Aşk kalpte midir, beyinde mi: Aşık olduğumuzda vücudumuzda neler oluyor?

Yüzyıllardır kitaplara, şiirlere, skandallara hatta hastalıklara konu olmuş bir duygu: Aşk. Midenizdeki kelebeklerden tutun, dönen başınız, yerinden çıkacakmış gibi atan kalbiniz, daha güzel bir yer haline gelen dünya ve bir anda duymaya başladığınız öten kuşlar… Herkesin kendine göre bir aşk tanımı var.

Yukarıda bahsettiklerim ortak olarak âşık olan ve âşık olduğunu düşünen kişilerin bahsettikleri belirtiler ya da semptomlar. Semptomlar diyorum çünkü normal bir zamanda kalp atışınız o kadar hızlansa hemen bir hastaneye gidersiniz çünkü bu kadar atması bir terslik olduğu anlamına gelir. Ama hiç kimse âşık olduğunda hastaneye gitmez. Peki, madem ortada sağlıksız bir durum yok neden bu belirtiler ortaya çıkıyor?

Herkes aşkın kalpte olduğunu düşünür. Kalbimizle sevdiğimizi varsayarız çünkü aşkı hissettiğimizde en büyük fiziksel tepkiyi kalbimiz verir. Midemiz de hareketlenir ancak kimsenin midesiyle âşık olduğunu düşünmeyiz. Hâlbuki aşk beyninizde gerçekleşen fizyolojik bir tepkimedir.

Aşık olduğunuz zaman beyninizde karşı tarafı eleştirmenizi, anlamanızı, mantıklı düşünmenizi sağlayan bir mekanizma çalışmamaya başlar. Çünkü dopamin seviyeniz o kadar yükselmiştir ki beyniniz alarm durumuna geçer. Muhakeme yeteneğinizi kısa süreliğine de olsa kaybedersiniz. Aşık olduğunuz insanın olumsuz yönlerini görmezsiniz. O ne yapsa güzel yapar, dünya daha iyi bir yer olmuştur ve siz de açıklayamadığınız bir şekilde mutlusunuzdur.

Çünkü beyniniz arka planda hormon düzenlemesini bu şekilde gerçekleştiriyordur. İşte bu sebeplerden ötürü, “Aşkın gözü kördür” dediğimiz şey aslında gerçektir. Salgıladığınız hormonlar sevdiğiniz kişiyi eleştirebilmenizi sağlayan beyninizdeki mekanizmayı devre dışı bırakmıştır. Konuyla ilgili birtakım Latince kelimelerle hormonları ve olan tepkimeleri anlatmak isterdim ama doktor olmayanlar ya da konuyla ilişkin ders almayanlar anlamakta güçlük çekmesinler istedim.

Konuya ilişkin olarak anlatmak istediğim bir çalışmayla yazıyı sonlandırıyorum. Yurtdışında yapılan bir araştırma göstermiş ki bir anne bebeğini gördüğünde gerçekleşen tepkimelerle kişi âşık olduğu insanı gördüğünde gerçekleşen tepkimeler birbirleriyle önemli ölçüde eşleşiyorlar. Kuzguna yavrusu şahin göründüğü gibi âşık olunca da gözümüz kör, kulağımız sağır oluyor. Bu çok iyi hissettiren duyguyu en basit haliyle anlatmaya çalıştım. Gönlünüzce âşık olun, sevin ve tadını çıkarın. Çünkü beyniniz de aslında kalbinizden yana. Daha fazla paylaşım için Instagram hesabımı da takip edebilirsiniz.

İlginizi çekebilir: İlişkideki beklentiler ve hayal kırıklıkları: “Ben söylemem, o anlasın” düşüncesini bırakın

Cansu Varol Uzman Klinik Psikolog
Boğaziçi Üniversitesi'nde lisans eğitimini tamamladıktan sonra Klinik Psikoloji Programı’nda yüksek lisansını tamamlayarak uzmanlığını almıştır. Bu süreçte birçok danışmanlık merkezinde psikoterapist olarak görev yapmıştır. Halen ... Devam