X

5 kahve 5 kitap: Kahveler, bir kitap olsaydı?

Kahve anlarını eşsiz bir keyfe dönüştüren kitaplar eğer bir kahve olsaydı hangi kitap hangi kahve olurdu hiç düşündünüz mü?

Kitaplar ve kahve… İkisinin de tadı ayrı değil mi? Ruhumuzu besleyen ve bizi bambaşka dünyalara taşıyan bu ikili birbirinin yerine geçseydi ne olurdu? Düşünmesi oldukça keyifli, bu oyunu gelin birlikte kurgulayalım.

‘Kahveler bir kitap olsaydı’ sorusundan yola çıkarak başlattığım düşünce akışı keyifli bir eşleşmeye dönüşünce bunu biraz daha detaylandırıp yazmaya karar verdim. 5 kahve 5 kitap ile sınırladığım bu içerikte her kahvenin kendi doğasına uygun özelliklerle örtüşen kitapları bir araya getirdim.

Her kahve türü, kendine has bir karakter ve ruh taşıyor. Tıpkı bir kitap gibi. Kahve seçiminizi yaparken ona uygun bir kitap eşleşmesiyle okuma deneyiminizi daha da zenginleştirebilirsiniz. İşte hem kahve hem de kitap tutkunları için 5 kahve türü ve onlarla en uyumlu 5 kitap önerisi:

Americano : Yaşama Uğraşı vs Huzursuzluğun Kitabı

Americano sert içimi sebebiyle felsefi ve derin konuların yer aldığı, biraz karanlık yanı ağır basan düşündürücü bir eser olurdu.

Americano eğer bir kitap olsaydı diye düşünürken aklıma ilk gelen Huzursuzluğun kitabı oldu. Pessoa’nın tarzı tam bir americano kıvamında bence. Sert, yoğun, zengin aroması ile vazgeçilmez bir klasik. Yaşama Uğraşı da tam bu kıvamda zira. İkisi arasında seçim yapmakta zorlandım açıkçası. Uf, Nietzsche de burada güzel olur sanki.

Espresso: Dönüşüm vs De Ki İşte

Espresso az ama yoğun, damakta bıraktığı güçlü tat ile sert kahve türlerinden. Uzun uzun kahve keyfi yapamayacak kadar kısa süreli bu yoğun kahve deneyimini düşününce ilk aklıma gelenler Kafka’nın Dönüşüm eseri ve Oruç Aruoba kitapları oldu.

Benim espressom bir kitap olsaydı bu ikisinden biri olurdu. Aruoba’nın az kelimeyle çok şey anlattığı yoğun duygu içerikli kitapları tam espresso özellikleri ile örtüşmüyor mu ne dersiniz?

Latte: Simyacı vs Küçük Prens

Latte yumuşak içimi ile herkese hitap eden romanların, geniş kitlelerce sevilen kitapların kahvesi olurdu sanki. Romantik hikayeler belki biraz fantastik kurgular latte ile eşleştirilebilir bence.

Latte için dünyanın en çok okunan ve satan kitaplarından biri olan Simyacı’dan daha uygun bir seçenek düşünemiyorum. Küçük Prens ve Harry Potter da bence tam latte olacak türden kitaplar.

Türk Kahvesi: Üvercinka vs Lüzumsuz Adam

Eğer Türk kahvesi bir kitap olsaydı bu kesinlikle bir şiir kitabı olurdu. Geleneksel ve köklü geçmişi ile kültürümüzde ayrı bir yeri olan Türk kahvesi, her yudumunda verdiği lezzetle güçlü bir etkiye sahiptir. Tıpkı her dizesinde derin ve yoğun anlamlar saklı olan şiirler gibi. İkisi de uzun süre hem damakta hem dimağda unutulmaz bir tat bırakır. Çok sert olmayan ve kendine has lezzeti ile espressodan ayrılan bu kahve türüne ben en çok şiir kitaplarını yakıştırdım. Ve ilk aklıma gelen Cemal Süreyya’nın şiirleri oldu. Acı tatlı yoğunluğu ile Cemal Süreyya kitapları bir kahve olsa kesinlikle Türk Kahvesi olurdu.

Burada ikinci aklıma gelen seçenek ise öyküler. Öykü denilince de edebiyatımızın önde gelen hikayecilerinden Sait Faik öykülerini burada anmadan geçmek istemedim. Sait Faik kitapları bir kahve olsaydı Türk kahvesi ile muhteşem bir eşleşme sağlayacağını düşünüyorum.

Flat White: Sahilde Kafka vs Koleksiyoncu

Flat White hem hafif kremamsı dokusu hem de kahve yoğunluğunu sunan zengin lezzeti ile Murakami kitaplarını aklıma getirdi. Murakami romanlarındaki karakterlerin içsel yoğunluğu, hikayenin akıcı sürükleyici yapısı tam da bu kahvenin tarzına uyan türden. İçtikçe derinleşen keyifli bir lezzet sunan Flat White bir kitap olsaydı kesinlikle Sahilde Kafka olurdu. Hem hafif hem derin bir okuma deneyimi, gerçeklik ve hayal arasındaki dengenin birlikte heyecanlı bir şekilde ilerlediği bu kitap tam bir flat white değilse nedir!

Burada diğer alternatif ise John Fowles kitapları olabilir. Koleksiyoncunun gerilimi yüksek sürükleyici havası, Fransız Teğmenin Kadını’ndaki gizemli olay akışı, yine karakterlerin derinlikli iç dünyası bence flat white kahve tipine uyacak türden.

İlginizi çekebilir: İzmir’de günübirlik gezginler için harika bir destinasyon: Eski Foça

Seda İstifciel: Mehabalar, ben Seda. 2014 yılından beri çeşitli markalara ve e-ticaret alanında içerik uzmanlığı yapmaktayım. Ege Üniversitesi Felsefe bölümünü bitirdikten sonra kısa bir öğretmenlik tecrübem oldu. Sonrasında sosyal medya, SEO ve blog tarafında farklı mecralarda ve markalarla çalışmaya başladım. Okumak ve yeni yerler keşfetmek sanırım bu hayatta en keyif aldığım şeylerin başında geliyor. Burada görmekten keyif aldığım yerleri ve okuduğum kitaplarla ilgili etkilendiğim, sorgulamayı sevdiğim konuları paylaşmaktan mutluluk duyacağım. Doğayı, tüm hayvanları özellikle de kuşları, huzurlu ve şirin mekanları fotoğraflamayı, buralarda kahve içip hayaller kurmayı seviyorum.

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale