X

Beslenmenize dikkat edin: Sadece bedeninizi değil, ruhunuzu da besleyin!

Pandemi döneminde kimisi yepyeni tarifler denedi, kendini ekmek, kek, pasta yaparken buldu; kimisi ise evde yemeyi fırsat bilerek daha sağlıklı besinlere yöneldi. Bedenimizi sağlıklı ve bağışıklığımızı güçlü tutmak için beslenmemize dikkat etmemiz özellikle bu süreçte daha da önemli hale geldi. Peki, bedenimizi beslemek için gösterdiğimiz özeni ruhumuzu beslemek için gösteriyor muyuz?

Tabii ruhu beslemenin tarifi “bol bol su için, tuzu, şekeri azaltın” kadar net değil. Ama yine de kendimize birkaç konu seçebiliriz odaklanmak için:

Toksik ilişkilerden arının.

Kilo vermek istediğimizde hani önce vücudumuza zararlı olan abur cubur tüketimini kesmek gerekir ya, bu da aynısı aslında. Fazlalıklardan kurtulmak için önce sağlıksız, o sırada karnınızı (geçici olarak) doyuran ama hiçbir besin değeri olmayan, size sadece zarar veren toksik ilişkileri kesmeniz lazım. Tıpkı abur cubur gibi bunlar da dönem dönem sizi oyalıyor, hatta size lezzetli geliyor olabilir ancak uzun vadede bunlar sizi zehirliyor, vücuttaki kiloya benzer şekilde hayatınızda fazlalık olarak yer kaplıyor. Sizi tüketiyor. Bu ilişkilerin tarifi herkese göre değişir ama etkilerini düşününce herkes kendi hayatında hangileri böyle diye fark edecektir. Amacımız sağlıklı beslenmek ise, öncelikle bu ilişkilerden kendimizi azat etmeliyiz.

Söylemesi kolay, yapması zor olsa da, sınırlar koyarak bir yerden başlayabiliriz. Kendi sınırlarınızı belirleyip ve bunları koruyarak bu kişileri de mümkün olduğunca uzakta tutmaya çalışabilirsiniz.

Düşündüğünüz her şeye inanmayın.

Zihnimiz sürekli düşünceler üreten bir makine adeta ve bizler bu makine üzerinde sandığımızdan daha az kontrol sahibiyiz. Ancak kontrolümüzün olduğu bir şey var; çıktıları analiz etmemiz mümkün. Düşündüğünüz her şeye inanmayın. Ürettiğiniz her düşünce doğru değil. Bunun pek çok sebebi var. 

Öncelikle kafanda sana ait olduğunu sandığın her ses aslında sana ait değil. Dış seslerin bilinçaltına kaydından sonra bir gün o muhteşem makineden sen üretmişsin gibi karşına çıkanlar var. Sonra, içinde bulunduğun çevre, duygudurumun makinenin ayarlarını şaşırtmış olabilir ve sen kendi gerçeğinden uzak şeyler düşünmeye başlamış olabilirsin. Adını koyamadığın bir fazla ya da bir eksik bambaşka bir düşünceyi kendine kayık yapıp zihninin sularına sızmış olabilir. 

Sebepler değişebilir, ancak ana fikir aynı; her düşündüğünüz size ait değil, sizin gerçeğiniz değil ve doğru da değil. O yüzden kendinize her söylediğiniz şeye inanmayın 🙂 Düşüncelerinizi analiz edin, bunun altında ne yatıyor diye sorun kendinize. Belki de çok başka şeyleri duymanız gerekiyordur. O şahane makinenin bakımını sağ duyunuzla yapın. İçinizde sesi daha cılız çıkan ancak o makineyi tamamlayan bir ses daha var, onunla ilişkinizi kaybetmeyin, onu susturduysanız bir an önce onu yeniden dinlemeye başlayın.

Ruhunuzu size ilham veren şeylerle besleyin.

Beslenme listemizden çıkarılacaklardan sonra listeye ekleneceklerin de adını koymak lazım. Ruhumuzu aç bırakıyoruz kimi zaman. Ruhumuzu aç bıraktığımızda boşluklar yaratıyoruz hayatımızda ve bu bize iyi gelmiyor. Ruhumuzu doyuran insanlara, ilişkilere, hobilere ihtiyacımız var. En yakın çevrenizde tuttuğunuz insanlarla yaptığınız paylaşımlar sizin gelişiminizi belirliyor aslında. Bu yüzden kimlerle ilişki kurduğunuza dikkat edin. Onların kendilerine ne kadar değer verdikleri ve kendilerini ne kadar bildikleri, sizinle olan ilişkileri ve dolayısıyla sizin de üzerinizde çok önemli bir etkiye sahip. Sizi aşağı çekecek değil, yukarı çekecek kişileri tutun en yakınınızda.

Günlük rutinler ve sorumluluklar dışında hayatınızda size iyi gelecek, size ilham verecek hobileriniz olmasına özen gösterin. Kendinize “durmak” için, “rahatlamak” için, “keşfetmek” için fırsatlar yaratın. Bol bol okuyun, resim yapın, seyahat edin, yemek yapın, neye ilgi duyuyorsanız onu yapın ama mutlaka bir şey yapın. Çok küçük şeyler bile olur, gününüzde kendinize ayıracağınız sadece size ait bir yarım saat bile size çok iyi gelebilir. Ve yardım edin, insanlara, hayvanlara, ihtiyacı olan kim, ne varsa ona. Yardım etmek, kesinlikle ruhu besleyen şeylerin başında geliyor. 

Bir de tabii ki, güzel müzik dinleyin. Sanırım ruhunuz için besin değeri en yüksek olanların başında bu geliyor. Ben de yazımı yazarken bana eşlik eden şarkıyı buraya bırakıyorum. Belki sizin de ruhunuza iyi gelir 🙂 

Ceyda Tepret: İstanbul Teknik Üniversitesi İşletme Mühendisliği bölümü mezunudur. Koç Üniversitesi’nde MBA eğitimi alıp, Madrid’deki IE Business School’da International MBA programında eğitimini tamamlamıştır. Pazarlama alanında bir kariyer tercih etmiştir ve bu alandaki çalışmalarına devam etmektedir. İnsan davranışları ve psikolojiye duyduğu ilgi onu koçluk eğitimi almaya yöneltmiştir. ICF sertifikalı profesyonel bir koç olarak, danışanlarına kendi yolculuklarında destek vermektedir. Pazarlama profesyoneli kimliğiyle marka hikayelerinin, profesyonel koç kimliğiyle de insan hikayelerinin peşindedir.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale