X

Çocuk ve genç odalarında Feng Shui: Odayı dekore ederken uygulayabileceğiniz 6 ipucu

Eh sonbahar geldi. Yazın o sıcak, neşeli, rehaveti bol günleri yerini, serin akşamlara, daha az ışığa, dökülen yapraklara ve bir miktar da hüzne bıraktı. Ama olsun hep deriz; doğanın düzenine, her mevsimin özelliklerine uyum sağlamamız lazım diye. Ne yapalım sonbahar hüzün taşıyorsa… Şehirde işe ve okula dönüşler başladı, yeni projeler hazırlanıyor, eski rutinler başlıyor.

Sonbahar arınmanın, temizlenmenin, bırakmanın zamanı. Nasıl ki ağaçlar, yeniden ilkbaharda büyümek ve tazelenmek için yapraklarını bırakıyor, işte biz de, yenilere yer açmak adına, bize fazla gelen yüklerden arınmak için ideal dönemdeyiz. Sadece zihnimizdeki veya bedenimizdeki yüklerden bahsetmiyorum. Bugünkü konumuz sürekli iletişim içinde olduğumuz, kendi kozalarımız olan kendi evlerimiz… Madem çocuklar okullu oldu, yeni bir döneme başlıyorlar; o zaman, işte size, işe onların odalarından başlayabileceğiniz bazı ipuçları…

Hiç düşündünüz mü neden bazı çocuklar odalarında rahatça uyuyup çalışabilirken, bazıları ise sürekli uyanır ve odası haricinde evin başka mekânlarında çalışmayı tercih eder? Aslında cevabı basit: Fiziksel sebeplerin yanında, odanın enerjisi ile ilgili uyum ve ahengin olmaması, enerjinin tıkanması, huzursuzluk ve konsantrasyon bozukluğu yaratabilecek olumsuz enerjilerin bulunması sebeplerden bir veya birkaçı olabilir…

Aslında klasik bir Feng Shui uygulamasında, işe, ilk önce evin enerji haritasını çıkarmak ile başlarız. Sonra da o odayı kullanan çocuğun doğum tarihine göre astrolojik haritasını göz önüne alarak, ihtiyacı olan elementleri saptarız. Ama bunun dışında hepimizin kendi çocuklarımızın odalarında yapabileceği temel ipuçlarını burada paylaşıyorum…

Doğal ışıktan faydalanın

Eve ilk defa taşınıyorsanız, çocuğunuzun odasını da tıpkı kendi odanız gibi, doğal ışık alan ama gün içinde evin yoğunlukla kullanılan salon ve mutfak gibi mekânlarından uzakta, aydınlık bir oda olarak seçin. Güneş ışığı mükemmel bir enerji ve hayat kaynağı olduğu için, her sabah, hem perdeleri, hem de pencereleri açıp enerjinin içeriye girmesine izin verin. Akşam ise tuz lambaları, hem yumuşak ışıkları ile güzel bir aydınlatma sağlar, hem de oda içindeki havanın kalitesini artırarak doğal bir koruma oluştururlar.

Sadeleşin

İşe ilk önce odalarını toplamakla başlayın. Bakın bakalım raflarda birikmiş, bir ara oynanmış bırakılmış, sürekli tozunu almaktan yorulduğunuz ıvır zıvır oyuncaklar, objeler var mı? Bazen de insan uzun zamandır aynı yerde duran ama hiçbir işe yaramayan nesneleri de hep oranın eşyası gibi hissediyor. Kaldırın veya sevdiği başka bir obje ile değiştirin. Oh raflar rahatladı biraz! Gözünüzü yoran nesneler de artık yok…

Etrafımızdaki her türlü canlı ve cansız varlık ile iletişim içinde olduğumuzu unutmayalım… O yüzden çocukların da etrafında hep sevdikleri, baktıkça iyi hissettikleri eşyalar olsun. Onları korkutabilecek, hayal dünyasını olumsuz etkileyeceğini düşündüğünüz objeleri odalarından çıkaralım. Onların yerine, aile fotoğrafı, doğa resimleri, doğal kristaller ve taşlar koyalım. Örneğin; güzel güneş ışığı alan bir odanın penceresine asacağınız kristaller hem ışık yansımalarına neden olacak, hem de odada tam da çocukların seveceği masalsı bir ortam oluşturacaktır. 

Biriktirmeyin

Yaşam Enerjisi dediğimiz “Chi” evin içinde, odaların içinde rahatça akmalı ve gezinmeli. Kapıların arkasını, yatak altlarını küçülmüş, oynanmayan veya giyilmeyen eşyalarla depo gibi kullanmak, enerjinin akmasını engeller. Mekânda yaşanan tıkanıklık da zihinsel tıkanıklıklara sebebiyet verir. O yüzden hemen bir liste yapmalı ve yaşlarına uygun olmayan oyuncaklar başka ihtiyaç sahiplerine, giyilmeyen küçülmüş ama temiz kıyafetler başka ihtiyacı olan çocukların dolaplarına veya kitaplar yeni kurulacak kütüphanelere gitmeli… Araştırınca görüyorsunuz ki bunları toplayan, ihtiyaç sahiplerine ulaştıran bir sürü yer var. Almak için vermeyi öğrenmeli değil mi?

Alanları ayırın

Yaşları küçük çocukların odalarını fazla eşya ile doldurmaktan kaçınalım. Onların da hayal güçlerini çalıştırıp sergileyecekleri enerjinin de rahatça aktığı alanlara ihtiyaçları var. Çocuklarımızın yatak odaları genelde birçok faaliyeti içinde barındırabiliyor. Gün içinde hem oyun oynuyorlar, okul dönüşü ders çalışıyorlar, akşam ise uyku için kullanıyorlar… Her şeyden önce birkaç fonksiyonu bir arada bulunduran mekânlarda, bu fonksiyonları birbirinden ayıracak en azından somut köşeler oluşturmakta yarar var. Çalışma köşesi, oyun köşesi ve yatak alanını iyi düzenlemeli ki fonksiyonlar birbirine girip enerji kargaşası yaratmayıp, tam tersine kişisel gelişimine destek versin. 

Çalışma masasının konumuna dikkat edin

Çalışma masasının yönü Feng Shui uygulamalarında önemlidir. Masa yönünü tercih ederken, çocuğun doğum tarihi temel alınarak olumlu yönlerini çıkartırız ve yaşam enerjisinin desteğini alması için yüzünü bu yönlere dönmesini isteriz. Onun dışında, siz, masayı konumlandırırken, kapının tam karşısında olmamasına özen gösterin, tedirginlik hissetmemesi için de kapıyı görecek şekilde pozisyonlandırmaya çalışın. Kim arkasından sessizce yaklaşan bir ebeveyn ister ki? Eğer böyle bir durum varsa küçük bir ayna da iş görür. Masa üzerinden oyuncaklarını ve dağınıklığı kaldırın ki sadece yapacağı işe konsantre olsun ve ödevler de saatlerce sürmesin. Masaya koyacağınız, seveceği doğal taşlar ile de konsantrasyonunu artırabilirsiniz.

Yatak nasıl yerleştirilmeli?

Bunun arkasından, tabii ki, huzurlu bir uyku için yatak yönü seçimi geliyor. Çocuğumuzun da yine kendisi için en uygun pusula yönüne göre yatması için doğum tarihine göre yatak yönü hesaplanabiliyor. Yatağın konumunu ise, mümkünse kapıdan en uzak noktada ama kapıyı görecek şekilde yerleştirmelisiniz. Yatak başının sağlam bir duvar olması ise tercihiniz olmalı…

Eğer birkaç çocuğunuz varsa ve odayı paylaşmak durumundalarsa, her ikisine de kendi bölümlerini kişiselleştirmeleri için fırsat yaratın. Ancak yerden tasarruf edeceğim diye ranza formatlı yatakları mümkünse tercih etmeyin. Altta yatan kişi, her zaman üzerinde baskı hisseder. Çok zorda kalırsanız da ara sıra yer değiştirerek uyumalarını teşvik edin. Üst yatağın tavanını açık renklerde de boyayabilirsiniz.

Feng Shui ile düzenlenmiş odalar, çocuklarımızın sağlıklı büyümesine, olumlu kişisel özellikler geliştirmesine, ailesi ve çevresi ile uyum içinde olmasına katkı sağlar…

Daha detaylı bilgi almak için; info@madeinfengshu.com adresine yazarak kişisel danışmanlık alabilirsiniz…

“madeinfengshui “olarak 02-03 Kasım’da Beykoz Village Park Resort &Spa’nın doğal ortamı içinde, Mayıs ayında yaptığımız atölye çalışmasını, olumlu geri dönüşler üzerine sizler için tekrarlıyoruz. “5 Element ile Dengelen” Volume 2 Atölye çalışmasında; hem elementler ile ilgili genel bilgiler öğrenecek hem de katılımcıların daha önce paylaştıkları doğum tarihlerine göre, astrolojik haritalarını yorumlayacağımız bireysel seanslar yapacağız. Bu şekilde kendi öz elementimiz, dolayısıyla kendi hayat yolculuğumuz hakkında derin bilgiler öğreneceğiz. Kendimiz için, özümüzde hayal ettiğimiz hayatı resim ve kolaj çalışmaları ile oluşturacağız. 5 Elementin, Aromaterapi ile bağlantısını öğrenip, ihtiyacımız olan elemente göre Aromaterapik yağlarımızı hazırlayacağız. Yoga&Meditasyon ile de doğanın içinde kendimiz ile bağlantı kuracağımız bu etkinliğe sizleri de bekliyoruz.
Atölye ile ilgili tüm detaylara aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.
www.madeinfengshui.com/events/5-element-ile-dengelen-volume-2/
Kayıt için info@madeinfengshu.com adresine mail atabilir ya da telefonla bizlere ulaşabilirsiniz..
Bahar: 05322935392 Banu: 05324737771
Ya da sadece takip etmek isterseniz;
www.madeinfengshui.com
https://www.facebook.com/madeinfengshui/
https://www.instagram.com/madeinfengshui/

İlginizi çekebilir: Ev satın alırken de Feng Shui: Evinizin enerjisi tüm yaşamınızı etkiliyor

Bahar Gücüyener Pardorokes: 1970 yılında İstanbul’da doğan Bahar Pardorokes Notre Dame de Sion Fransız Kız Lisesinin ardından Mimar Sinan Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’nden mezun oldu. İstanbul Teknik Üniversitesi’nde yüksek Lisans eğitimini tamamladıktan sonra 2012 senesine kadar çeşitli mimari ofislerde, yurt içi ve yurt dışı projelerde, daha sonra da kendi mimarlık şirketinde aktif olarak çalıştı. 2013 senesinden itibaren ise kişileri, yaşadıkları mekânlar ile uyumlayarak mekânları düzenleme fikri gelişmeye başladı… 2013 senesinden itibaren mesleki bilgisine, Feng Shui öğretisini eklemeye karar verdi. Önce IFSA (International Feng Shui Association) Türkiye temsilcisi Master Esra Koyuncu’nun eğitimlerini tamamladı. Daha sonra Grand Master Raymond Lo’dan Klasik Feng Shui, Çin Astrolojisi ve I Ching eğitimlerini alarak danışmanlık derecesi kazandı. Y. Mimar Banu Olcay Akkiprik ile beraber “madeinfengshui” şirketini kurdu. O günden beri, ev ve işyerlerine, profesyonel Feng Shui danışmanlık hizmeti vermeye devam ediyor, mekânları, sahipleriyle dengeli hale getirmeye çalışıyor. “Aynı Feng Shui uzmanı gibi mimarın da amacı yaşanılan mekânları iyi işlev görecek şekilde tasarlamak, her mekânda var olacak faaliyete uygun dekorasyon ve düzenleme sağlamaktır. Yaşadığımız mekânlarda, yaşam enerjisini yok saymamız mümkün değil. Bu enerjinin, mekân içinde mükemmel şekilde akması, içinde yaşayanlara da mutluluk sağlık, denge getirir. Bütün tarihsel süreçte ve şimdi günümüzde yine hepimiz, huzur ve mutluluk peşinde değil miyiz?”

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 

Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 



İlgili Makale