuade, Walter; Aikman, Ann ; “Stress : what it is, what it can do to your health, how to fight back” / New York : E.P. Dutton, 1974.
Smith, Caroline; Hancock, Heather; Blake-Mortimer, Jane; Eckert, Kerena; “A randomised comparative trial of yoga and relaxation to reduce stress and anxiety” Complementary Therapies in Medicine 15, (77-83) , 2007.
Waelde, Lynn C. ; Thompson, Larry; Gallagher-Thompson, Dolores ; “A Pilot Study of a Yoga and Meditation Intervention for Dementia Caregiver Stress” , Journal Of Clinical Psychology, Vol. 60(6), 677–687, 2004.

İlginizi çekebilir: Yakın geleceğin wellness trendleri: Global Wellness Summit 2020’de öne çıkan başlıklar

Psikolog Rana Kutvan: İstanbul doğumlu olan Rana Kutvan lise öğrenimini Nişantaşı Kız Lisesi’nde tamamladı. Önce LCC’de bir sene akabinde de İstasyon Sanat Merkezi’nde iki sene süren bir moda eğitimi aldıktan sonra çeşitli firmalarda stilist olarak görev aldı. 1997-2008 tarihleri arasında New York’ta ikamet etti. Türkiye’de almış olduğu moda eğitimini Parsons School of Design’dan almış olduğu derslerle pekiştirdi. Kutvan moda eğitiminin yanı sıra City University of New York’a bağlı Hunter College’da Psikoloji ve Sanat Tarihi üzerine çift anadal lisans eğitimi görerek cum laude (yüksek onur) derecesiyle mezun oldu. Hunter College’a devam ettiği süre zarfında dünyanın önde gelen psikologlarından Albert Ellis’in Enstitüsünde staj yaptı. Bu staj süresince Ellis’in bulmuş ve de geliştirmiş olduğu Rational Emotive Behavior Therapy (REBT)’i yakından inceleme fırsatı buldu. Kutvan, Albert Ellis Enstitüsündeki stajının yanı sıra New York’un önemli psikoloji enstitülerinin düzenlediği workshoplara katıldı. Kutvan 2008 Mayıs ayında Türkiye’nin ilk Kişisel Gelişim ve Stil Danışmanlığı merkezi Karakter A’yı kurdu. Kurumsal ve bireysel hizmetler veren Rana Kutvan’ın referansları arasında Braun, CNN TÜRK, Aras Kargo, TURKCELL, Kuveyt Türk, Doğan Holding gibi şirketler vardır. Kutvan bireylere ve kurumlara Stres Yönetimi, Kadın Liderliği, İş Özel Yaşam Dengesi, Zaman Yönetimi, Kadın Ruhu isimli workshop çalışmaları düzenlemektedir. Kutvan Karakter A’nın yanı sıra 2008-2012 tarihleri arasında Profesör Dr. Kerem Doksat’dan süpervizyon aldı. Kutvan psikoloji ve kişisel gelişim çalışmalarında holistik bir yaklaşım uygulamaktadır. Rana Kutvan anadili olan Türkçe’nin yanı sıra anadili düzeyinde İngilizce, iyi derecede Fransızca, İtalyanca konuşmaktadır.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale