X

Anneler günü gelirken: O gün bir gün müdür?

Birkaç gündür garip bir hüzün vardı içimde nedenini bilmediğim. “Tabii ya” dedim kendi kendime anneler günü geliyor, ondan elbet. Hani şu annesine tahammül edemeyen birçok insanın sosyal medyada “En iyi dostum, biricik annem” gibi paylaşımlar yaptığı o meşhur gün.

Yanlış ifade etmiş olmak istemem. Anneler günü için düşüncem “Kapitalizmin dayatması ve gereksiz bir gün” değil kesinlikle. Hatta bana kalırsa bir gün değil her gün hatırlanması gereken bu muhteşem varlıkları, yılın yalnızca bir günü sevgiye boğmak yetersiz bile. Oysa ne güzel olurdu her gün aransalar? Her gün hediyeler ve sevgi sözcükleri ile ne kadar değerli oldukları hatırlatılsa?

Sözüm mayısın 2. pazarı annelerinin fotoğrafı ile sosyal medya paylaşımları yapanlara da değil, bunu bilin lütfen. Hangimiz yapmadık ki? Neden yapmayalım ki?

Benim eleştirim; bazen sinir olsak da, hatta çoğu zaman anlaşamasak da, onların aslında hep bizim iyiliğimizi istiyor olmalarını bir türlü anla(ya)mayanlara. Evet, belki bunu kendi doğruları ile yapıyorlar, ama o doğru bir yerde bizim de doğrumuz olmuyor mu? Unutmayın ki günün sonunda “Annem haklıydı” diyen yine bizleriz.

Söylemek istediğim, annelerimizi sadece sanal ortam aracılığı ile sevmeyelim. Onlara sevgimizi her an gösterelim. Annenin sevgisiz olduğunu mu düşünüyorsun? O zaman sen ona sevgini göster. Annenin bir yanlışını mı gördün, ona yaptığının neden yanlış olduğunu güzel kelimelerle anlat. Çok dar görüşlü, hiç çağımızın kadını değil, başkalarının anneleri gibi değil diye kendini yiyip bitiriyorsan, dur! Yapma bunu, ne kendine, ne de ona. O öyle yetiştirildi ise bu onun suçu değil. Sen yine elinden gelenin en iyisini yap, konuş onunla. Tatlı dilin yılanı deliğinden çıkardığını unuttuk mu yoksa?

Anne kelimesini kısaca anlat deseler; “Ne onunla, ne onsuz” derdim sanırım. Birçoğumuz için öyle değil mi? Ne kadar iyi arkadaş da olsak annelerimizle hep didişmedik* mi? Küçük bir çocukken mızmızlık yapıp ağladığımızda, ergenliğimizdeki çatışmalarımızda, aile kurduğumuz zaman ise fikir ayrılıklarımızla…

Bir yandan annelerimizin fikirlerine her konuda danışırken, diğer yandan istediğimiz cevabı alamadığımız anlarda onların ne saçma düşüncelere sahip olduklarına inandık. Bu yalnızca annelerimiz için geçerli değil aslında. Hep bizim düşüncemizin, kararlarımızın, yaptıklarımızın doğruluğuna inanmıyor muyuz? Ben de böyleyim, sen de, o da… Ne yazık ki insanlığın doğasında var bu. Zaten böyle olmasa, dünyada var olan her canlıya, her düşünceye saygı duyulsa, savaş diye bir şeyden eser kalır mıydı dünyada?

Konumuza dönecek olursak; annelerimizin düşüncelerine, kararlarına saygı duyamıyorsak neden her fırsatta onlardan yardım istiyoruz? Neden hep herhangi bir konu ile ilgili düşüncelerini bizimle paylaşmalarını istiyoruz? Dedim ya, ne onlarla, ne de onlarsız yapabiliyoruz…

Onlarla kavga ettiğimiz zaman kendimizi ne kadar kötü hissediyoruz bir düşünün. Ama hep onlardan ilk adımı bekliyoruz, çünkü biz hep haklıyız. Aramız iyi olduğu zaman ise hemen bir kusur buluyoruz nedense… Ah pardon; biz hep doğruyuz, en iyi, en akıllıyız ya hep, ondan elbet.

Hadi bugünden itibaren hayatınız ile ilgili bir karar alın ve anneleriniz ile didişmeyi bir kenara bırakıp onları her an hatırlayın, onlara yalnız mayısın 2. pazarında değil, her gün sevginizi gösterin. Unutmayın günün birinde ona son kez sarılacaksınız, sesini son kez duyacaksınız ve onu son kez öpeceksiniz. Onun için her fırsatı iyi değerlendirmenizi öneririm…

Hayatta olan, olmayan, evladını kaybeden, hayatta olduğu halde göremeyen, çalışan, çalışmayan, anne olmak isteyip de olamayan… Tüm kıymetlilerimizin anneler gününü bu vesileyle şimdiden kutlarım. İyi ki varsınız. Siz hep kalbimizdesiniz.

Canım anneme sevgi ve özlemle…

*didişmek: Tartışmak, atışmak. (annemin kullandığı bir kelime idi, bu yüzden tercih ettim)

İlginizi çekebilir: 90’larda çocuk olmak: O yıllardan öğrendiğimiz 4 değer

Gizem Okut: 1986 yılında İstanbul'da doğdum ve Kıbrıslı'yım. 2010 yılında DAÜ'de Turizm ve Otel İşletmeciliği bölümünü bitirdikten sonra Londra'da moda yazarlığı da dahil olmak üzere moda ile ilgili kurslara katıldım. Bir buçuk senelik bir Londra macerasının ardından tatil için gittiğim İstanbul'da ailemle kalmaya karar verdim ve İstanbul'da çeşitli firmalarda Stil Editörlüğü, Sosyal Medya Yönetimi, Müşteri İlişkileri gibi farklı pozisyonlarda çalıştım. 2016'da Kıbrıs'a geri dönmem ile birlikte üniversite yıllarımda staj yaptığım ve ülkenin en eski otellerinden olan Dome Hotel'de Misafir İlişkileri ve Sosyal Medya Yönetimi pozisyonlarında 2 yıl çalıştım. Daha sonra turizm sektörüne ait olmadığıma karar vererek ani bir kararla birbirinden tamamen farklı sektörlerde, birbirinden farklı işlerde çalıştım ve çalışmaya da devam ediyorum. Yazı yazmak, kitap okumak, müzik dinlemek, plajda vakit geçirmek gibi vazgeçemeyeceğim hobilerimin yanı sıra, seramik objeler yaratmak, bahçe ile uğraşmak, farklı tarifler denemek gibi hobilerim de mevcut. Şu hayattan istediğim üç şey; sağlık, barış, huzur.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale