X

Beynin ödül mekanizması

Hepimiz, yaptığımız işin ya da emek verdiğimiz bir şeyin ödülünü almak isteriz. Kimimiz bunu maddi bir karşılık olarak beklerken, kimimiz manevi ödüllere daha çok değer veririz. Fakat dışarıdan gelecek ödülden çok daha tatmin edici ve hızlı olanı kendi içimizde saklıdır: Beynimizin ödül mekanizması (reward pathway ya da ödül yolağı) dopamin hormonunun salgılanmasını sağlayarak bize anında mutluluk, coşku ve doyum hissi verir.

Daha önce de bahsettiğimiz bu ödül mekanizması sayesinde bizler, hafızamıza kazınan bu doyum hissini tekrar yaşamak için tekrar gerekli hareketleri yapma ihtiyacı hissediyoruz. Ancak, tüm insanların beyninin aynı şekilde işlemediği yapılan araştırmalar ile kanıtlandı.

Psikopati nedir, kimlere psikopat denir?

Tüm akıl hastalıklarının genel adı gibiymişçesine kullanılan psikopati, aslında “empati ve vicdan eksikliği ile karakterize olan bir kişilik bozukluğu” olarak tanımlanıyor. Fevri ve asosyal davranışlar, çevresindekileri manipüle ederek istediğini almaya yönelik hareketler, dürtülerle hareket etme ve korku yoksunluğu, klinik olarak psikopat teşhisi konan kişilerde görülen ortak özelliklerden sadece birkaçı. Bu kişilerin suç işlemeye ya da madde bağımlılığına daha meyilli oldukları da biliniyor.

Psikopati özellikleri gösteren kişilerin beyin aktiviteleri incelendiğinde, ödül mekanizmalarındaki sorun tespit edildi. National Institute on Drug Abuse (NIDA; Ulusal İlaç Bağımlılığı Enstitüsü) tarafından desteklenen bir araştırmada, gönüllülerin hiçbirine klinik olarak psikopat tanısı konmamış olsa da, içlerinde psikopati ile özdeşleştirilen özellikler gösteren kişiler bulunuyordu. Şimdiye dek psikopati üzerine yapılan korku ve empati eksikliği gibi duygu durumlarına yoğunlaşılan araştırmaların aksine, bu çalışma oldukça somut veriler içeriyor.

Ödül sisteminde arıza, psikopatiye yol açabilir

NIDA’nın desteklediği, Vanderbilt Üniversitesi’nde yapılan araştırmada, yaşları 18 ila 35 arasında değişen 40’ı aşkın sağlıklı gönüllünün beyin aktiviteleri, birden çok etken altında, çeşitli görüntüleme yöntemleri ile incelendi.

Örneğin bir deneyde, gönüllülere düşük dozda amfetamin verilerek PET (pozitron emisyon tomografisi) adı verilen yüksek çözünürlüklü görüntüleme yöntemi kullanıldı. Amfetaminin, ödül ve motivasyon ile ilişkilendirilen ve dopamin salgılamayı arttıran bir kimyasal madde olduğunu eklemekte fayda var. Bir başka deneyde ise katılımcılardan, sonunda para kazanabilecekleri bir bilgisayar oyununu oynamaları istendi ve kazanma anında MRI (manyetik rezonans görüntüleme) yöntemi ile beyinleri izlendi.

Her iki deneyin sonuçları, fevrilik ve asosyallik gibi psikopati özellikleri gösteren gönüllülerin beyninde dopamin salgılamayı tetikleyen ödül mekanizmalarının çok daha fazla çalıştığını gösterdi. Bilim insanları bunu, beynin ödül sistemindeki arızaların psikopatlığa sebep olabildiği şeklinde yorumluyorlar.

Tatmin peşinde, korkusuz ve saldırgan olmak

Salgılanan dopamin yani yaratılan doyum ne kadar yüksek olursa, kişinin ona ulaşmak için göze alabilecekleri de aynı oranda artıyor. Buna empati yoksunluğu, yani başka insanların duygularını önemsememe durumu da eklendiğinde bu kişiler isteklerine ulaşmak için daha korkusuz, daha saldırgan ve girişken olabiliyorlar. Tavşan ve havuç deneyi misali; aslında ortada daha büyük bir havuç (ödül) yokken beyin öyleymiş gibi kişiyi şartlıyor ve dolayısıyla, o ödülü kazanmak kişi için çok daha önemli bir hal alıyor.

NIDA direktörlerinden Dr. Nora Volkow, “Düşünmeden hareket etme ve asosyal olma gibi özellikleri aşırı aktif bir dopamin salgılama sistemine bağlayan bu çalışma sayesinde, saldırganlığın bazı insanlarda ödüllendirici bir his oluşunu açıkladık” diyor. Araştırma görevlilerinden Josh Buckholtz ise, sebebini anladığımız ölçüde psikopatiyi tedavi edebileceğimizi, böylece suç oranlarında azalma sağlayabileceğimizi belirtiyor.

Kaynak:

  • http://www.nih.gov/researchmatters/march2010/03292010brain.htm
  • https://saltuerk.wordpress.com/2011/05/12/psikopat-ile-dopamin-arasindaki-iliski/
  • http://mebk12.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/34/27/888940/dosyalar/2012_12/17095819_tijenengezermaddebamll.ppt.ppt
  • http://www.npr.org/templates/story/story.php?storyId=125231137
Şule Kulein: Lisede “yapabildiği için” sayısal bölümü seçti ve Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü’ne girdi. Üniversitede katıldığı Mühendislik Kulübü’nün dergisi StepS’e aşık olduğunda, içine sözelci kaçmış bir sayısalcı olduğunu fark etti. Yazım kuralları konusunda etrafındakileri itinayla delirten Şule, 2 yıl boyunca StepS’in editörlüğünü yaptı, üniversitede ve sonrasında okul ve şirket dergileri ile çeşitli bloglara yazılar yazdı. Seyahat etmeyi, okumayı, öğrenmeyi seviyor. Basılı materyalin hastası, fakat çevrimiçi de fena durmuyor. Şule kendini bildi bileli yazıyordu; artık bir de Uplifers’ta yazıyor.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale