X

Duygularınızla birlikte oturmak: Duygularınızı duyabilmeniz için 5 öneri

Nasıl bir evde büyüdünüz? Anneniz, babanız siz çocukken duygularınıza saygı gösteriyorlar mıydı? Duygularınızın farkına varıyorlar mıydı? Yoksa duygularınızı görmezden gelip, sizden de duygularınızı bastırmanızı mı bekliyorlardı? Eğer duygularınızı önemsemeyen bir aile ortamında büyümüşseniz şimdi de siz duygularınızı görmezden gelip onları bastırmayı seçiyor olabilirsiniz. Oysa bastırılan duyguların eninde sonunda yüzeye çıkmak gibi bir huyu vardır.

Çoğumuz bize acı veren duygulardan kaçınma eğilimi gösteririz, onları hissetmek istemeyiz. Duygularımızı hissetmemek için de birçok yöntem geliştiririz. Örneğin duygularımızı hissetmek yerine yemek yemeyi seçebiliriz, gün içinde sosyal medyada çok fazla zaman geçirebiliriz. Duygularımızı daha iyi anlamak için, İngilizceden “duygularımızla birlikte oturmak” olarak çevirebileceğimiz bir konseptten bahsetmek istiyorum. Duygularımızla birlikte oturmak, duygularımızı hissetmemize izin vermemiz demektir. Duygularımızla birlikte oturmayı öğrenerek ruhsal açıdan daha dengeli bir hayat yaşayabiliriz.

Peki duygularımızla birlikte nasıl oturabiliriz?

Duygunuzu vücudunuzda hissedin.

İlk önce şunun altını çizelim; duygularımızla birlikte oturmak böyle hissetmemize yol açan olayları düşünmek değildir. Duygularımızla birlikte oturmak, duyguların vücudumuzda uyandırdığı hislere dikkatimizi vermek demektir. Şunu unutmayın, duygularımızı zihnimizde değil, vücudumuzda hissederiz. Yani duyguların varlıklarını sürdüğü yer bedenimizdir. Rahat bir pozisyonda oturduktan sonra o an hissettiğiniz duygunun vücudunuzun hangi bölgesinde olduğunu anlamaya çalışın. Duygunuzu karnınızda mı hissediyorsunuz, yoksa göğüs bölgenizde mi? Hissettiğiniz duygu vücudunuzun hangi bölgesinde kendini belli ediyor?

Vücudunuzda hissettiğiniz duyguyu tanımlayın.

Evet, vücudunuzda hissettiğiniz duygu ne? Üzüntü mü, endişe mi, korku mu? Her duygumuz bize bir mesaj vermeye çalışır. Hissettiğiniz duyguyu tanımladıktan sonra, onun size vermek istediği mesaja kulak verin.

Duygularınıza onları yargılamadan yaklaşın.

Duygularınıza onları yargılamadan yaklaşın. “Böyle hissetmemeliyim” gibi kelimeler kullanmaktan kaçının. Duygularınızı bir bilim insanı gibi objektif bir şekilde gözlemleyin. Her bir duygumuzun bir fonksiyonu vardır. Duygularınızla birlikte oturma pratiği yaptığınızda duygularınızın size ne anlatmaya çalıştığını dinleyin. Bu konu hakkında Budizm’de önerilen tekniklerden biri duygularımıza bir anne şefkatiyle yaklaşmamızdır. Vietnamlı Budist rahip Thich Nhat Hanh’ın sık sık önerdiği gibi öfke, endişe gibi sizi rahatsız eden duygularınıza bir anne şefkatiyle yaklaşmayı deneyin.

Duygularınızın gelip geçici doğasının farkına varın.

Sizin de çok iyi bildiğiniz gibi hiçbir duygumuz kalıcı değildir. Gün içinde birçok farklı duygu yaşayabiliriz. Duygularımızla birlikte oturarak, duygularımızın gelip geçiciliğinin daha çok farkına varabiliriz. Eğer bazı duygularından rahatsız olan bir insansanız, duyguların gelip geçici bir doğaya sahip oluşları bu rahatsızlıklarınızı azaltabilir.

Duygularınızın verdiği mesajı yazın.

Duygularınızla birlikte oturma pratiğini, duygularınızın size verdiği mesajları bir deftere yazarak bitirin. Duygularınızın size söyledikleri hakkında neler yapabileceğinizi düşünün. Duygularınız kendinizi daha iyi tanımanızda size yardımcı olabilirler. Yeter ki onlarla iletişim kurmasını bilin.

Duygularınızla birlikte oturmayı pratik ederken hissettiğiniz duygular size fazla geliyorsa kendinizi zorlamayın. Yine duygularınızla kendi başınıza başa çıkamayacağınızı düşünüyorsanız biz psikologlardan destek almayı ihmal etmeyin. Hayatta her şeyde olduğu gibi burada da işin sırrı dengede. Bazen duygularınızı hissetmek yerine başka şeylerle meşgul olmak isteyebilirsiniz. Burada önemli olan bu tekniği, size uygun olan zamanlarda uygulamak ve teknik sayesinde duygularınızı sağlıklı bir şekilde ifade etmeyi öğrenmek. Duygularınızla birlikte oturmak, “Bırakın duygularınız sizi ele geçirsin, hayatınızı duygularınız yönetsin” demek değildir. Duygularınızla birlikte oturmak onları değiştirmeye çalışmadan, onlara saygı göstermek demektir. Duygularınıza her daim saygı göstermeniz ve onları anlamaya vakit ayırmanız dileklerimle…

2021 yılını “Kendini Sevme ve Hayatı Güzelleştirme Yılı” ilan ettim. Her hafta @ranakutvan kullanıcı isimli Instagram hesabımdan bu konuyla ilgili psikoloji ödevleri paylaşıyorum. Hadi hep beraber kendimizi sevmeye ve dünyayı güzelleştirmeye. Bu arada sizlere bir eğitim haberim var. Zoom üzerinden birebir görüşmeler şeklinde ilerleyen üç haftalık “Öz Sevgi” eğitimimle ilgileniyorsanız bilgi için rsolaker@gmail.com adresine yazabilirsiniz.

Bu yazının tüm hakları Rana Kutvan’a ve Uplifers’a aittir. İzinsiz ve uygun şekilde referans verilmeksizin kopyalanması, çoğaltılması ve başka mecralarda paylaşılması kesinlikle yasaktır.

İlginizi çekebilir: Kendi içine yolculuk yapmaya cesaret eden, kendiyle bütünleşir

Psikolog Rana Kutvan: İstanbul doğumlu olan Rana Kutvan lise öğrenimini Nişantaşı Kız Lisesi’nde tamamladı. Önce LCC’de bir sene akabinde de İstasyon Sanat Merkezi’nde iki sene süren bir moda eğitimi aldıktan sonra çeşitli firmalarda stilist olarak görev aldı. 1997-2008 tarihleri arasında New York’ta ikamet etti. Türkiye’de almış olduğu moda eğitimini Parsons School of Design’dan almış olduğu derslerle pekiştirdi. Kutvan moda eğitiminin yanı sıra City University of New York’a bağlı Hunter College’da Psikoloji ve Sanat Tarihi üzerine çift anadal lisans eğitimi görerek cum laude (yüksek onur) derecesiyle mezun oldu. Hunter College’a devam ettiği süre zarfında dünyanın önde gelen psikologlarından Albert Ellis’in Enstitüsünde staj yaptı. Bu staj süresince Ellis’in bulmuş ve de geliştirmiş olduğu Rational Emotive Behavior Therapy (REBT)’i yakından inceleme fırsatı buldu. Kutvan, Albert Ellis Enstitüsündeki stajının yanı sıra New York’un önemli psikoloji enstitülerinin düzenlediği workshoplara katıldı. Kutvan 2008 Mayıs ayında Türkiye’nin ilk Kişisel Gelişim ve Stil Danışmanlığı merkezi Karakter A’yı kurdu. Kurumsal ve bireysel hizmetler veren Rana Kutvan’ın referansları arasında Braun, CNN TÜRK, Aras Kargo, TURKCELL, Kuveyt Türk, Doğan Holding gibi şirketler vardır. Kutvan bireylere ve kurumlara Stres Yönetimi, Kadın Liderliği, İş Özel Yaşam Dengesi, Zaman Yönetimi, Kadın Ruhu isimli workshop çalışmaları düzenlemektedir. Kutvan Karakter A’nın yanı sıra 2008-2012 tarihleri arasında Profesör Dr. Kerem Doksat’dan süpervizyon aldı. Kutvan psikoloji ve kişisel gelişim çalışmalarında holistik bir yaklaşım uygulamaktadır. Rana Kutvan anadili olan Türkçe’nin yanı sıra anadili düzeyinde İngilizce, iyi derecede Fransızca, İtalyanca konuşmaktadır.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale