X

2025’in getirdikleri, ‘biraz’ empati ve de Z kuşağı

Oysa daha dün gibi değil mi sizce de 2025’e girdiğimiz 31 Aralık gecesi? Bakın 3 ayı sonlandırdık bile…

Birçok düşünceyle, saçma sapan hayallerle, biraz depresyonla, biraz mutlulukla ve daha birçok sayamadığım şeyle geçti gitti şu 3 ay. Üzülüyor muyum peki, elbet üzüldüğüm keşke dediğim şeyler oldu tabii (‘Keşke’siz hayat bir türlü nasip olmadı bana ya neyse…)

Beni mutlu eden şeyler peki? Oldu elbet, olmaz mı? Sevdiğim insanların sağlığı yerindeyse mutlu olmamam için saydığım sebeplerin aslında yalnızca bahaneden olduğunu biliyor ve kendime hep söylüyorum zaten.

Ama yine de bakınca 2025’in ilk 3 ayına bu şekilde değil de daha fazla huzurlu, daha neşeli, daha mutlu günlerin geleceğine inanmak istiyorum kalan 9 ayında doğrusu ne yalan söyleyeyim…

Hep söylüyorum ya, benim huzurum ne yazık ki sadece bireysel yaşantımla sınırlı kalmıyor. Dünyada, ülkemde, doğada yaşanan her şey benim psikolojimi sanırım olması gerekenden bir tık daha fazla etkiliyor yıllardır.

Eskiden hayatı çok da takan biri değildim aslında. Ya da şöyle düzelteyim cümlemi, çünkü beni tanıyanlar ‘Hadi canım!’ diyecektir eminim. Eskiden tamamen bireysel sorunlarımdan (Onlara da ne kadar sorun denebilirse…) şikayet eder ve yalnızca onlar modumu etkileyebilirdi. Ne yazık ki hayat olsun, yaşanmışlıklar olsun, yaşımın ilerlemesi olsun, belki dünyaya olan korkum olsun hepsi bir araya geldi ve artık her şey ama abartısız , her şey dünyada yaşanan tüm kötülükler keyfimi kaçırmakla kalmıyor içten içe beni kemiriyor adeta.

Sahi ya bu dünya nereye gidiyor? Her geçen gün nefes almaktan korkar hale gelmemiz, sevdiklerimizin ve bizim can güvenliğimizin olmadığı yerlerde hayatta kalmayı başarabilmemiz, her gün güzel insanların şu dünyadan göçüp gitmelerine şahit olmamız daha nereye kadar devam edecek dersiniz?

Bu kadar kötülük varken dünyada neden hep iyiler veda ediyor bize? Bu soruya bir milyon cevap da verseniz, ben verilen hiçbir cevap ile yetinmeyeceğim söyleyeyim.

Hayallerim, umutlarım nasıl ki asla bitmeyecek, üzgünüm ki bu kötü günler de insanların ‘empati’ yeteneği gelişmediği sürece asla geçmeyecek diye düşünüyorum bazen. Halbuki biz değil miydik ‘Çocuklar inanın inanın çocuklar, güzel günler göreceğiz güneşli günler…’ gibi umut dolu şarkılarla büyüyen? Ama bakın Z kuşağına, onların sayesinde yıllar sonra devrimci bir ruh sokaklarda, yalnızca Türkiye’de değil üstelik, tüm dünyada! Belki de güzel günleri yıllardır beğenmediğimiz o Z kuşağı sunacak bizlere, ne dersiniz?

Bana dokunmayan yılan bin yaşasın demekten hepimiz kardeşiz bu kavga ne diye dediğimiz günlerin hasretiyle…

Sevgiyle huzurla kalın…

İlginizi çekebilir: 2 aylık bir ara, yazarlık ve kafamdaki deli sorular

Gizem Okut: 1986 yılında İstanbul'da doğdum ve Kıbrıslı'yım. 2010 yılında DAÜ'de Turizm ve Otel İşletmeciliği bölümünü bitirdikten sonra Londra'da moda yazarlığı da dahil olmak üzere moda ile ilgili kurslara katıldım. Bir buçuk senelik bir Londra macerasının ardından tatil için gittiğim İstanbul'da ailemle kalmaya karar verdim ve İstanbul'da çeşitli firmalarda Stil Editörlüğü, Sosyal Medya Yönetimi, Müşteri İlişkileri gibi farklı pozisyonlarda çalıştım. 2016'da Kıbrıs'a geri dönmem ile birlikte üniversite yıllarımda staj yaptığım ve ülkenin en eski otellerinden olan Dome Hotel'de Misafir İlişkileri ve Sosyal Medya Yönetimi pozisyonlarında 2 yıl çalıştım. Daha sonra turizm sektörüne ait olmadığıma karar vererek ani bir kararla birbirinden tamamen farklı sektörlerde, birbirinden farklı işlerde çalıştım ve çalışmaya da devam ediyorum. Yazı yazmak, kitap okumak, müzik dinlemek, plajda vakit geçirmek gibi vazgeçemeyeceğim hobilerimin yanı sıra, seramik objeler yaratmak, bahçe ile uğraşmak, farklı tarifler denemek gibi hobilerim de mevcut. Şu hayattan istediğim üç şey; sağlık, barış, huzur.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale