X

Ayrılık ve boşanma süreci ile başa çıkma rehberi

Ne demiş şair; “Ayrılıklar da sevdaya dahil…” Hiçbir aşk, hiçbir ilişki, ayrılık düşüncesiyle başlamasa da ayrılıklar da ilişkilerin ne yazık ki bir parçası. Hayatın içerisinde aşk kadar ayrılık da var. Boşanmalar, ayrılıklar, yalnızca iki insanın yollarının ayrılmasını temsil etmiyor, aynı zamanda ayrılanlar için ‘yeni bir dönemin’ başladığına da işaret ediyor. Ve hiç şüphesiz ki bu süreç, genellikle derin duygusal yaralarla birlikte geliyor. Dolayısıyla kişilere hem duygusal hem de zihinsel hasar verebiliyor. Ancak, hayat en beklenmedik anlarda bile gelebilen dönüm noktalarıyla dolu. Ayrılık ve boşanma bu dönüm noktalarından sadece biri. Hayatın akışında kavuşmalar kadar yol ayrımları da var. Hepsini kabullenmeli, yolumuza öyle devam etmeliyiz.

Her ayrılık veya boşanma durumu benzersizdir ve her birey farklı duygusal tepkilerle yanıt verebilir. Ayrılıklar hepimizde farklı tepkiler, duygular, düşünceler uyandırabilir. Ancak unutmamamız gereken şudur ki; bu süreçler, sadece sonları değil aynı zamanda yeni başlangıçları da temsil ediyor. Ayrıca, büyümemiz, gelişmemiz, ilerlemeye devam etmemiz için bizi daha güçlü ve olgun hale getirebiliyor. Çektiğimiz acılar, gelecekte yaşayacağımız mutlulukları daha derinden deneyimleme yeteneğimizi de artırabiliyor. Çünkü hayat, en karanlık anlarda bile içimizdeki ışığı bulma ve yeni umutlarla dolu bir geleceğe doğru adım atmakla ilgili. Önemli olan, nasıl başa çıkabileceğimizi bilmek.

Biz de bu yazımızda ayrılık ve boşanma ile başa çıkma konusunda yardımcı olacak ipuçlarını derlemek istedik. Hazırsanız, kalp kırıklığınızı sarıp yeniden ve çok daha güçlü yola devam etmek için ihtiyacınız olan adımlara göz atabilirsiniz:

Kabul edin

Ayrılıklar, en beklemediğiniz zamanlarda gelebilir, özellikle ayrılmayı veya boşanmayı dile getiren siz değilseniz. Bu nedenle inkar etmek, ilk tepkiniz olabilir. Ancak, inkar yalnızca ayrılığın olumsuz etkilerini şiddetlendirir ve iyileşmenizi geciktirir. Dolayısıyla ilk adım kabullenmek. Yaşananları kabul etmek, duygusal iyileşmenin başlangıcıdır. Ancak bu aşamada sadece geçmişe değil, geleceğe de bakın. Yaşananları kabul edin ki yepyeni başlangıçlar için adım atmaya hazır hale gelebilesiniz. Eğer ayrılığı dile getiren taraf sizseniz “Hoşça vedalaşma sanatı: Sevgi ve saygı dolu bir ayrılık konuşması nasıl yapılır?” yazımıza da göz atabilirsiniz.

Kendinize bir süre izin verin

Ayrılıklar, kabullenmesi de etkileriyle başa çıkması da zor olan bir süreçtir. Bu nedenle kendinize izin vererek bir süre mümkün olan her şeye ara vermeniz, ayrılığın etkileriyle uğraşırken kendinizi daha fazla yormamanız için etkili bir yöntem olabilir. Duygularınıza izin verin, bir süre işlerinizden eskisi kadar verim alamayacağınızı kabul edin ve bu nedenle kendinizi zorlamayın. Zor bir süreçten geçtiğiniz için bir şeyleri eksik yapmaya ya da en etkili şekilde yapamamaya hakkınız olduğunu unutmayın. Süper güçlerimiz yok, insanız ve duygularımızı kabullenmek, yaşadıklarımızı sindirmek için zamana ihtiyacımız var. Yaralar, bir gecede sarılmaz. İyileşmek, toparlanmak, enerji toplamak ve güçlenerek yola devam etmek için izinli olduğunuzu kendinize hatırlatın.

Destek ağınızı kurun

Ayrılıkların ve boşanmaların üstesinden gelmek, duygusal, zihinsel ve manevi olarak oldukça yıpratıcı olabilir. Bu zorlu dönemde, yorucu günlerinizi atlamanıza yardımcı olmaları için sevdiklerinizden güç almayı; ailenizden, arkadaşlarınızdan destek istemeyi unutmayın. Kendi destek sisteminizi kurun. İlk başta, başkalarıyla vakit geçirmek için çaba sarf etmek zor olabilir, ancak bu adım gelecekte size büyük fayda sağlayacaktır. Güvendiğiniz sevdiklerinizle bir araya gelmeye gayret edin, onlarla konuşarak olumsuz duygu ve düşüncelerinizin şiddetini hafifletin. Yeni arkadaşlıklar kurmak için de çaba gösterebilir, sosyalleşmenin gücüyle toparlanma sürecinizi hızlandırabilirsiniz.

Bütüncül sağlığınızı önceliklendirin

Fiziksel, zihinsel ve ruhsal sağlığınızı bir bütün olarak düşünün ve ayrılık ya da boşanma gibi zorlu bir süreçten geçerken, kendi ihtiyaçlarınızı önceliklendirmeyi unutmayın. Uyku düzeninize dikkat edin, sağlıklı ve dengeli beslenin, düzenli hareket edin, kendinizi duygusal olarak iyi hissetmek için meditasyon, yoga gibi rahatlatıcı aktiviteleri deneyin. Tüm bunlar, iyileşme sürecini hızlandırırken güçlenmeniz için de sizi hazırlayabilir.

Kendinize odaklanın

Ayrılığı, kendinize dönüp bakma ve kendinizi daha iyi tanıma fırsatı olarak görebilirsiniz. Self reflection (kendini yansıtma) yapmak için bu fırsatı değerlendirebilirsiniz. Hayatınızda önemli bir olay veya değişiklik yaşadığınızda, deneyiminizin olumlu ve olumsuz yönlerine odaklanmak her zaman büyük fayda sağlar; ayrılıklarda da. Şunları düşünebilirsiniz:

-İlişkideki rolüm neydi?
-Bu deneyim bana ne öğretti?
-Ayrılık, bana kendimle ilgili ne söylüyor?
-Pişmanlıklarım neler?
-Bir sonraki ilişkimde neyi farklı yaparım?
-Özür dilemem gereken durumlar var mı? Özür beklediğim olaylar yaşadım mı?
-İçimde kin tutuyor muyum?
-Bundan sonra nasıl ilerleyebilirim?
-(Varsa) Çocuklarımın bu süreçten mümkün olan en az etki ile çıkmalarını nasıl sağlayabilirim?

Tüm bunlar ve benzeri sorular kendinizi yansıtmanıza yardımcı olabilir, iç dünyanızı keşfetmenizi, yeni hayat görüşleri kazanmanızı sağlayabilir.

Rutinlerinizi sürdürmeye çalışın

Ayrılık ve boşanma süreci kelimenin tam anlamıyla ‘game changer’ olabilir yani ‘oyun değiştirici’. Düzeniniz alt üst olabilir, tüm rutinleriniz değişebilir, adeta hayatınızın kayıp gittiğini hissedebilirsiniz. Ancak, mevcut rutinlerinizi korumaya ve sürdürmeye ne kadar gayret gösterirseniz kendinizi korumanız, güvende hissetmeniz ve ayrılığın etkileriyle mücadele etmeniz o kadar kolaylaşır.

Yeni ilgi alanları edinin

Kendinizi meşgul tutmak, boşanmanın veya ayrılığın etkileriyle başa çıkarken hayatınıza odaklanmanız konusunda yardımcı olabilir. Çünkü, ne kadar fazla boş zamanınız olursa zihniniz ayrılığa ve onun getirdiği yarattığı olumsuzluklara daha fazla odaklanır, komplo teorileri ile canınızı daha çok sıkar ve kendinizi daha bunalmış hissetmenize neden olur. Ayrılık sürecini, kendinizi meşgul edebilecek yeni şeyler keşfetmek için ideal bir zaman olarak görmeyi deneyebilirsiniz. Hobiler, günlerinizi doldurmanın harika bir yoludur. Yeni dünyanızdaki tüm değişikliklere takılıp kalmaktan kaçınmanıza yardımcı olabilir.

(Eski) partnerinizle çatışmaktan kaçının

Ayrılıklar, boşanmalar, karşınızdaki kişinin karakteristik özelliklerine göre çok çetrefilli bir hal alabilir. Hele ki narsist birinden boşanmaya çalışıyorsanız çatışmalardan kaçınmak imkansız görünebilir. Ancak, tartışmalar, kavgalar ne size ne de ex partnerinize iyi gelecektir. Eski alışkanlıklardan uzaklaşmak zordur, belki de yıllarca tüm iletişiminizi tartışma üzerine kurdunuz ve şimdi nasıl bir yol izleyeceğinizi bilmiyorsunuz ama tartışmalar sizi ileriye değil, geriye götürür. Bu nedenle soğukkanlılığınızı korumaya özen gösterin. Derin nefes almayı, ihtiyaç duyduğunuzda uzaklaşmayı unutmayın ve en önemlisi, eski partnerinizin drama yaratmasına ve daha fazla olumsuz, güçlü duyguları tetiklemesine izin vermeyin.

İlginizi çekebilir: Dramalardan uzak bir ilişki yaşamak mümkün mü?

Hukuki destek alın

Zorlu boşanmalarda, özellikle de çocuklarınız varsa mutlaka hukuki destek almanız gerektiğini unutmayın. Boşanma süreci karmaşık detaylar, anlaşılması güç prosedürler içerebilir. Bu noktada bir avukattan veya hukuki bir danışmandan destek almak önemlidir. Hukuki prosedürler ve haklarınız konusunda bilgi sahibi olarak adil çözümler geliştirebilirsiniz.

Son olarak biraz klişe gelebilir ama zor da olsa süreç boyunca olumlu düşünmeye gayret edin. İlk başlarda imkansızmış gibi görünse de pratik yaptıkça, zaman içerisinde beyninizi ayrılık sürecinin olumlu yönlerini görebilme konusunda eğitebilirsiniz. Bu da ‘yeni yaşamınıza’ ayak uydurmayı kolaylaştırabilir.

Sonuç olarak, ayrılık ve boşanma zorlu bir süreç olsa da, bunu fırsata çevirme ve içsel gücünüzü yeniden keşfetme şansı sunabilir. Destek sistemleri oluşturmak, duygusal sağlığınıza özen göstermek, geleceğe odaklanmak bu süreci daha yönetilebilir hale getirebilir. Unutmayın ki her ayrılık, yeni bir başlangıcın kapısını aralamanın bir adımıdır ve hayatın sürprizleriyle dolu olduğu da su götürmez bir gerçektir.

İlginizi çekebilir: Ayrılıkla baş etme yolları: Ayrılık neden bu kadar canımızı acıtır?

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale