X

CBD ve Terpen nedir, ne işe yarar?

CBD (kannabinoidol), terapötik potansiyele sahip kenevir ve kendir bitkilerinde bulunan bir bileşiktir, ancak insanların duygu ve düşünce akışlarına THC (tetrahidrokannabinoidol) gibi etki etmez. Dünyanın dört bir yanında yapılan araştırmalar, CBD’nin çok çeşitli belirtileri iyileştirebildiğini göstermiştir. Bilim insanlarının CBD’yi “seçici olmayan” diye nitelendirmelerinin nedeni, terapötik faydaları fizyolojik ve sistemik bir şekilde sunmasıdır.

Vücudumuz bir nevi kendi CBD ve THC’lerini üretir; bunlar kenevir bitkisinde öne çıkan bu iki moleküle çok benzeyen kimyasallardır. Bu durum 1990’larda, bir grup İsrailli bilim insanı tarafından keşfedildi. Aynı bilim insanları, vücudumuz tarafından üretilen ve endokannabinoid (endo “içinde, içinden” demektir) olarak adlandırılan bu kimyasalların birçok fiziksel işlevi düzenlemede rol oynadığını da fark etmişlerdi. Bunlar sistemlerimizi dengede tutmaya, ruh halimizi ve stres tepkilerimizi düzenlemeye yardımcı olurlar. Sinir sistemini korur, bağışıklık sistemini optimize etmeye yardımcı olur, hatta bazı tümör hücreleriyle savaşabilirler. Fitokimyasalların (kenevir-kendir bitkileri tarafından üretilen moleküller) bu önemli düzenleyici sistemi etkileme yeteneği, iyileştirmeye yönelik geniş kapsamlı etkilerine ışık tutuyor.

“A-ha! Anı, hepimizin CBD’nin işe yaradığını gördüğümüz zamandı.” Dr. Andrew Levinson – Wonderfeel Baş Ürün Formülatörü

Wonderfeel’in yenilikçi buluşları terpenler ile vitamin, mineral veya enzimler gibi doğal ve güvenli farmasötik bileşikleri bir araya getirir. Bu CBD “aktivatörleri” tıkanmış metabolik yolakları daha hızlı düzene sokma işlevi görür.

Terpen nedir, ne işe yarar?

Wonderfeel Baş Ürün Formulatörü Dr. Levinson, “Evrimsel terpenler, bitkiyi canlı ve etkili tutan kofaktörlerdir.” diye açıklıyor ve ekliyor “Terpenler yırtıcıları uzaklaştırmanın yanı sıra, diğer bitkilerin topraklarını işgal etmesini de engeller. Bitki dünyası sürekli savaş halindedir ve terpenler biyolojinin Füze Savunma Sistemi gibidir.”

Uçucu yağlar devrimi, terpenlerin ve aromaterapinin tıbbi faydaları hakkında farkındalığı ve bilimsel araştırmaları beraberinde getirmiştir. Kenevirde bulunan neredeyse tüm önemli terpenler ya analjezik (ağrı kesici) ya da antienflamatuvardır.

Fakat nörolog ve araştırmacı Dr. Ethan Russo tarafından 2011’de yapılan bir çalışmada, kannabinoidlerin ve terpenlerin vücudun endokannabinoid sisteminde birbirlerini güçlendirmek için nasıl birlikte çalıştıklarını gösterdi. Daha önceleri THC, kenevirin tek önemli bileşeni olarak kabul ediliyordu. Russo ve ekibi, kannabinoidlerle birleştirildiğinde terpenlerin birçok terapötik etkiyi güçlendirebileceğini ortaya koydu. Örneğin mirsen işimli bir bileşen, uyku halinin yanı sıra antienflamatuar ve ağrı kesici etki gösterir. Limonen ise antibakteriyel özelliklere de sahip olan enerji verici bir antidepresan bileşiği olarak kabul edilir.

Dr. Russo’nun aynı makalesinde, terpenlerin ağrı, iltihaplanma, depresyon, anksiyete, bağımlılık, epilepsi, kanser, mantar ve bakteriyel enfeksiyonların tedavisi konusunda sinerji içinde çalışabildikleri belirtiliyor.

Wonderfeel, formüllerinde yalnızca doğal türevli terpenler kullanır. Kenevirden türetilmemiş terpenler (bitkilerde, meyvede ve şaşırtıcı şekilde bazı böceklerde yaygındır) harika olsa da, Wonderfeel Doğa’nın “bütüncül bitki deneyimini” formüllerinin arkasındaki ana fikir olmasına karar verdi. Wonderfeel’in terpenleri sadece kenevir bitkisinden elde edilir. Firma, sağlıklı yaşam ürünlerinin üretiminde mevcut olan en kaliteli terpenleri temin etmek için önlemler alır.

Wonderfeel’in Gündüz Ekstra Güç (Daytime Extra Strength) formülünde pinen (uyanıklık) özü ve Akşam CBD kategorisinde mirsen (sakinleştirici) özünü bulabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: CBD nedir, ne işe yarar: CBD yağı, kannabinoidol ve faydaları

Baran Dilaver: Baran Dilaver bir girişimci, kreatör ve başarılı bir yöneticidir. ABD ve Kanada’da halka açık ve özel şirketlerde CEO ve COO olarak görev yapmış, dünya çapında bir düzineden fazla tanınmış markayı yaratmış ve ödüller alan ürünler geliştirmiştir. Wellness ve CBD alanlarında birçok girişimi olan Baran, CBD endüstrisindeki en büyük A Serisi sermaye yatırımının (Mile High Labs şirketi için) gerçekleşmesini sağlamıştır. Alanında önde gelen bilim insanları ve doktorları ile değişik projelerde beraber çalışmış ve en son Wonderfeel markasının lanse etmiştir. Tech Open Air, European Communications Summit ve CannaTech gibi konferanslarda uzman konuşmacı olarak yer alan Baran, San Fransisko’da yaşamaktadır. Liseyi İstanbul Alman Lisesi’nde bitirdikten sonra yüksek öğrenimine UC Berkeley’de (University of California) devam etmiş, akademik ve spor bursları kazanarak burada Ekonomi eğitimi almıştır.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale