X

Bayramda ailenizle geçireceğiniz zaman ile kendinize ayıracağınız zamanı dengelemek

Bu başlığı okuyup yazıya geldiyseniz burada olmanızın iki sebebi olabilir: Birincisi, bu bayram aile ziyaretleri yapmak yerine tek başınıza bir tatile çıkmayı planladığınızı ebeveynlerinize söylemiş -ya da söylemek istiyor- olabilirsiniz, ikincisi, size bu bayram eve gelemeyeceğini söyleyen çocuğunuza karşı kırgınlık hissediyor olabilirsiniz. Sebebinizin hangisi olduğu ya da sadece meraktan okuyor olmanız hiç fark etmez; öncelikle derin bir nefes alın ve sakin olun. Neden mi? Çünkü hepimiz için en az bayramın heyecanı kadar stresinin ve bilinmezliğinin de ağır basıyor olmasından. Bayramda “Anne ben eve gelmiyorum.” demek de, bu cümleyi duyduktan sonra ne cevap vereceğini bilmek de zor, kabul ediyoruz. Ancak, bayramda ailenizle geçireceğiniz zaman ile kendinize ayıracağınız zamanı dengelemek konusunda neler yapabileceğinizi keşfettiğinizde baş etmesi hiç de zor değil… Bayramda zamanı dengelemek için neler yapabiliriz birlikte keşfedelim.

Evet, bayramlar en önemli kültürel miraslarımızdan ve yıl boyunca sabırsızlıkla beklediğimiz özel günlerden. Ama aynı zamanda da çoğumuz için çalışmadığımız, işlerimize mola verdiğimiz “tatil” zamanlarından. Bu nedenle sevdiklerimizle bir araya gelmek, aile ziyaretleri yapmak, büyüklerin ellerinden küçüklerin gözlerinden öpmek kadar kendimize zaman ayırabilmek, ‘kafamızı dinleyebilmek’, bir süre işlerden, kargaşadan, meşguliyetlerden uzaklaşabilmek de oldukça önemli…

Gözü yollarda bayramı bekleyen tüm büyüklerimizi saygıyla kucaklarken, modern çağın vebası bitmeyen meşguliyet, yorgunluk ve tükenmişlik hissiyle mücadele eden gençleri de anlayışla karşılayabilecek yüceliği gösterebilmelerini umut ediyoruz. Çoğumuz, başka şehirde yaşayan anne-babalarımızı, akrabalarımızı, uzun süredir görüşmediğimiz aile dostlarımızı gerçekten özlesek ve canıgönülden hepsini görmek istesek dekendimizle baş başa kalmayı” da arzuluyoruz. Çünkü kabul edelim; hepimiz son zamanlarda geçirdiğimiz yıpratıcı süreçlerden ve toplumsal, global sorunların üzerimizde yarattığı psikolojik etkilerden biraz olsun uzaklaşabilmek istiyoruz. Öyleyse, hepimizi bu bayram biraz daha anlayışlı ve yapıcı olmak için bakış açımızı değiştirmeye davet ediyoruz. Gelin, bayram zamanlarında kimseyi kırmadan ‘ben’ ve ‘biz’ zamanını nasıl ayırabiliriz, birlikte bakalım.

Kendinizi suçlu hissetmeyin

Eğer, bayramı ailenizden, akrabalarınızdan uzak geçirmeyi düşünüyorsanız ya da çoktan aile ziyaretlerinden bağımsız bir tatil planı yaptıysanız kendinizi suçlu hissederek tatilinizi mahvetmektense ‘gerçekten’ tadını çıkarmaya çalışın. Kendi isteklerinize, ihtiyaçlarınıza kulak vermeniz ve kalabalıklardan uzak bir dinlenme planı yapmanız, sizi bencil ya da kötü biri yapmaz önce bunu kabul edin. Suçluluk duygusuyla tatilinizi heba etmek yerine gerçekten mutlu hissederek hakkını verin. Aksi halde yine kendinize zaman ayıramamış, istediğiniz gibi dinlenememiş, tam anlamıyla tatil yapamamış, ek olarak ailenizi de boşuna görmemiş olursunuz. O yüzden zihninizi de vicdanınızı da rahat bırakın ve böyle bir karar aldıysanız arkasında durun.

Detaylı bir plan yapın

İster ailenizi, akrabalarınızı ziyaret edin, ister tek başınıza bir tatil planlayın, isterseniz hem tek başınıza kaçamak yapacağınız hem de sevdiklerinizle birlikte olabileceğiniz bir bayram tasarlayın; detaylı bir plan yapmayı unutmayın. Günlerinizi hatta saatlerinizi bölmek, hem sevdiklerinize hem de kendinize ayıracağınız zamanı başarılı bir şekilde yönetmenize yardımcı olabilir. Sonradan “Ama kendime hiç zaman ayıramadım…” ya da “Akrabalarımdan görmek istediklerimi ziyaret edemedim…” dememek için elinizdeki zamanı iyi değerlendirin. Bayram öncesinde hangi gün nerede olacağınızı, kimleri ziyaret edeceğinizi planlamanız sonradan istemediğiniz durumlar yaşamanızı engelleyebilir. Ayrıca, sadece görüşmeleriniz için değil, mümkünse arayacaklarınız için de küçük bir planlama yapabilirsiniz. Telefonunuza hatırlatmalar koyabilir ya da önceden birkaç mesaj hazırlayabilirsiniz. Böylece bayramını kutlamak istediğiniz herkesle iletişim kurabilirsiniz.

Son dakikaya bırakmayın

Eğer bayramda ne yapacağınıza bir türlü karar veremiyor, kendinizi sürekli vicdan muhasebesi yaparken buluyorsanız planlarınıza karar vermeyi sürekli erteleme eğiliminde olabilirsiniz. Bu nedenle kararlarınızı son dakikaya bırakmak cazip gelebilir, ancak bu durum hem sizi hem de ailenizi zora sokabilir. Planlarınızdan etkilenecek başkaları da olduğunda onlara mümkün olduğunca erken haber vermek, hem nazik bir davranış biçimidir hem de hazırlanmak için karşı tarafa zaman tanır. Örneğin, “Bu bayram eve gelemeyeceğim ya da farklı planlarım var.” gibi cümleleri ne kadar erken ailenizle paylaşırsanız onların duygusal olarak bu duruma hazırlanmalarını kolaylaştırabilirsiniz. Üstelik, erkenden haber verdiğinizde gelecek için farklı planların yapılabilmesini de olanak sağlayabilirsiniz. Bayramda gelemeyeceğiniz gerçeğini kabullenen aileniz bir sonraki ay için sizi ziyaret etme planı yapabilir ya da hem size hem onlara uyan yepyeni bir plan kurgulayabilirler. Aynı şekilde siz de bayram harici bir dönem için herkesi mutlu edecek farklı buluşma planları yapabilirsiniz.

Kendinizi iyi ifade ettiğinizden emin olun

Kararlarınızdan emin olmak, onları başkalarına iletmeyi kolaylaştıran en önemli stratejilerden biri. Eğer kararınız hakkında doğru hissetmiyorsanız, bocalama yaşıyorsanız, bir türlü emin olamıyorsanız karşı tarafa aktarım yaparken sıkıntı yaşayabilirsiniz. Gereksiz detaylarda boğulabilir, samimiyetsiz açıklamalar yapabilir, dürüst davranmayabilir, mazeretler üretebilir ya da fikrinizin değiştirilmesine açık olduğunuz mesajını verebilirsiniz. Siz kararınızdan emin olmadığınızda karşı taraf yapacağınız her konuşmada fikrinizi değiştirmeye çalışabilir; bu da bir noktadan sonra hem sizin hem de onlar için yorucu bir hal alabilir. İster ailenize eve gelemeyeceğinizi söyleyecek olun ister arkadaşlarınıza onlarla tatil yapamayacağınızı, fark etmez; yeter ki kararınızdan önce siz emin olun ve arkasında durun.

Dürüst ve nazik davranın

Sağlıklı ve sağlam ilişkiler ancak dürüstlükle kurulur. Hem kendinize hem ailenize hem de tüm sevdiklerinize dürüst davrandığınızda aranızdaki bağı güçlendirebilir, kendinizi çok daha rahat bir şekilde ifade edebilirsiniz. Eğer bu bayram yalnız kalmak, farklı bir tatil planı yapmak istiyorsanız bunu sevdiklerinizle açık ve net bir şekilde paylaşmanız; yalana, dolambaçlı sözlere gerek duymadan kendinizi anlatmanız karşı tarafın sizi daha iyi anlamasına ve empati ile yaklaşmasına yardımcı olabilir. Ancak bunu yaparken saygı çerçevesinde kalmayı ve nazik bir dil kullanmayı da ihmal etmemelisiniz. Sonuçta, siz ziyarete gitmeseniz de bayram herkes için mutluluğun, sevginin paylaşılması demek. Kalp kırmadan ama kendinizi de zor duruma sokmadan kibar bir dille sevdiklerinizin gönlünü alabilir, kendi önceliklerinizi de ikinci plana atmadan gerçekleştirebilirsiniz.

Dengeyi kurmaya çalışın

Denge, yaşamın en önemli unsuru, aynı zamanda ilişkilerin de temeli. Planlarınızı yaparken, iletişim kurarken, görüşmelerinizi tasarlarken ‘dengenin gücü’nden faydalanabilirsiniz. Örneğin, eğer bayram tatilinde kendinizle baş başa bir tatil planı yaptıysanız, otele, kampa ya da spa merkezine gitmeyi planladıysanız öncesinde veya sonrasında ailenizi ziyaret edecek bir zaman yaratabilirsiniz. Ya da bayram tatilini tamamen sevdiklerinizle birlikte zaman geçirmeye ayırdıysanız ziyaretlerinizin arasında boşluklar bırakarak kendinizle baş başa kalacağınız zaman dilimleri de oluşturabilirsiniz.  Ben ve biz zamanını dengelediğinizde hem bedeninizin, zihninizin ihtiyaçlarına kulak verebilir hem de sevdiklerinizle hasret gidererek sosyal bağlarınızı güçlendirebilirsiniz. Zamanı başarılı bir şekilde yöneterek keyifli ve dengeli bir bayram tatili geçirebilirsiniz.

Bonus: Tatil, ebeveynlerin de hakkı

Bu noktaya kadar bahsettiğimiz çoğu husus, gençlerin bayram planlarında daha bireysel kararlar almak istemesi ile ilgili gibi gelmiş olabilir. Ancak, bayram ziyaretleri yerine dinlendirici bir tatil yapmak istemek ebeveynlerin de hakkı. Eğer, bu bayram farklı şehirlerden gelen çocuklarınızla evde zaman geçirmek istemiyorsanız ya da bunu çok istemenize rağmen her şeyden uzakta, sessiz-sakin bir tatil yapmaya daha çok ihtiyacınız olduğunu düşünüyorsanız vakit kaybetmeden düşüncelerinizi ve hislerinizi çocuklarınızla paylaşabilirsiniz. Bayram, bir arada olmak, paylaşmanın gücünü keşfetmek bireysel olarak da mutlu olmak, iş, okul gibi faaliyetlere ara vermektir. Gelenekleri sürdürmek istemeniz kadar zaman zaman kaçamak yapmaya ihtiyaç duymanız, farklı bir tatil planı oluşturmanız da gayet normaldir.

Dilediğiniz gibi dinlenebileceğiniz, eğlenebileceğiniz, ister sevdiklerinizle ister kendinizle baş başa zaman geçirebileceğiniz, ne yaparsanız yapın ‘nefes alabileceğiniz’ ve kendinizi ‘çok mutlu hissedeceğiniz’ bir bayram tatili geçirmenizi dileriz.

Sevgiyle kalın…

İlginizi çekebilir: Bayram boyunca sağlıklı beslenme önerileri

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale