X

Dopamine anchoring: Beynin ödül sistemini kullanarak çeşitli davranışları tetiklemek

Pazartesi günleri iş planlaması yapmak, yatağın üstünde biriken çamaşırları katlamak ve makinedeki temiz bulaşıkları raflara dizmek gibi çeşitli görevler çoğu zaman sıkıcı bir atmosfer yaratabiliyor. Bu nedenle, pek çok insan bu tarz can sıkan aktiviteleri ertelememek adına onları keyif veren deneyimlere dönüştürmenin yöntemlerini arıyor. Bu yöntemlerin arasında da dopamine anchoring ön plana çıkıyor. Bu yazımızda, dopamine anchoring’ in ne olduğunu ve nasıl uygulanabildiğini sizler için kaleme aldık.

Dopamin nedir?

Dopamine anchoring yöntemine odaklanmadan önce dopaminin ne olduğunu kısaca açıklamak istiyoruz. Dopamin, herhangi bir şeyden keyif aldığımız veya bir hedefimize ulaştığımız zaman vücudumuzda salgılanıyor. Beynin ödül sistemini aktifleştiren bu nörotransmitter, keyifli ve tatmin edici aktivitelerin tekrar edilmesi için motivasyonu artırıyor.

Psikiyatrist Anoopinder Singh, en güçlü dopamin patlamalarının ödülün kendisini almaktan ziyade ödülü beklemekten kaynaklandığını söylüyor. Bu durumu rahatlatıcı bir tatile çıkmadan önceki gece heyecandan uykuya dalamama örneğiyle somut bir şekilde açıklayabiliriz.

Singh, dopaminin ödüllendirici deneyimler aramaya yönlendirdiğini belirtiyor. İşte, dopamine anchoring isimli yöntem de tam olarak bundan yararlanıyor.

Dopamine anchoring nedir, nasıl çalışır?

Dopaminin doğal gücünü desteklemeyi amaçlayan dopamine anchoring, zorlu veya sıkıcı olarak algılanan görevleri keyif alınan aktivitelerle eşleştiriyor. Bir başka deyişle, bu yöntemi uygulayan kişiler sevmedikleri ve sürekli erteledikleri işleri sevdikleri ritüellerle harmanlıyorlar. Bu sayede, can sıkan görevler keyifli deneyimlere dönüştürülüyor.

İnsan beyni, düzenli olarak sergilenen davranışları ödül duygusuyla eşleştiriyor. Bu durum sonucunda da bahsi geçen davranışlar için doğal bir motivasyon geliştiriliyor. Kısacası, dopamin salgısıyla beyin ‘’Bu eylemi tekrar gerçekleştirmeliyim çünkü kendimi iyi hissetmemi sağladı.’’ mesajını benimsiyor.

Evrak toplamak veya evi temizlemek gibi yorucu ve can sıkabilen eylemler, düşük dopamin salgısıyla karşımıza çıkıyor. Beyin bu eylemleri tehdit olarak değerlendirdiği için onları keyif verici unsurlarla eşleştirmek etkili bir yöntem olabiliyor. Bu eşleştirme, zor veya sıkıcı görevlerin ertelenmesinin önüne geçiyor ve bu eylemleri ödüle giden birer yol olarak somutlaştırıyor.

Dopamine anchoring, temelde klasik koşullanma olarak bilinen psikolojik prensibe dayanıyor. Bu yöntem, Pavlov’un bir köpeğe uyguladığı deneye benziyor; bu deneyde köpek zil sesiyle yemeği ilişkilendirirken dopamine anchoring esnasında da insan beyni belirli bir aktiviteyi ödül beklentisiyle ilişkilendirmeyi öğreniyor.

Dopamine anchoring’i nasıl uygulayabilirsiniz?

Dopamine anchoring yöntemini aşağıdaki pratik adımları takip ederek uygulayabilirsiniz.

Belirli bir görev seçin

İlk olarak, sürekli ertelediğiniz veya yapmakta zorluk çektiğiniz görevleri belirleyin. Bu görevler özel hayatınızdaki eylemler olabileceği gibi iş hayatınızdaki sorumluluklarınız da olabilir. Bu noktada, ‘’spor yapmak’’, ‘’meditasyon yapmak’’ ve ‘’pazartesi emaillere sabahtan dönüş yapmak’’ gibi somut ve ölçülebilir görevler tanımlamanız gerektiğini vurgulamalıyız.

Ödülü görevle eşleştirin

İkinci adımda ise seçtiğiniz görevi uygun bir ödül ile eşleştirmelisiniz. Görev ne kadar zorsa o kadar cazip bir ödül belirleyebilirsiniz. Örneğin, ütü yaptıktan sonra ödül olarak en sevdiğiniz podcastin yeni bölümünü dinleyebilirsiniz. Sıcacık bir kahve içmek, en sevdiğiniz restoranda yemek yemek veya favori dizinizin iki bölümünü art arda izlemek de belirlediğiniz ödüller arasında yer alabilir. Kısacası, bu aşamada iyi hissetmenizi sağlayacak öznel eylemleri değerlendirmelisiniz.

Basit ve erişilebilir bir bakış açısı benimseyin

Sizi mutlu edecek ödülleri belirlerken ve sorumluluklarınızla eşleştirirken karmaşık bir sistem yaratmamalısınız. Bir başka deyişle, ödülü elde etmek için harcayacağınız çaba görevi tamamlarken sergilenen efordan fazla olmamalı. Görevi tamamladığınız an hızlıca ulaşabileceğiniz ödüller seçmelisiniz. Örneğin, elli sayfa kitap okuduktan sonra favori yemeğinizi yemek için üç saatlik bir yolculuğa çıkmanız pek ‘’kolayca ulaşılabilir’’ olmaz. Bu nedenle, ek bir yük haline gelecek ödüller belirlememeye özen göstermelisiniz.

Hemen sonuç beklemeyin

İnsan beynini yeniden programlamak zaman aldığı için dopamine anchoring’i uygulamaya başladığınız ilk anda zorlanabilirsiniz. Bu zorluğun çok doğal olduğunu kabul etmelisiniz ve sabırlı olmalısınız. Bu pratiği düzenli olarak tekrarlayarak canınızı sıkan eylemlere başlamadan önce bile dopamin salınımını destekleyebilirsiniz.

İlerlemenizi takip edin

Bir görevi tek bir ödülle eşleştiren dopamin anchoring yöntemini uygularken ilerlemenizi de takip etmelisiniz. Örneğin, bu yönteme özel bir günlük tutabilirsiniz. Bu günlüğe hangi görev-ödül eşleştirmelerinin işe yaradığını ve motivasyon seviyenizin nasıl değiştiğini not alabilirsiniz. Notlarınız sayesinde gerekli ayarlamaları uygun bir şekilde yapabilirsiniz.

Görevlere odaklanmayı kolaylaştıran dopamine anchoring etkili bir pratik olsa da yanlış uygulandığı zaman bağımlılığa yol açabiliyor. Bu nedenle, her sıkıcı sorumluluğa bir ödül atamamalısınız ve bu yöntemi ölçülü bir şekilde uygulamalısınız. Her görev ve davranış için ödül beklentisine girmeyerek dopamine anchoring’te başarılı olabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Dopamine menu: Odaklanma ve motivasyonu arttırma yolları

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale