X

Cilt kanseri hakkında bilinmesi gerekenler: Belirtiler, tanı ve korunma yolları

Güneşin zararlı etkileri, yanlış bronzlaşma alışkanlıkları, solaryum kullanımı, bazı genetik özellikler gibi çeşitli faktörler cilt sağlığını tehdit eden en önemli faktörler arasında. Bu faktörler ne yazık ki sağlığı tehdit ederek büyük tehlikelere yol açabiliyor. Bu tehlikelerin başında da ne yazık ki her yaştan insanı etkileyebilen ve yaygın bir kanser türü olan cilt kanseri geliyor. Özellikle melanom gibi deri kanseri türleri erken dönemde tespit edildiğinde tedavi süreci genelde başarılı bir şekilde ilerleyebiliyor. Bu yüzden belirtileri bilmek, korunma yollarını uygulamak ve düzenli kontrolleri aksatmamak, sağlıklı bir cilt ve yaşam için hayati önem taşıyor.

Cilt kanserinin belirtileri ve nedenleri

Cilt kanserleri değişik türlerde olduğu için belirtileri de farklılık gösterir. Ancak deride daha önce var olmayan kızarıklık, kabarıklık, kabuklanma veya yara uzun süre iyileşmiyorsa, mutlaka bir dermatolog görmelidir. Deride koyu renkli bir ben ortaya çıkmışsa veya var olan bende büyüme, renk değişimi, kaşınma, kanama fark edilirse, bu durumlar çok kritik öneme sahiptir. Zaman kaybetmeden doktora başvurulması gerekir.

Güneşin zararlı UV ışınlarına uzun süre maruz kalmak başta olmak üzere, çevresel ve genetik pek çok etken cilt kanserinin oluşumunda rol oynayabilir. Cilt kanseri, dünya genelinde en sık görülen kanser türlerinden biridir. Görülme sıklığındaki artışın ana nedeni güneş ışınlarıdır. Gelişiminden %90 güneş ışınları, %10 genetik sorumludur.

Ailede melanom olan çocuklarda iyi bir güneş koruma yapıldığında melanom riski azalmaktadır. Eski yıllara kıyasla daha fazla zararlı güneş ışınlarına maruz kalma ve çocukluktan itibaren güneşin dik geldiği saatlerde açık ortamda bulunma, güneş koruyucu, uygun giysi gibi güneşten korunma yöntemlerinin uygulanmaması riski artırmaktadır. Çocukluk çağında üçten fazla güneş yanığı geçirenlerin melanom riski 2 kat artmaktadır. Ultraviole ışınları melanom için başlıca risk faktörüdür. Yaklaşık %90’ı aşırı güneş maruziyetine bağlıdır.  

Melanom da, diğer deri kanserleri de her bölgede olabilir, ancak genellikle derinin güneşe açık bölgelerinde ortaya çıkar. Çocukluktan itibaren maruz kalınan aşırı güneş ışınları hücre yapısında kalıcı bozulma yapar ve hasar birikerek deri değişiklerine yol açar. Hasarlı hücreler anormal çoğaldığında ise deri kanserleri ortaya çıkabilir. Aşırı alınan UV, her 10 yıl deri kanseri riskini artırır.

Güneş koruyucu kullanmak her yaşta kanserden korumada yardımcı olur. Açık ten, sarı-kızıl saç, açık göz rengi ve aşırı çillenme gibi ultraviyole hasarının kolay oluşabildiğini gösteren bir durumdur. Solaryum ise başlı başına bir tehlikedir. 35 yaş altında solaryum kullananlarda melanom riski en yüksektir. Avustralya, Avusturya, Belçika, Fransa, Almanya, Portekiz, İskoçya, İspanya ve A.B.D.’de ise sadece Kaliforniya gibi bazı ülkelerde 18 yaş altındakilere solaryum yasaklanmıştır.

Düzenli kontrollerle erken tanı olanakları

Düzenli check-up yaptırarak kan değerleri nasıl takip ediliyorsa, aynı özenin deri muayeneleri için de gösterilmesi büyük önem taşımakta. Derideki değişikliklerin çıplak gözle fark edilebilir olması, erken tanı açısından en büyük avantajlardan biri. Ancak günümüzde yalnızca klasik muayene ile yetinilmemekte, dermoskop adı verilen özel cihazlarla lezyonlar büyütülerek detaylı şekilde incelenebilmekte ve bilgisayarlı dermoskopi sayesinde kayıt alınarak uzun vadeli izlem sağlanabilmektedir

Ayrıca son teknolojiyle geliştirilen ve bazı merkezlerde kullanılan üç boyutlu tüm vücut görüntüleme ve tarama sistemleri sayesinde, riskli lezyonlar çok daha erken dönemde tespit edilebilmekte ve olası sorunlara karşı hızlıca önlem alınabilmektedir. Bu yöntemlerin düzenli aralıklarla uygulanması, cilt kanseri başta olmak üzere pek çok deri hastalığında erken tanı şansını önemli ölçüde artırmaktadır.

Cilt kanserinde yapay zeka destekli görüntüleme ve analiz sistemleri  

3 boyutlu tüm vücut görüntüleme sitemi deri kanseri tanısında kullanılan son teknoloji bir sistemdir. Tüm vücut yüzeyini yüksek çözünürlüklü görüntüler alarak kaydeder, deri lezyonlarını ayrıntılı incelemeyi mümkün kılar. Dermatologların erken tanı koymasını, lezyonlardaki gelişmelerin izlenmesini, tedavi sonuçlarının değerlendirilmesini sağlar. Bu teknolojiyle saniyeler içinde tüm vücut dijital görüntüleme yapılır, lezyonların özellikleri belirlenir, sisteme kaydedilir ve ardından dermatologlar kaydedilen benleri tekrar inceleyerek değerlendirirler.

Toplam 92 ayrı kamera ile cilt yüzeyinin makro kalitede görüntüleme yapan ve insan vücudunun 3 boyutlu bir temsilini oluşturan yazılımı kullanan bir cihazdır. 46 adet farklı konumlardan görüntüleme ile tek yüksek çözünürlüklü 3 boyutlu görüntüyü 5 dakikadan az bir sürede oluşturur. Görüntüleri kaydeder, risk analizi yapabilir.

Belirli zaman aralıklarıyla yapılan görüntülemeler sayesinde, vücuttaki cilt lezyonlarının haritalandırılması ve takip edilmesini amaçlayan bu sistemle elde edilen veriler, uzman doktor tarafından tanı ve tedavi süreçlerinde kullanılır. Tüm vücudun 3 boyutlu olarak görüntülenmesiyle elde edilecek görüntüler kaydedilir ve lezyonların zaman içerisinde takip edilebilmesi sağlanır. Bu sistemle düzensiz renk, düzensiz sınırlar, asimetri ve boyut gibi parametreleri değerlendirerek deri hastalıkları, deri kanseri veya melanom şüphesi uyandıran benlerin takip ve analizi amaçlanmaktadır. Tekrar eden görüntülemeler, yeni veya değişim geçiren deri lezyonlarının ve benlerin belirlenmesi için gerekli olup, bu sayede lezyonların erken saptanması ve erken tanı konulması amaçlanmaktadır.

Çoğu kişi için yılda bir kez görüntüleme yapılması uygundur, ancak çekim aralığı hastanın özellikleri, tıbbi durumu ve deri lezyonlarının taşıdığı riske göre bir dermatolog tarafından belirlenmelidir. Dolayısıyla, erken tanı hayat kurtarıcı olmaktadır. Erken tanı ve doğru cerrahi yönetimiyle tedavi başarısı çok yüksektir, hatta tam kür elde edilebilir. Üç boyutlu görüntüleme erken tanı oranını yükseltmekte, deri ve benlerdeki değişimi izleme ve erken aksiyon alma olanağı sağlamaktadır. Gereksiz biyopsi ve iz riski de azaltmaktadır.

Cilt kanserinde farkındalık: Erken tanı hayat kurtarır

Cilt kanserinde erken tanı, tedavi sürecinin başarısını doğrudan etkiler. Bu yüzden kişinin kendi cildini tanıması, değişiklikleri fark etmesi ve düzenli kontrolleri aksatmaması hayati önem taşır. Basit ama düzenli gözlemlerle riskler erkenden saptanabilir, ciddi sonuçların önüne geçilebilir.

Bu noktada şu konunun altını çizmekte fayda var; sosyal medyada paylaşılan yanlış bilgilendirmeler en önemli sorunlardan biri. Örneğin güneş koruyucuların zararlı olduğuna dair söylentilerin bir dayanağı yoktur. Elbette ki bu, FDA ve Avrupa Birliği onaylı, içerik kontrolu yapılmış koruyucular için geçerlidir. Çocuklara, hamilelere ve cilt özelliklerine göre seçim yapılmalı, mutlaka bir dermatoloğa danışarak güneş koruyucu seçilmelidir. Güneşten bilinçli yaralanmak gerekir. Bunun için:

  • Güneşin dik geldiği saatlerde havuz, deniz programı yapılmamalı,
  • Okullardaki açık hava etkinlikleri öğle saatlerine programlanmamalı,
  • Güneşten korunmak için şapka, güneş gözlüğü ihmal edilmemelidir.

Erken teşhisin hayat kurtardığı unutulmamalı, daha fazla insan bu konuda bilgilendirilmelidir Erken tanı melanomda başarıyı inanılmaz ölçüde etkiler. En erken dönemde hayatta kalma %98’in üzerindeyken, ileri evrelerde bu oran hızla düşmektedir. Basit bir muayeneyle telafisi zor bir durumdan sakınmak mümkündür. Diğer deri kanseri türlerinde de durum benzer şekilde ilerler.

Güvende kalmak: Düzenli kontrol ve takip

Melanom genellikle deri yüzeyinde başladığı için erken dönemde saptanma şansı çok yüksektir. Kişinin kendi derisini belli aralıklarla düzenli olarak kontrol etmesi çok yararlıdır. Bunun için:

  • Her ay boy aynasında, yeterince aydınlatılmış bir ortamda tüm vücut derisi tepeden tırnağa incelenmelidir.
  • Görülmesi güç bölgeler için bir el aynasından yararlanılmalıdır.
  • İnceleme yüzden başlanarak, saçlı deri (başka birinin yardımı istenebilir), boyun, omuzlar, sırt, göğüs vb. sırasıyla aşağı doğru sistemli olarak inmelidir.
  • Kasıklar, kollar ve bacakların iç kısmı, ayak tabanı ve parmak araları unutulmamalıdır.

Uzun gibi görünen bu işlem, aslında 5 dakika bile sürmemektedir.

Unutulmamalıdır ki; derideki değişikliklerin ve benlerin görünümünün takip edilmesi, herhangi bir farklılık fark edildiğinde dermatolog ya da bu alanda uzman bir hekime başvurulması, deri kanserinin en tehlikeli türü olan melanomun erken teşhis edilme olasılığını önemli ölçüde yükseltmektedir.

*Bu yazı Amerikan Hastanesi’Amerikan Hastanesi’nden Prof. Dr. Sibel Alper’in katkılarıyla hazırlanmıştır.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale