X

Daha iyi bir yaşam için: The School of Life’ın Kasım ayı atölyeleri

Daha iyi bir yaşam için: The School of Life’ın Kasım ayı atölyeleri  

Aşkı nasıl zinde tutabiliriz? Potansiyelimizi nasıl gerçekleştirebiliriz? Nasıl fark yaratırız? Nasıl yaratıcı oluruz? Sakin kalmayı nasıl başarırız?

Akıllı ve iyi yaşam için siz kendinize hangi soruları soruyorsunuz?

Katılımcılarını akıllı ve iyi yaşama alternatiflerini keşfetmeye davet eden The School of Life İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde, Kasım ayı boyunca, iş hayatından ‘farklı’ kalabilmeye, annelikten felsefeye kadar birçok konuda 12 farklı atölye düzenliyor.

The School of Life İstanbul’da Kasım ayı boyunca 12 farklı atölye

İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin hayata geçirdiği The School of Life İstanbul, Kasım ayında liderlikten iş hayatında etkili iletişime, ‘iyi anne’ olmaktan, stresle başa çıkabilmeye kadar pek çok farklı alanda 12 ayrı atölye düzenleyecek.

Akademik kadronun önde gelen isimleri tarafından tasarlanan atölyelerin ilki, 1 Kasım Salı günü, “Itır Erhart İle İçimizdeki Kahramanı Uyandırmak” başlığıyla gerçekleştirilecek. Topluma katkıda bulunmak isteyen katılımcılar için düzenlenen bu atölye, katılımcıların sahip oldukları iç ve dış kaynakları nasıl harekete geçirebileceklerini ele alıyor.

5 Kasım Cumartesi günü “Ebru Nihan Celkan ile Yazarak İyi Olmak” başlıklı atölye ise, zihinlerin pek çok dağınık duygu ve fikirle dolu olduğu günümüzde, katılımcıları, pişmanlıklar, kıskançlıklar, acılar, endişeler ve heyecanları analiz etmeye çağırıyor. Atölye, “Yaptığımız seçimleri neden yapıyoruz? Farklı seçimler, beni hangi sonuçlara götürür?” fikirlerini sorguluyor.

“Zeynep Evgin İle Nasıl Farklı Fikirde Kalabiliriz” başlığıyla 8 Kasım Salı günü düzenlenecek atölye ise hangi konu ele alınırsa alınsın, farklı fikirde olmanın kaçınılmazlığı ve gerekliliği üzerinde duruyor. Katılımcıların kendilerine daha derin bakabilmesi ve kendilerini daha net ifade edebilmesi amacı ile yola çıkan atölye, alternatif görüşlere daha açık olmayı da ele alıyor.

“Elis Şimşon İle Filozoflardan Hayat Dersleri” konulu atölye ise 12 Kasım Cumartesi günü düzenlenecek. Atölye, modern hayatın karmaşası içinde bunalan, enformasyon bombardımanına uğramış zihinlerin, kendi doğrularını keşfetmesi amacıyla düzenleniyor ve katılımcıları, hayata felsefe ile bakmaya davet ediyor.

26 Kasım Cumartesi günü “Defne Eraslan İle ‘Yeterince İyi’ Anne Olmak” başlıklı atölyede ise, “anneliği suçluluk duygusundan kurtarıp, zevkli ve tatmin edici bir deneyime dönüştürmek mümkün mü” sorusu ele alınıyor.

29 Kasım Salı günü gerçekleşecek atölye başlığı ise “Aydan Bayır İle Kendimize Karşı Nasıl Daha Anlayışlı Oluruz”. Atölye, başkalarının hatalarına ve acılarına karşı anlayışlı ve merhametli davranan insanın, kendisine neden aynı sevecenliği göstermediğini sorgulayacak.

İş hayatına da ayna tutuyor

TSOL’un Kasım ayı programında, iş hayatına yönelik atölyeler de yer alıyor. İş hayatına ayna tutacak atölyeler, Sami Bugay İle Liderlikte Kendi Yolunu Bulmak; Alper Hasanoğlu İle Stresi Nasıl Yönetiriz; Şeyda Taluk İle Liderin Yolculuğu: Hikayeni Yaratmak; Danis Navaro İle Kariyer Ve Varoluş atölyesi; Ayşem Burhanoğlu İle İş’te Etkili İletişim Kurmak başlıklarıyla düzenlenecek.

TSOL’un Kasım ayı atölyelerine kayıtlar www.theschooloflife.com/istanbul adresinden yapılabiliyor. İstanbul’un ‘yaşam okulu’, aynı zamanda tüm etkinlikler için erken kayıtta yüzde 20 indirim avantajı sunuyor. Dersler, Joint Idea Kanyon’da düzenleniyor.

The School of Life İstanbul Kasım programı takvimi:

  • Itır Erhart ile İçimizdeki Kahramanı Uyandırmak – 1 Kasım 2016, Salı
  • Ebru Nihan Celkan ile Yazarken İyi Olmak – 5 Kasım 2016, Cumartesi
  • Zeynep Evgin ile Nasıl Farklı Fikirde Kalabiliriz – 8 Kasım 2016, Salı
  • Sami Bugay ile Liderlikte Kendi Yolunu Bulmak – 9 Kasım 2016, Çarşamba
  • Elis Şimşon ile Filozoflardan Hayat Dersleri – 12 Kasım 2016, Cumartesi
  • Alper Hasanoğlu ile Stresi Nasıl Yönetiriz – 15 Kasım 2016, Salı
  • Şeyda Talık İle Liderin Yolculuğu:Hikayeni Yaratmak – 16 Kasım 2016, Çarşamba
  • Danis Navaro ile Kariyer ve Varoluş – 19 Kasım 2016, Cumartesi
  • Ayşem Burhanoğlu ile İş’te Etkili İletişim Kurmak – 22 Kasım 2016, Salı
  • Defne Eraslan ile ‘Yeterince İyi’ Anne Olmak– 26 Kasım 2016, Cumartesi
  • Aydan Bayır ile Kendimize Karşı Nasıl Daha Anlayışlı Oluruz – 29 Kasım 2016, Salı
  • Defne Eraslan ile İlişkiden Sonra Hayat Nasıl Devam Eder – 30 Kasım 2016, Çarşamba
Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale