X

Beynin hassas kimyasını yakından tanıyalım

İnsan denilen varlık aslında bir takım kimyasallardan oluşur. Minicik moleküller başka minicik moleküllerle iletişim kurar, bu iletişim bizim ruh halimizi, nevrozlarımızı ve hatta kişiliğimizi belirler. Bu kimyasallarda herhangi bir çarpıklık yaşandığında ise beynimiz değişir ve kaçınılmaz bir şekilde biz de değişmiş oluruz.

Endorfin coşkusu

Bir koşucu maratonun sonunda endorfin bombardımanı yaşadığında veya yoğun bir antrenman sonunda zindelik patlaması yaşadığında vücudundaki kimyasalların çarpıklaştığını söylemek mümkün değil. Bununla birlikte bilim insanları egzersizle beslenen bu güzel duyguların, yırtıcı hayvanlardan kaçma veya sakince avlanma gibi evrimsel avantajlar sağladığını söylüyor. Son dönemde yapılan bir araştırma, köpeklerin de insanlar gibi bu koşucu endorfini coşkusunun bir benzerini hissettiğini ortaya koydu. Çünkü onların da hayatta kalması, ne kadar hızlı koştuklarına bağlı.

İnsan denilen varlık aslında bir takım kimyasallardan oluşur.

Şimdiye kadar bilim insanları koşucuların maraton sonunda yaşadıkları endorfin bombardımanının, vücutta artan endorfin veya nöropeptidlerle ilgili olduğunu, bunun da vücudun içsel ağrı kesici deposu gibi çalıştığını düşünüyordu. Buna inanmalarının sebebi ise yorucu egzersizlerden sonra atletlerin kanındaki endorfin seviyesinin yükselmesi ve buna bağlı olarak acıya karşı toleranslarının da artmasıydı. Ancak son yapılan araştırmalar, endorfinin kan dolaşımında ve beyinde hareket edebilmek için fazla büyük olduğunu gösteriyor.

Her güzel şey gibi koşucuların maraton sonunda yaşadıkları endorfin bombardımanı hissi de istismar edilebiliyor. Egzersizle vücut sınırlarınızı zorlamak, bu endorfin bombardımanını yaşamanın harika bir yolu olabilir ancak kaslarınıza geri dönülemez zararlar da verebilir.

Kendine zarar verme

Kendine zarar verme, bir kişinin istemli olarak kendisini yaralamasıyla açıklanıyor. Bunu yapan kişilerin genellikle bir yerlerini kestikleri, kendilerini yaktıkları, vücutlarında delikler açtıkları veya bir şekilde kendilerini kanattıkları görülür. İnsanlar bazen kendine zarar vermeyi katartik, aklını başına getirici hatta sevindirici olarak bile tanımlıyor. Neden böyle olabilir sizce?

İnsan yaralandığında, vücudundan endorfin ve endokanabinoid gibi doğal kimyasallar yayılır. İnsanların isteyerek kendine zarar vermelerinin altında bu sakinleştirici, acıyı azaltıcı ve zihinsel acılarını giderici kimyasallara ulaşma isteği yatıyor olabilir.

Peki kendine zarar vermek beyinde sakinleştirici kimyasalların salgılanmasını sağlıyorsa, neden o zaman herkes bunu yapmıyor? Araştırmacılar, kendine zarar veren kişilerin doğal olarak endorfin seviyelerinin daha düşük olduğundan şüpheleniyor. Bu yüzden bu kişiler “mutlu kimyasal” açığını kapatmak için kendilerine zarar veriyor.

İlgili yazı: Beyni mutlu olmaya programlamak mümkün

Sağlıklı bir beyinle sağlıksız bir beyin arasındaki fark, sandığınızdan çok daha ufak olabilir.

Koşucuların maraton sonunda yaşadıkları endorfin bombardımanı gibi kendine zarar vermenin de evrensel bir avantajı var. Her şeyin ötesinde birisi yüzünüze vurduğunda, saklanmak değil aynı şekilde karşılık verip onu yerle bir etmek için enerjiye sahip olmak istersiniz. Yaralanma, her şeye rağmen insanlığın hayatta kalması için büyük bir öneme sahip.

Seks bağımlılığı

Hepimiz cinsellikten keyif alıyoruz. Her şeyden ötesi, cinsel eylemler beynin hoşluk veren kimyasallarla dolmasını sağlayarak bizlerin mutlu ve sağlıklı hissetmemizi sağlıyor. Bazıları ise cinsellik konusunda fazla takıntılı oldukları için bu durum onların hayatlarına yansıyor. Bu kişilere seks bağımlısı veya kompülsif cinsel davranış sergileyen birey deniliyor.

Bilim insanları hala seks bağımlılığının zihinsel bir hastalık olarak değerlendirilmesi veya değerlendirilmemesi konusunda fikir birliğine varabilmiş değil. Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders‘ın son versiyonunda seks bağımlılığı dikkat çekici bir şekilde yer almıyor. Bu sınıflandırma bir yana, kompülsif cinsel düşünceler ve davranışlar sergileyerek yaşayan bir sürü birey var. Cambridge Üniversitesi’nde yayımlanan son bir araştırmaya göre kompülsif cinsel davranışlarla mücadele eden bireylerin beyin aktivitesi, madde bağımlılarındakiyle aynı değil.

Seks bağımlılığı da endorfinler ve diğer endojenik opioidler tarafından yönetiliyor. Araştırmalar, Naltrekson denilen bir kimyasalın ergenlerde kompülsif cinsel davranışları kısıtlamak için işe yaradığını gösteriyor. Mayo Clinic tarafından yürütülen bir vaka incelemesinde de hastaların internet pornografisi bağımlılığının naltrekson aracılığıyla tedavi edilebildiği bulundu.

Bir başka deyişle kompülsif seks bağımlılığı sergileyen kişilerde, birçoğumuzun keyif aldığı beyin kimyasallarının salgılanması aslında acı verici oluyor. Sadece bu kimyasalları engelleyerek bile seks bağımlılılarının normale dönmesi sağlanabiliyor.

Sonuç

Peki seks bağımlılığı, kendine zarar verme ve koşucuların yaşadığı endorfin bombardımanının ortak noktası ne olabilir? Bunların her üçünde de salgılanan kimyasallar, aslında hayatta kalmamıza yardımcı olmak amacıyla tasarlanmış ama aynı zamanda zararlı olabilecek özellikte. Kimyasallardan oluşan beyinlerimiz bir gün çarpık özellikler sergileyebilir. Bu yüzden kendinize dikkat edin, erken yatağa gidin, sağlıklı beslenen, egzersiz yapın ama abartmayın. Sağlıklı bir beyinle sağlıksız bir beyin arasındaki fark, sandığınızdan çok daha ufak olabilir.

Kaynak:
Psychology Today

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale