X

Apple, güçlü M3 çipe sahip yeni 13 inç ve 15 inç MacBook Air’i tanıttı

Günümüzde, laptoplar sadece portatif bilgisayarlar olmaktan çıkıp, iş, eğitim ve eğlence dünyamızın da vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Bu bağlamda, Apple’ın en yeni harikası olan MacBook Air, performans, taşınabilirlik ve pil ömrü gibi kritik özellikleri, çağın ötesinde bir teknolojiyle birleştirerek, kullanıcıların beklentilerini bir kez daha aşmayı başarıyor. Dünyanın en popüler laptopu çok daha güçlü bir performans, daha hızlı Wi-Fi bağlantısı ve iki adede kadar harici ekran desteğiyle şimdi her zamankinden daha iyi. Üstelik tüm bunlar, 18 saate kadar pil ömrüyle inanılmaz ince ve hafif bir tasarımda bir araya geliyor.

Apple, güç verimliliği sağlayan performansı ve taşınabilirliği inanılmaz şekilde birleştiren MacBook Air’i yepyeni bir seviyeye çıkaran güçlü M3 çipe sahip yeni modelleri duyurdu. M3 çipe sahip MacBook Air, M1 çipe sahip modelden yüzde 60’a kadar, Intel tabanlı en hızlı MacBook Air’den ise 13 kata kadar daha hızlı.1 Ve M3 çipteki daha hızlı ve daha verimli Neural Engine sayesinde MacBook Air, günlük işler için yapay zeka destekli en iyi laptop olmaya devam ediyor. 13 inç ve 15 inç MacBook Air inanılmaz ince ve hafif bir tasarım, 18 saate kadar pil ömrü1 ve göz alıcı Liquid Retina ekranın yanı sıra iki adede kadar harici ekran desteği ve önceki nesle göre 2 kata kadar daha hızlı Wi-Fi bağlantısı gibi yeni becerilere de sahip. Dayanıklı alüminyumdan yekpare kasasıyla yeni MacBook Air dört muhteşem renk seçeneğiyle geliyor: yıldız ışığı, uzay grisi, gümüş ve parmak izini azaltmak için çığır açıcı bir anodize kaplamaya sahip gece yarısı. Birinci sınıf kamera, mikrofonlar ve hoparlörler, MagSafe ile şarj imkanı, sessiz çalışan fansız tasarım ve macOS ile rakipsiz bir deneyim sunan MacBook Air’in 13 inç modeli dünyanın en çok satan laptopu ve 15 inç modeli ise dünyanın en çok satan 15 inç laptopu. Yeni model bugünden itibaren sipariş edilebiliyor ve 8 Mart Cuma günü satışa sunuluyor.

“En popüler ve en sevilen Mac’imiz olan MacBook Air, zamanla daha fazla müşterinin başka bir laptop yerine tercih ettiği model haline geliyor. Ve şimdi M3 çip ve yeni becerileriyle her zamankinden daha da iyi.” diyen Apple’ın Global Pazarlamadan Sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı Greg Joswiak sözlerini şöyle sürdürüyor: “Yeni MacBook Air, üniversite eğitimine devam eden öğrencilerden iş hayatında güçlü verimlilik özelliklerine ihtiyaç duyanlara kadar tüm kullanıcılar veya performans, taşınabilirlik ve üstün pil ömrünü fansız bir tasarımda benzersiz biçimde birleştiren bir laptop arayan herkes için ince ve hafif laptoplar arasında dünyanın en iyisi olmayı sürdürüyor.”

M3 çip ile inanılmaz hızlı bir performans

Sektör lideri 3 nanometre teknolojisiyle üretilen M3 çip, MacBook Air’e daha da hızlı bir performans ve yeni beceriler kazandırıyor. 8 çekirdekli güçlü bir CPU’ya, 10 adede kadar çekirdekle yapılandırılabilen GPU’ya ve 24 GB’a kadar birleşik bellek desteğine sahip yeni MacBook Air, M1 çipe sahip modelden yüzde 60’a kadar, Intel tabanlı en hızlı MacBook Air’den ise 13 kata kadar daha hızlı.1 Ayrıca 18 saate kadar pil ömrü sunuyor ve bu da Intel tabanlı bir MacBook Air’le kıyaslandığında altı saate kadar daha uzun kullanım süresi anlamına geliyor.1 Kullanıcılar, günlük işleri verimli bir şekilde yapmaktan fotoğraf ve video düzenleme gibi yüksek performans gerektiren görevlere ve yazılım geliştirmeye kadar her alanda M3 çipin inanılmaz hızını hissedecek. Ve M3 çipin yeni nesil GPU’su sayesinde yeni MacBook Air, donanım hızlandırmalı örgü gölgelendirme ve ışın izleme teknolojisini destekleyerek son derece gerçekçi oyun deneyimleri için daha doğal ışıklandırmalar, yansımalar ve gölgeler sunuyor. Ayrıca AV1 kod çözme desteği sunan en yeni media engine’a sahip olan MacBook Air, online yayın servislerinde daha verimli ve daha yüksek kaliteli video deneyimleri sağlıyor.

M3 çip, MacBook Air’in performansını daha da iyi hale getiriyor:

  • No Man’s Sky gibi oyunlar, M1 çipe sahip 13 inç MacBook Air’den yüzde 60’a kadar daha hızlı çalışıyor.1
  • Photomator’ın Super Resolution özelliğini kullanarak yapay zekayla bir görselin görüntü kalitesini artırma işlemini, M1 çipe sahip 13 inç modele kıyasla yüzde 40’a kadar ve Apple çipe sahip bir Mac’e geçiş yapmamış kullanıcılara kıyasla 15 kata kadar daha hızlı gerçekleştirebiliyorsunuz.1
  • Excel tablolarındaki çalışmaları, M1 çipe sahip 13 inç modele kıyasla yüzde 35’e kadar ve Apple çipe sahip bir Mac’e geçiş yapmamış kullanıcılara kıyasla 3 kata kadar daha hızlı yürütebiliyorsunuz.1
  • Final Cut Pro’da video düzenleme işlerini, M1 çipe sahip 13 inç modele kıyasla yüzde 60’a kadar ve Apple çipe sahip bir Mac’e geçiş yapmamış kullanıcılara kıyasla 13 kata kadar daha hızlı yapabiliyorsunuz.1
  • MacBook Air, Intel Core i7 işlemciye sahip bir PC laptopa kıyasla 2 kata kadar daha hızlı performans, internette yüzde 50’ye kadar daha hızlı gezinme imkanı ve yüzde 40’a kadar daha uzun pil ömrü sunuyor.1

Günlük işler için yapay zeka destekli en iyi laptop

Apple çipe geçişle birlikte her Mac, yapay zeka için mükemmel bir platform sunuyor. M3 çip, daha hızlı ve daha verimli 16 çekirdekli Neural Engine’ın yanı sıra aygıt içi yapay öğrenme teknolojilerine güç katan hızlandırıcılar içeren CPU ve GPU’ya sahip. Bu sayede MacBook Air, günlük işler için yapay zeka destekli en iyi laptop haline geliyor. Bu inanılmaz yapay zeka performansından yararlanan macOS, üretkenliği ve yaratıcılığı artıran akıllı özellikler sunuyor. Böylece kullanıcılara güçlü kamera özellikleri, konuşmaların gerçek zamanlı olarak yazıya dönüştürülmesi, çeviri, metin tahminleri, görsel algılama, erişilebilirlik özellikleri gibi pek çok olanak sunuyor.

Ayrıca gelişmiş yapay zeka özellikleri sunan geniş bir uygulama ekosistemi sayesinde kullanıcılar, Goodnotes 6’da ödevleri Yapay Zeka Matematik Yardımı ile kontrol etmekten Pixelmator Pro’da fotoğrafların görüntü kalitesini otomatik olarak artırmaya ve CapCut kullanarak bir videodaki arka plan gürültüsünü kaldırmaya kadar her şeyi yapabiliyor. Apple çipin birleşik bellek mimarisi sayesinde MacBook Air, aygıt içinde mükemmel bir performansla görsel üretmek için difüzyon modelleri ve büyük dil modelleri (LLM) dahil olmak üzere optimize edilmiş yapay zeka modellerini de çalıştırabiliyor. MacBook Air, aygıt içi performansa ek olarak bulut tabanlı çözümleri de destekleyerek kullanıcıların yapay zekanın gücünden faydalanarak Microsoft Copilot for Microsoft 365, Canva ve Adobe Firefly gibi güçlü üretkenlik ve yaratıcılık uygulamalarını kullanmalarına olanak tanıyor.

Dünyanın en popüler laptopu

Başka bir laptop yerine MacBook Air’i tercih edenlerin sayısı gittikçe artıyor ve M3 çip performans, taşınabilirlik ve kullanıcıların çok sevdiği becerilerin olağanüstü birlikteliğiyle çıtayı bir kez daha yükseltiyor:

  • Süper portatif tasarım iki mükemmel boyutta: Dayanıklı alüminyum kasasıyla yeni 13 inç ve 15 inç MacBook Air kullanıcıların diledikleri yerde çalışabilmeleri, oyun oynayabilmeleri ve yaratıcılıklarını gösterebilmeleri için hem harika bir pil ömrüne sahip hem de inanılmaz hafif ve ince. 13 inç model taşınabilirlik konusunda harika bir seçenek sunuyor. 15 inç model ise aynı anda birden fazla işin üstesinden gelebilmek için çok daha fazla ekran alanı sağlıyor. Hareket halindeki öğrencilerden, daha geniş bir ekran tercih eden profesyonel kullanıcılara kadar herkes için mükemmel bir boyut var.
  • Muhteşem Liquid Retina ekran: MacBook Air’in göz alıcı 13.6 inç veya 15.3 inç Liquid Retina ekranı 500 nite kadar parlaklığa, 1 milyar renk desteğine ve benzer kategorideki PC laptoplardan 2 kata kadar daha fazla çözünürlüğe sahip. İçerikler keskin detaylarla öne çıkarken metinler de capcanlı görünüyor.
  • İki adede kadar harici ekran desteği: M3 çipe sahip MacBook Air, laptop kapağı kapalıyken iki adede kadar harici ekran bağlamanıza olanak tanıyor. Böylece iş hayatındaki kullanıcılara veya aynı anda birden fazla uygulama kullanmak ya da belge görüntülemek için iki ekrana ihtiyaç duyan herkes için ideal bir seçenek.
  • Çok yönlü bağlantı özellikleri: M3 çipe sahip MacBook Air, indirme hızlarını önceki nesile kıyasla iki katına çıkaran Wi-Fi 6E kablosuz bağlantı desteği sunuyor. Ayrıca MagSafe şarj bağlantı noktası ve aksesuar bağlamak için iki adet Thunderbolt bağlantı noktasının yanı sıra 3,5 mm kulaklık jakına da sahip.
  • Kamera, mikrofonlar ve hoparlörler: 1080p FaceTime HD kamera ile kullanıcılar, ister arkadaşları ve aileleriyle görüşürken ister dünyanın dört bir yanındaki iş arkadaşlarıyla çalışırken muhteşem görünecek. Ayrıca üçlü mikrofon dizilimi ve gelişmiş ses netliği sayesinde sesli ve görüntülü aramalarda kullanıcıların sesleri harika duyulacak. Dolby Atmos ve Uzamsal Ses desteğiyle büyüleyici bir ses sistemi sunan MacBook Air sayesinde kullanıcılar müzik dinlerken ve film izlerken üç boyutlu ses deneyiminin keyfini yaşayabiliyor.
  • Touch ID özellikli Magic Keyboard: Rahat ve sessiz bir kullanım sunan, arkadan aydınlatmalı Magic Keyboard tam boy işlev tuşları sırasının yanı sıra parmağın tek dokunuşuyla Mac’in kilidini açmanın, uygulamalara ve web sitelerine giriş yapmanın ve Apple Pay ile ödeme yapmanın hızlı, kolay ve güvenli bir yolu olan Touch ID teknolojisine sahip.

macOS’in büyüsü

MacBook Air ile macOS’in birlikteliği rakipsiz bir deneyim sunuyor:

  • macOS Sonoma: Kullanıcılar şimdi doğrudan masaüstlerine araç takımları yerleştirebiliyor, tek tıklamayla bunları düzenleyebiliyor ve hatta kapsamlı iPhone araç takımı ekosistemine MacBook Air’den erişebiliyor. Sunan Kişi Katmanı ve Tepkiler gibi harika özelliklerle video konferanslar şimdi çok daha ilgi çekici hale geliyor. Safari’deki profiller, birden fazla konuya veya projeye ilişkin web sitelerinde gezinirken sekmelerin birbirinden ayrı tutulabilmesini, web uygulamaları ise favori web sitelerine daha hızlı erişebilmeyi sağlıyor. Ve Oyun Modu sayesinde şimdi oyun deneyimi çok daha harika.
  • Gelişmiş üretkenlik: Profesyoneller dahil tüm kullanıcılar Split View özelliğiyle MacBook Air’in geniş ekranınından yararlanabiliyor veya iki adede kadar harici ekran desteğiyle daha fazla çalışma alanına sahip olabiliyor. Sahne Yöneticisi gibi özellikler de öğrenciler gibi kullanıcıların önlerindeki göreve odaklanmalarına yardımcı oluyor.
  • iPhone ile daha iyi: MacBook Air, Süreklilik özelliğiyle iPhone ve diğer Apple aygıtları arasında kusursuz bir uyum içinde çalışıyor. AirDrop gibi özellikler, kullanıcıların yakındaki Apple aygıtlarıyla fotoğraf, belge ve daha pek çok şey paylaşmasına imkan tanıyor. Evrensel Pano, kullanıcıların bir Apple aygıtındaki uygulamadan kopyaladıkları görsel, video veya metni yakındaki bir Mac’te bulunan başka bir uygulamaya kolayca yapıştırmalarına olanak tanıyor. Süreklilik Kamerası sayesinde kullanıcılar, iPhone’ları ile yakındaki bir şeyi tarayabiliyor veya onun fotoğrafını çekebiliyor, sonra da bunları anında Mac’lerinde görebiliyorlar. Ve Handoff özelliğini kullanarak, bir Apple aygıtında yazmaya başladıkları mail’i kolayca başka bir aygıtta tamamlayabiliyorlar.
  • Çok çeşitli uygulamalar: MacBook Air güçlü yerleşik uygulamalar sunuyor. FaceTime, Freeform, iMovie, GarageBand ve Fotoğraflar’ın yanı sıra Pages, Numbers ve Keynote gibi üretkenlik uygulamalarıyla kullanıcılar çok daha kolay bir şekilde harika işler oluşturabiliyor. Ayrıca Apple çip için optimize edilmiş binlerce uygulama bulunuyor. Microsoft 365 ve sevilen pek çok iOS uygulaması gibi sık kullanılan tüm uygulamalar macOS’te ışık hızında çalışıyor.

Çevre için daha iyi

Yeni MacBook Air, yüzde elli geri dönüştürülmüş malzemelerle üretilmiş ilk Apple ürünü. Bu, kasasında yüzde 100 geri dönüştürülmüş alüminyum, tüm mıknatıslarında yüzde 100 geri dönüştürülmüş nadir bulunan toprak elementleri ve Apple’da diğer bir ilk olarak anakartında yüzde 100 geri dönüştürülmüş bakır kullanılmasıyla mümkün oldu. Apple’ın enerji verimliliği konusundaki yüksek standartlarıyla uyumlu MacBook Air cıva, bromlu alev geciktiriciler ve PVC de içermiyor. Yüzde 99 lif bazlı ambalajı sayesinde de Apple, 2025’e kadar tüm ambalajlarda plastik kullanımını sıfıra indirme hedefine bir adım daha yaklaşıyor.

Apple, küresel kurumsal operasyonlarında artık karbon nötr. 2030 itibarıyla da üretim tedarik zincirinin tamamında ve her ürünün yaşam döngüsünde karbon nötr olmayı planlıyor.

  1. Testler Apple tarafından Ocak 2024’te gerçekleştirilmiştir. Daha fazla bilgi için lütfen com/tr/macbook-air sayfasını inceleyin.

İlginizi çekebilir: Apple Watch ve iPhone’daki yapay zeka destekli SwingVision uygulamasıyla tenis oyununuzu dönüştürünApple Watch ve iPhone’

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale