X

Diyet yapmanın tam zamanı: Hangi diyet size daha uygun?

Beklediğimiz bahar sonunda geldiğine göre diyet maratonumuza artık başlayabiliriz! Evet, her sene olduğu gibi bu yıl da baharın gelmesiyle başlayıp, kış aylarında son bulan diyet ayları geldi. Kış sezonu boyunca kimimiz soğuk havaları, kimimiz işimizi ya da başka nedenleri bahane ederek diyet ve egzersizi bir kenara bırakırız. Sonunda da karın ve kalça ölçümüz tamamen değişir.

Kışın kalın kıyafetlerin altında saklayabildiğimiz, içimizi ısıtan güneşli havanın kendini göstermeye başlamasıyla karşımıza bir sorun olarak ortaya çıkan kilolarımız… E haliyle bizler de çözümü en hızlı kilo kaybı sağlayan diyetler, çaylar, besinler ya da ilaçlarda aramaya başlıyoruz. Peki, bikiniye girme arzumuz için sosyal medyadan ya da gazeteden görüp uyguladığımız bu diyetlerin vücudumuza etkilerini hiç düşündünüz mü? Gelin, kısaca birlikte bakalım.

Detoks diyetlerle hızlı kilo kaybı sağladığımızı düşünürken aslında vücudumuz çok fazla sıvı kaybeder.

Sıvı ağırlıklı diyetler, yüksek proteinli diyetler ya da muz diyeti, su diyeti, lahana diyeti gibi tek tip besine dayalı diyetler; bu liste uzar gider. Hepsinin bizlere sunduğu çözüm önerisi  ise hızlı kilo kaybı. Detoks diyetlerle hızlı kilo kaybı sağladığımızı düşünürken aslında vücudumuz çok fazla sıvı kaybeder. Bu da yorgunluk, baş dönmesi gibi belirtilere yol açabilir. İlerleyen dönemlerde ise elektrolit dengesizliklerine, kalp rahatsızlıklarına ve solunum problemlerine neden olabilir. Bir de ‘istediğin kadar et ye ama hiç karbonhidrat tüketme’ diyen diyetler yani yüksek proteinli diyetler var. Bu tip diyetlerin ilk etkileri genellikle ağız kokusu, ağız kuruluğu, yorgunluk, baş dönmesi ve uykusuzluktur. Bu tip diyetler uzun dönemde böbrek fonksiyonları bozulması ve gut hastalığı gibi ciddi problemlere neden olmaktadır. Ayrıca ‘bu besin yağ yakar’, ‘şu besin hızlı zayıflatır’ gibi cümlelere de inanmayın. Hiçbir besin tek başına mucize değildir.

Kısa sürede hızlı kilo kaybettireceği söylenen diyet listelerinin az da olsa vücudumuz için zararlarını öğrendik. Öncelikle bilmeniz gereken şudur; sizin genetik yapınız, yaşam koşullarınız ve beslenme alışkanlıklarınız yalnızca size özeldir. Şimdi kendi diyetinizi yaratma zamanı…

Zaman gibi bir derdiniz olmasın

Diyeti, bahar veya yaz mevsimi gibi dönemsel olarak yapılan bir liste olarak görmeyin. Her pazartesi başladığımız, çarşamba günü son verdiğimiz diyetler hem bedenimizi hem de ruhumuzu olumsuz etkiler. Diyet bir sağlıklı beslenme biçimidir. Bu nedenle asıl amacımız; yaşam koşullarımız ve  beslenme alışkanlıklarımızda değişiklikler yaparak vücudumuzun ihtiyacı olan besin ögelerini dengeli bir şekilde almak olmalı.

Kendinizi ödüllendirin
Tercih edeceğimiz besinlerde dikkat etmemiz gerekenler; ‘ne zaman, ne kadar ve ne sıklıkta yemeliyim’ olmalı.

Evet, seçiminiz sağlıklı beslenmekten yana.. ‘Peki, hiç mi tatlı yemeyelim’ dediğinizi duyar gibiyim. Kedinize yasaklar koymayın! Yasak koyduğumuz besinler bizlere her zaman daha cazip gelir. Tercih edeceğimiz besinlerde dikkat etmemiz gerekenler; ‘ne zaman, ne kadar ve ne sıklıkta yemeliyim’ olmalı. Son olarak da tükettiğimiz gıdaların besin içeriği olarak ne kadar sağlıklı olduğuna dikkat etmeliyiz. Bunları dengelemeye başladığımız zaman hiçbir besin bizim için yasak değildir!

Unutmayalım ki, vücudumuzun gereksinimi olan besin ögelerini karşılayan, beslenme alışkanlıklarımıza ve yaşam tarzımıza uygun bir beslenme planını, bir diyetisyen kontrolünde gerekli kan tahlillerimiz yapıldıktan sonra fikir alışverişi doğrultusunda uygulayabiliriz.

İlginizi çekebilir: Bahar yorgunluğuna karşı hangi gıdalar tüketilmelidir? 

Diyetisyen Selvi Akman: Kurucusu olduğu Beşiktaş Dietista Diyet Merkezi'nde diyetisyen. Okan Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik bölümünde yüksek lisansına devam etmekte. Trakya Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik bölümünden 2014’te mezun oldu. Kilo verme, kilo alma, ideal kiloyu koruma, sporcu beslenmesi, anne-çocuk beslenmesi, hastalıklarda beslenme, vegan-vejetaryen beslenme, iyi yaşam gibi birçok konuda bireysel ve kurumsal beslenme danışmanlığı veriyor. Bir diyetisyen olarak sağlıklı ve bilinçli beslenme ile ilgili bilimsel verilerin doğrultusunda yazılar yazıyor. Farklı lezzetler denemeyi, sağlıklı tarifler oluşturmayı, farklı şehirler ve ülkeler görmeyi ve yüzmeyi seviyor. Daha detaylı bilgi için kendisine diyetisyenselviakman.com sitesinden ulaşabilirsiniz.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale