X

29 Eylül Dünya Kalp Günü: Kalp ve damar sağlığını korumanın yolları

İnsan sağlığını doğrudan etkileyen, yaşam kalitesini belirleyen, tüm organların işleyişini kontrol eden en önemli organlardan biri kalp. Durmadan çalışan ve yaşamsal faaliyetlerimizi yerine getiren kalbimizi korumak, sağlıklı ve uzun bir yaşamın anahtarı. Öte yandan, kalp ve damar hastalıkları, dünyadaki ölümlerin en önde gelen nedeni. 29 Eylül, kalp sağlığına dikkat çekmek, kalp ve damar rahatsızlıklarını önlemek için yaşam tarzı değişiklikleri yapmak ve bu hayati organ hakkında daha büyük farkındalık yaratmak amacıyla Dünya Kalp Günü olarak anılıyor.

Her yıl, kalp hastalıklarının önlenmesi ve farkındalığın artırılması amacıyla dünya genelinde çeşitli etkinlikler, kampanyalar ve sağlık taramaları bu özel gün aracılığıyla düzenleniyor. Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. İsmail Polat Canbolat da kalp ve damar sağlığını korumanın yollarını şu şekilde sıralıyor:

Sağlıklı beslenin

Kalp ve damar sağlığını korumak için en önemli adımlardan biri sağlıklı beslenmektir. Sağlıklı bir beslenme düzeni, meyve, sebze, tam tahıllar, yağsız protein kaynakları ve az yağlı süt ürünleri gibi besinlerden zengin olmalıdır. Bu besinler, kalp ve damar sağlığını korumaya yardımcı olan vitamin, mineral ve lifleri içerir.

Akdeniz tipi beslenme kalp ve damar hastalıklarından korunma sağladığı gösterilmiş en güvenilir beslenme tarzıdır. Meyve, sebze, tam tahıllar, baklagiller, yağlı tohumlar ve zeytinyağı gibi bitkisel kaynaklı besinlerden zengin bir beslenme modelidir. Bu beslenme modeli, kalp ve damar sağlığının yanı sıra, genel sağlığımız için de çok faydalıdır.

Akdeniz tipi beslenmenin temel özellikleri

  • Meyve ve sebze tüketimi bol olmalıdır. Günde en az 5 porsiyon meyve ve sebze tüketilmelidir.
  • Tam tahıllar tercih edilmelidir. Kepekli ekmek ve makarna, bulgur ve yarma, esmer pirinç, çavdar gibi besinler tam tahıllara örnek verilebilir.
  • Baklagiller düzenli olarak tüketilmelidir. Baklagiller, protein, lif ve vitamin açısından zengindir.
  • Kuruyemişler, kalp ve damar sağlığı için faydalıdır. Ceviz, badem, fındık gibi kuruyemişler günde 1 avuç tüketilebilir. Bu kuruyemişleri tüketirken işlenmemiş olmasına dikkat edilmelidir.
  • Zeytinyağı, Akdeniz tipi beslenmenin temel yağ kaynağıdır. Zeytinyağı, kalp ve damar sağlığını korumaya yardımcı olan tekli doymamış yağ asitleri bakımından zengindir.
  • Kırmızı et ve işlenmiş etler sınırlı olarak tüketilmelidir.
  • Süt ürünleri, az yağlı veya yağsız tercih edilmelidir ve sınırlı tüketilmedir. İşlenmiş et ve et ürünleri tüketilmemelidir.
  • Tatlı ve şekerli içecekler tüketilmemelidir.

Akdeniz tipi beslenmenin faydaları

  • Kalp ve damar hastalıklarını önlemeye yardımcı olur.
  • Kan basıncını düşürmeye yardımcı olur.
  • Kolesterol seviyelerini düşürmeye yardımcı olur.
  • Diyabet riskini azaltmaya yardımcı olur.
  • Bazı kanser türlerinin riskini azaltmaya yardımcı olur.
  • Kilo kontrolüne yardımcı olur.
  • Ruh halini iyileştirmeye yardımcı olur.

Akdeniz tipi beslenmeye geçiş için bazı ipuçları

  • Günde en az 5 porsiyon meyve ve sebze tüketmeye çalışın.
  • Tam tahılları tercih edin.
  • Haftada en az 2-3 kez balık tüketin.
  • Zeytinyağını sofranızdan eksik etmeyin.
  • Kırmızı et ve işlenmiş etleri sınırlı tüketin.
  • Süt ürünlerini az yağlı veya yağsız tercih edin.
  • Tatlı ve şekerli içeceklerden uzak durun.

Akdeniz tipi beslenme, kalp ve damar sağlığının yanı sıra, genel sağlığımızı korumak için çok faydalı bir beslenme modelidir. Bu beslenme modeline geçiş yaparak, daha sağlıklı bir yaşam sürebilirsiniz.

Düzenli egzersiz yapın

Düzenli egzersiz yapmak, kalp ve damar sağlığını korumanın en etkili yollarından biridir. Haftada en az 150 dakika orta düzeyde aerobik ve 75 dakika direnç egzersizleri yapmak, kalp ve damar sağlığını korumaya yardımcı olur.

Düzenli egzersiz yapmak, kalp ve damar sağlığının yanı sıra, genel sağlığımız için de çok önemlidir. Egzersiz yapmak, kas ve kemiklerimizi güçlendirir, kilo kontrolüne yardımcı olur, ruh halini iyileştirir ve stresi azaltır.

Hangi egzersizleri yapmak gerekir?

Düzenli egzersiz yapmak için, aerobik egzersiz ve kuvvet antrenmanı olmak üzere iki tür egzersizi yapmak gerekir. Aerobik egzersiz, kalp atış hızını ve solunum hızını artıran egzersizlerdir. Yüzme, koşma, bisiklete binme, tempolu yürüyüş, dans gibi egzersizler aerobik egzersizlere örnek verilebilir. Kuvvet antrenmanı ise kasları güçlendirmeye yönelik egzersizlerdir. Ağırlık kaldırma, direnç bantları ile yapılan egzersizler, vücut ağırlığıyla yapılan egzersizler gibi egzersizler kuvvet antrenmanına örnek verilebilir.

Egzersizi saat kaçta yapmak daha doğru olur?

Egzersizi herhangi bir saatte yapmak mümkündür. Uyandıktan birkaç saat geçmesine ve uyumadan birkaç saat önce olmasına dikkat etmekte fayda olduğunu düşünüyorum.

Düzenli egzersiz için ipuçları

  • Hemen aşırıya kaçmayın. Yeni başlayanlar, kısa süreli ve hafif egzersizlerle başlayıp, zamanla süreyi ve yoğunluğu artırmalıdır.
  • Kendinizi zorlamayın. Egzersizi yaparken, nefes alıp vermenizi zorlaştıracak kadar zorlanmamalısınız.
  • Egzersizden önce ve sonra ılık bir duş alın. Bu, kaslarınızın rahatlamasına yardımcı olur.
  • Sıvı tüketin. Egzersiz yaparken bol su için.
  • Egzersizden sonra dinlenmeyi unutmayın.

Sağlıklı bir yaşam tarzı için, düzenli egzersizin yanı sıra, sağlıklı beslenmek, sağlıklı kiloyu korumak, sigara içmemek, alkol tüketimini sınırlamak ve stresi yönetmek de önemlidir.

Sağlıklı kiloyu koruyun

Fazla kilolu veya obez olmak, kalp ve damar hastalıklarının riskini artırır. Sağlıklı kiloyu korumak için, sağlıklı beslenmek ve düzenli egzersiz yapmak önemlidir.

Sigara içmeyin

Sigara içmek, kalp ve damar hastalıklarının en önemli risk faktörlerinden biridir. Sigara içmek, kan basıncını yükseltir, kolesterolü yükseltir ve kan pıhtılaşmasını arttırır. Bu faktörler, kalp krizi ve felç riskini artırır.

Alkol tüketimini sınırlandırın

Alkol tüketimi, kalp ve damar hastalıklarının riskini artırır. Eski bilgilerimize göre düşük miktarda şarap tüketimi içerdiği resveretrol nedeni ile kalp damar hastalıklarından koruduğu yönündeydi, fakat son yıllardaki çalışmalar gösterdiği düşük dozlarda bile alkol tüketimi kalp damar hastalıkları riskini artırabilmektedir. Alkole başlamamak, tüketiliyor ise haftada 5 kadehten fazla tüketmemek kalp ve damar hastalıklarının riskini azaltacaktır.

Stresi yönetin

Stres, kalp ve damar hastalıklarının riskini artırır. Stresi yönetmek için, sağlıklı beslenmek, düzenli egzersiz yapmak, yoga veya meditasyon gibi gevşeme tekniklerini uygulamak gibi yöntemler kullanılabilir. Stres yönetiminde yoga yapmanın, düzenli egzersizin kalp damar hastalıklarına bağlı ölümü azalttığı gösterilmiştir.

Kalp ve damar sağlığı kontrolü yaptırın

40 yaşından sonra, kalp ve damar sağlığı kontrolü yaptırmak önemlidir. Bu kontrollerde, kan basıncı, kolesterol, kan şekeri ve diğer risk faktörleri ölçülür. Bu sayede, kalp ve damar hastalıklarının erken teşhisi ve tedavisi mümkün olabilir.

Kalp damar hastalıkları açısından risk altında olan kişiler

  • Yaşlılar: Kalp damar hastalıkları riski, yaşla birlikte artar.
  • Erkek cinsiyet: Erkekler, kadınlara göre kalp damar hastalığı açısından daha yüksek risk altındadır.
  • Aile öyküsü: Ailesinde kalp damar hastalığı öyküsü olan kişiler, daha yüksek risk altındadır.
  • Sigara içmek: Sigara içmek, kalp damar hastalığı riskini önemli ölçüde artırır.
  • Yüksek tansiyon: Yüksek tansiyon, kalp damar hastalığı riskini artırır.
  • Yüksek kolesterol: Yüksek kolesterol, kalp damar hastalığı riskini artırır.
  • Diyabet: Diyabet, kalp damar hastalığı riskini artırır.
  • Obezite: Obezite, kalp damar hastalığı riskini artırır.
  • Hareketsiz yaşam tarzı: Hareketsiz yaşam tarzı, kalp damar hastalığı riskini artırır.
  • Stres: Stres, kalp damar hastalığı riskini artırabilir.

Kalp damar hastalıkları açısından geleneksel olmayan risk faktörleri, yukarıda bahsedilen geleneksel risk faktörlerinden farklı olarak, kalp damar hastalığı riskini artırmakla birlikte, doğrudan kalp damar sağlığını etkilemez. Bu risk faktörleri şunlardır:

  • Kronik inflamasyon: Kronik inflamasyon, kalp damar hastalığı riskini artırabilir.
  • Uyku apnesi: Uyku apnesi, kalp damar hastalığı riskini artırabilir.
  • Bazı ilaçlar: Bazı ilaçlar, kalp damar hastalığı riskini artırabilir.
  • Bazı kalıtsal hastalıklar: Bazı kalıtsal hastalıklar, kalp damar hastalığı riskini artırabilir.
  • Doğum kusurları: Doğum kusurları, kalp damar hastalığı riskini artırabilir.
  • Diğer sağlık sorunları: Bazı diğer sağlık sorunları, kalp damar hastalığı riskini artırabilir.

Bu risk faktörleri, kalp damar hastalığı riskini artırmakla birlikte, doğrudan kalp damar sağlığını etkilemez. Bu risk faktörlerini kontrol altına almak, kalp damar hastalığı riskini azaltmaya yardımcı olabilir.

İlginizi çekebilir: Kalp sağlığına önem veriyorsanız işte kalbinize dost besinler

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale