X

Duygusal olarak yemek yeme alışkanlığınızla baş etmenin yolları

Önünüzde duran çikolatayı bir anda ağzınıza atıveriyorsunuz. Bir anlığına sizi tatmin ediyor, ağzınızın içinde güzel bir tat bırakıyor. Ama sonrasında suçluluk duygusu geliyor ve “Yine aynı şeyi yaptım! Nerede benim iradem? Aç bile değildim, neden bunu yaptım” diye söylenmeye başlıyorsunuz.

Peki sizce neden böyle oluyor? Neden iştahınızı kontrol edemiyorsunuz? Bir sonraki sefer kontrol edebilecek misiniz? Tabii ki edebilirsiniz. İşte iştahınızı kontrol etmek ve duygusal olarak yemek yeme alışkanlığınızın üstesinden gelmek için birkaç ufak tüyo:

1. Kendinize başka bir hikaye anlatın

Hepimiz gün boyunca kendimizle konuşuruz. İçimizdeki ses hiçbir zaman susmaz. Her şeyi fazlasıyla analiz eder, eleştirir, güçsüzleştirir hatta yanlış yorumlar. Örneğin içinizdeki ses size “Atıştırmalık bir şeyler yemediğim zaman kendimi depresif hissediyorum” diyorsa, siz bu sözleri daha cesaretlendirici olan “Bedenime iyi baktığım ve bu sağlıksız atıştırmalıklara hayır dediğim için kendimle gurur duyuyorum” sözleriyle değiştirin. Kendinize anlattığınız hikayeyi bilinçli bir şekilde değiştirmek, beyninizin yaşanan durumları daha farklı yorumlamasını ve daha pozitif mesajlar göndermesini sağlar.

Sağlıklı, ince ve güçlü bir bedene sahip olmak, anlık tatminlerden çok daha değerli bir şey.
2. Ödül sisteminizi değiştirin

Ödül sisteminizden yiyecekleri çıkarın ve kendinizi başka şeylerle ödüllendirmeye başlayın. Örneğin yürüyüşe çıkın, kendinize istediğiniz bir şeyi alın veya masaj yaptırın.

3. Bedeninizi değiştirmenin anahtarı, zihninizi değiştirmekten geçer

NLP, zihninizi yeniden programlamak için oldukça güçlü çözümler sunuyor. Siz de NLP egzersizlerini deneyebilirsiniz. Öncelikle gözlerinizi kapatın ve uzaklaşmak istediğini favori yiyeceklerinizden birini düşünün. Pizza olabilir mi mesela? Şimdi de size iğrenç gelen bir şey düşünün. Tüm vücudunuzun böceklerle sarılı olduğunu düşünebilirsiniz mesela. Şimdi de o leziz pizzanın malzemelerinin böceklerden oluştuğunu hayal edin. Bu düşünceyi zihninizde ne kadar çok canlandırırsanız, o çok sevdiğiniz pizzayı canınızın istemesi bir o kadar zorlaşır.

İlgili yazı: Bilim aşırı yemek yemenin nedenini açıkladı

4. Kendinize narin bir çocuk gibi davranın

Sevdiğiniz, gözünüz gibi baktığınız bir çocuğa kaba şeyler söyleyip onun kalbini kırabilir misiniz? Tabii ki hayır. Kendinize sevgi, saygı ve kibarlıkla davranın. Duygusal varlığınız için bunu bir görev edinin. Kendini güvende, güçlü ve korunaklı hissetmek, duygusal yeme sorununuza iyi gelir.

5. Ufak başarı alışkanlıkları yaratın

Egzersiz yapmak veya ufak başarılarınızı yazmak gibi sizi güçlendirecek küçük alışkanlıklar edinin. Bu beyninizin endorfin salgılamasını tetikler. Böylelikle egzersize ve sağlıklı alışkanlıklara bağımlı hale gelirsiniz.

İlgili yazı: Mindful beslenme: Yemek ile farkındalığın buluştuğu nokta

6. Kendinize verdiğiniz sözleri tutun

Kendinize verdiğiniz sözleri tuttukça, motivasyonunuz artacak ve içinizden gelen gücü daha yoğun hissedeceksiniz.

Ödül sisteminizden yiyecekleri çıkarın ve kendinizi başka şeylerle ödüllendirmeye başlayın.
7. Etrafınızda sağlıksız yiyecekler bulundurmayın

Etrafınızda sizi sağlıksız seçimlere yönlendirecek şeyler azaldıkça, hayatınız daha kolay olacak. Kendinizi sağlıksız atıştırmalıklarla mücadele etmek için depresif bir hale sokmak yerine mutfağınızı sağlıklı yiyeceklerle doldurun.

8. Yeni bir kimlik yaratın

Ulaşmak istediğiniz kişiyi düşünün. Bu güçlü, mutlu ve kendine güvenen kişiyi hayalinizde canlandırın. Yeni, sağlıklı ve daha güçlü bir kimliğe adapte olmak, sorunlu olan birçok davranışınızdan vazgeçmenizi kolaylaştırır.

İlgili yazı: Sevgili günlük: Sizi yemek günlüğü tutmaya ikna etmek üzereyiz!

9. Stresi azaltın

Diyet yapmak başlı başına stresli bir şeydir. Öte yandan, özendiğiniz birine benzemeye çalışmak sizi çıldırtabilir. Hepimiz üzerimizde yeterince baskı hissediyoruz. Siz bir de bunu eklemeyin. Kendinizi rahatlatmaya çalışın. Eğlenceli bir film izleyin, gevşemeye çalışın.

10. Nefes alın

Nefes almak sizi sadece rahatlatmakla kalmaz, aynı zamanda sizi daha fazla yemek yemeye iten negatif duygulardan da temizler. Bir yere oturun, gözlerinizi kapatın. Bir elinizi karnınıza, bir elinizi de göğsünüze koyun ve burnunuzdan nefes alıp ağzınızdan nefes verin. Bunu 3-5 dakika boyunca yapmaya devam edin.

11. Bilinçli tercihler yapın

Bazı insanlar için sağlıklı beslenmek sadece bilinçli tercihler yapmaktan ibaret. Siz de duygusal sebeplerle yemek yemenin artılarını ve eksilerini değerlendirin. Hedeflerinize odaklanmak, yemek yeme sorununuzu çözmenizde size yardımcı olabilir.

İlgili yazı: Yediğin şey yemek mi, yoksa duyguların mı?

12. Değer sisteminizi değiştirin

Sağlığınızı, anlık keyiflerinizin üzerine koyun ve bu yönde kararlar verin. Kısa vadeli istekler yerine, uzun vadeli hedeflerinizi tercih edin. Sağlıklı, ince ve güçlü bir bedene sahip olmak, anlık tatminlerden çok daha değerli bir şey.

Kaynak:
Huffington Post

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale