X

Bir alışkanlıktan vazgeçmek ve yeni alışkanlık oluşturmak için kullanabileceğiniz yöntemler

Alışkanlık denilen davranış aslında tetikleme, eylem ve ödül şeklinde ilerleyen bir sürecin sonunda gerçekleşir. Yani bir durum, bir eylemi tetikler. Eylemin sonucunda ödül alırsanız, o eylemi yapmaya devam edersiniz.

Eğer eylemlerinizin ve sonrasındaki ödüllerin bir amacı yoksa, kötü alışkanlıklar geliştirmeye başlarsınız. Bunlar da insanı kendi kendini sabote etmeye, başarısızlıklara, sağlıksız koşullara davetiye çıkarır. Öte yandan iyi alışkanlıklar ise sağlık, mutluluk ve hayattan tatmin olma duygusu vadeder.

Peki bir alışkanlıktan vazgeçmek ne kadar sürer? Kimileri 21 gün diyor, kimileri 1 ay… Aslında istediğiniz alışkanlığı kazanmak için bir şeyi kaç defa veya ne kadar süreyle tekrarlamak gerektiğine dair büyülü bir sayı yok. Araştırmacılar, alışkanlık oluşturmak için birkaç farklı yol öneriyor. İşte bu yöntemlerden öne çıkanları…

İyi alışkanlıklar ise sağlık, mutluluk ve hayattan tatmin olma duygusu vadeder.

21 gün kuralı (veya efsanesi)

21 gün kuralıyla ilgili en eski çalışmalardan biri 1960 yılında Maxwell Maltz’a ait. Plastik cerrah olan Dr. Maltz, insanların kendilerini nasıl gördükleri üzerine araştırmalar yapmaya başlamıştır. Dr. Maltz, hastaların, ameliyattan sonra değişikliklere alışmasının ne kadar süre alacağını anlamak istiyordu, insanların değişikliklere alışması için en az 21 gün geçmesi gerektiğini fark etti ve daha sonra bu bilgiyi de çalışmalarında kullandı. Buradan yola çıkan uzmanlar da yeni bir alışkanlık edinmek veya alışkanlıkları değiştirmek için 21 gün kuralını uygulamaya başladı.

Kendinize 1 ay verin

Alışkanlık edinmek için ne kadar süre gerektiği konusunda bir başka yaygın inanış da bu sürenin 28-30 gün olduğu şeklinde. Bu kuralın arkasındaki isim olan Jon Rhodes şöyle diyor; “Yapmak istediğiniz değişikliklere bilinçli bir şekilde odaklanarak 4 haftayı bu bilinçle geçirmelisiniz. 4 haftanın sonunda, bunu sürdürülebilir kılmak için ufacık bir çaba harcamanız yeter”.

Alışkanlık için gereken zaman değişebilir

Yapmak istediğiniz değişikliklere bilinçli bir şekilde odaklanarak 4 haftayı bu bilinçle geçirmelisiniz.

Hızlı bir değişim isteyenler için 21 veya 28 gün kuralı daha cazip gelse de 2009 yılında University College London’da yapılan bir araştırma, bir alışkanlığı değiştirmek için gereken sürenin çok daha fazla olabileceğini söylüyor. Sonuçları The European Journal of Social Psychology’de yayımlanan araştırmada 96 kişinin alışkanlık oluşturma süreleri 12 hafta boyunca incelenmişti. Araştımada, katılımcıların yeni bir davranışı otomatik olarak yapmaya başlamaları için geçen süre esas alındı. Bu sürenin 18 ile 254 gün arasında değiştiği fark edildi. Ortalama süre ise 76 gün olarak tespit edildi.

Bir alışkanlıktan vagzeçmek için yeni alışkanlık edinin

Aslında bir alışkanlıktan vazgeçmek için yeni bir alışkanlık edinmek gerektiğini fark edince, bu süreç daha kolay ilerliyor. Oregon Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nden Dr. Elliot Berkman, “Alışkanlık haline gelmiş bir şeyi yapmayı bırakmak yerine yeni bir şey yapmaya başlamak daha kolaydır” diyor.

Zamanı düşünmeyin

Bir eylemin alışkanlığa dönüşmesi için gereken zaman, birçok faktöre bağlı olarak değişkenlik gösterebiliyor. Yeni bir alışkanlığın oluşumunu etkileyen tek faktör zaman değil. Santa Clara Üniversitesi ve Stanford Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde çalışmalar yürüten Dr. Thomas PLante, bu konuda şöyle diyor; “En önemli mesele, kötü alışkanlığı yıkmayı ne kadar güçlü bir şekilde istediğiniz. İkincisi ise problemli alışkanlığın ne kadar yerleşmiş olduğu. Üçüncüsü de kötü alışkanlıktan vazgeçmeme durumundaki olası sonuçların neler olduğu”.

Hayattaki önemli değişimler bir gecede olmayacağı gibi, büyük ihtimalle 21 günde de olmaz. Eğer hayatınızda bir şeyleri değiştirmeyi gerçekten istiyorsanız, öncelikle zaman sınırını kafanızdan çıkarmalısınız. Hayatımızdaki her değişimi farklı hızda yapabiliyoruz. Bu yüzden ne kadar zaman alacağını değil, vazgeçeceğiniz kötü alışkanlığın size neler kazandıracağına odaklanın.

İlginizi çekebilir: Nörobilimi kullanarak kötü alışkanlıkları bırakmak

 

Kaynaklar:
Lifehack
Huffington Post

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale