Düğün yorgunluğunu atmak herkesin hakkı: Evlilik izninin hukuki boyutu

Bugünkü konumuz evlilik izni. Evlilik izninin hukuki boyutunu inceleyeceğiz. Hepimizin bildiği gibi evlilik ev, eşya, düğün gibi bir koşuşturmacayla yeni hayatamıza atılan ilk adımdır. Çalışırken yeni bir ev bulmak, onu bütçemize uygun eşyalarla donatmak, aynı zamanda düğün planlamak epeyce zor olsa da, düğün sonrası balayı tatili herkesin bu stresi atıp dinlenebilmeyi umduğu minik bir moladır.

Kanunumuz da evlilik yolunda olanları düşünmüş ve onlara bu izni hak olarak tanımıştır. Evlilik izni, düğün izni ya da diğer adıyla evlilik mazeret izni, normalde işçinin evlenmesi halinde ücretinden kesinti yapılmadan 3 gün mazeret izni kullanması anlamına gelir. Evlilik izni İş Kanunu’nun 2. ek maddesinde düzenlenmiştir. “İşçiye evlenmesi halinde üç gün ücretli izin verilir.” Buradan da anlaşıldığı üzere, evlilik izni süresi bu ek maddede belirtilmiştir.

Evlilik iznini işverenden alabilmek için belli başlı evraklar talep edilmektedir. Bu evrak ve şartların başında nikah töreni için günün alınmış olması ve nikah tarihinin belirtilmiş olması gerekir. Evlilik izni kullanımı sırasında nikah davetiyesinde belirtilen gün veya düğün tarihi dikkate alınır ve izin süresi akabinde başlatılabilir. Evlilik izni evliliğin gerçekleştiği süreçte de, evlilik sonrasında da kullanılabilmektedir.

Çalışan, her evlilik için bu hakkını kullanabilir. Yani birden fazla evlilik yapan çalışan, her evliliği için ayrı ayrı evlilik izninden yararlanabilir. İşverenlerin, aynı kişiye ikinci kez bu izni kullandırmamak gibi bir hakkı bulunmamaktadır. Evlilik izni kullanan çalışanların maaşları aynen ödenmektedir. Kanunun izin süreleriyle ilgili tanımında süre “gün” olarak belirtilmiştir. Dolayısıyla “iş günü” olarak belirtilmediği için bu izinler hafta sonu ya da resmi tatil günlerine de gelse izinden sayılmaktadır. Yine kanun metninden anlayacağımız üzere işçilerin evlilik izinleri ise 3 gündür fakat bu iş sözleşmelerinde düzenlenerek artırılabilir. Ancak düşürülemez.

Evlenme izni nikah tarihi alındıktan sonra ama nikah tarihinden önce, işverene ya da iş yerinin insan kaynaklarına dilekçe ile bildirilir. Eğer işveren talep ederse, nikah günü alındığına dair belge de dilekçeye eklenir.

Evlilik izninin, İş Kanunu ilgili maddesinde “gün” olarak belirtilmiş olması uygulamada farklılıklara neden olmaktadır. “İş günü” olarak belirtilmediği için genel tatil/ulusal bayram/hafta tatiline denk gelen süreleri de iznin içinde kabul eden görüşler vardır. İzin süresinin yalnızca “gün” olarak belirtilmesi bu iznin iş günü olarak değerlendirilmeyeceği anlamına gelmemelidir. İşçinin ücretinden hiçbir kesinti yapılmadan verilen bu izin için işçinin çalıştığı günler dikkate alınmalıdır.

Evlilik izni ücretten kesilebilir mi diye soracak olursak; evlilik izninin çalışma günlerinden sayılması 4857 Sayılı İş Kanunu 46. Madde b bendinde şu şekilde düzenlenmiştir: “b) (Değişik: 4/4/2015-6645/35 md.) Ek 2’nci maddede sayılan izin süreleri, çalışılmış günler gibi hesaba katılır.

Yasa ile verilen 3 günlük evlilik izni, yıllık izinden bağımsız olarak düzenlenmiş bir ücretli izindir, yıllık izin sürelerinden düşmez. Evlilik izninde olduğu süreler için işçiye çalışmış gibi ücreti ödenir.Herkesin haklarını bildiği ve doğru bir şekilde kullanabildiği günler dileğiyle…

İlginizi çekebilir: Sevgililikten sonra, evlilikten önce: Nişanlanmanın hukuki boyutu nedir?

Avukat Gökçe Işık Avukat
Burslu olarak girdiğim Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdim. Medeniyet Üniversitesi’nde Tıp Hukuku alanında yüksek lisansımı tamamladım. Baronun Kadın Hakları Komisyonu’nda aktif görevler aldım ve ... Devam