Diyet yapmanın tam zamanı: Hangi diyet size daha uygun?

Beklediğimiz bahar sonunda geldiğine göre diyet maratonumuza artık başlayabiliriz! Evet, her sene olduğu gibi bu yıl da baharın gelmesiyle başlayıp, kış aylarında son bulan diyet ayları geldi. Kış sezonu boyunca kimimiz soğuk havaları, kimimiz işimizi ya da başka nedenleri bahane ederek diyet ve egzersizi bir kenara bırakırız. Sonunda da karın ve kalça ölçümüz tamamen değişir.

Kışın kalın kıyafetlerin altında saklayabildiğimiz, içimizi ısıtan güneşli havanın kendini göstermeye başlamasıyla karşımıza bir sorun olarak ortaya çıkan kilolarımız… E haliyle bizler de çözümü en hızlı kilo kaybı sağlayan diyetler, çaylar, besinler ya da ilaçlarda aramaya başlıyoruz. Peki, bikiniye girme arzumuz için sosyal medyadan ya da gazeteden görüp uyguladığımız bu diyetlerin vücudumuza etkilerini hiç düşündünüz mü? Gelin, kısaca birlikte bakalım.

Detoks diyetlerle hızlı kilo kaybı sağladığımızı düşünürken aslında vücudumuz çok fazla sıvı kaybeder.

Sıvı ağırlıklı diyetler, yüksek proteinli diyetler ya da muz diyeti, su diyeti, lahana diyeti gibi tek tip besine dayalı diyetler; bu liste uzar gider. Hepsinin bizlere sunduğu çözüm önerisi  ise hızlı kilo kaybı. Detoks diyetlerle hızlı kilo kaybı sağladığımızı düşünürken aslında vücudumuz çok fazla sıvı kaybeder. Bu da yorgunluk, baş dönmesi gibi belirtilere yol açabilir. İlerleyen dönemlerde ise elektrolit dengesizliklerine, kalp rahatsızlıklarına ve solunum problemlerine neden olabilir. Bir de ‘istediğin kadar et ye ama hiç karbonhidrat tüketme’ diyen diyetler yani yüksek proteinli diyetler var. Bu tip diyetlerin ilk etkileri genellikle ağız kokusu, ağız kuruluğu, yorgunluk, baş dönmesi ve uykusuzluktur. Bu tip diyetler uzun dönemde böbrek fonksiyonları bozulması ve gut hastalığı gibi ciddi problemlere neden olmaktadır. Ayrıca ‘bu besin yağ yakar’, ‘şu besin hızlı zayıflatır’ gibi cümlelere de inanmayın. Hiçbir besin tek başına mucize değildir.

Kısa sürede hızlı kilo kaybettireceği söylenen diyet listelerinin az da olsa vücudumuz için zararlarını öğrendik. Öncelikle bilmeniz gereken şudur; sizin genetik yapınız, yaşam koşullarınız ve beslenme alışkanlıklarınız yalnızca size özeldir. Şimdi kendi diyetinizi yaratma zamanı…

Zaman gibi bir derdiniz olmasın

Diyeti, bahar veya yaz mevsimi gibi dönemsel olarak yapılan bir liste olarak görmeyin. Her pazartesi başladığımız, çarşamba günü son verdiğimiz diyetler hem bedenimizi hem de ruhumuzu olumsuz etkiler. Diyet bir sağlıklı beslenme biçimidir. Bu nedenle asıl amacımız; yaşam koşullarımız ve  beslenme alışkanlıklarımızda değişiklikler yaparak vücudumuzun ihtiyacı olan besin ögelerini dengeli bir şekilde almak olmalı.

Kendinizi ödüllendirin
Tercih edeceğimiz besinlerde dikkat etmemiz gerekenler; ‘ne zaman, ne kadar ve ne sıklıkta yemeliyim’ olmalı.

Evet, seçiminiz sağlıklı beslenmekten yana.. ‘Peki, hiç mi tatlı yemeyelim’ dediğinizi duyar gibiyim. Kedinize yasaklar koymayın! Yasak koyduğumuz besinler bizlere her zaman daha cazip gelir. Tercih edeceğimiz besinlerde dikkat etmemiz gerekenler; ‘ne zaman, ne kadar ve ne sıklıkta yemeliyim’ olmalı. Son olarak da tükettiğimiz gıdaların besin içeriği olarak ne kadar sağlıklı olduğuna dikkat etmeliyiz. Bunları dengelemeye başladığımız zaman hiçbir besin bizim için yasak değildir!

Unutmayalım ki, vücudumuzun gereksinimi olan besin ögelerini karşılayan, beslenme alışkanlıklarımıza ve yaşam tarzımıza uygun bir beslenme planını, bir diyetisyen kontrolünde gerekli kan tahlillerimiz yapıldıktan sonra fikir alışverişi doğrultusunda uygulayabiliriz.

İlginizi çekebilir: Bahar yorgunluğuna karşı hangi gıdalar tüketilmelidir?

Diyetisyen Selvi Akman Diyetisyen
Kurucusu olduğu Beşiktaş Dietista Diyet Merkezi'nde diyetisyen. Okan Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik bölümünde yüksek lisansına devam etmekte. Trakya Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik bölümünden 2014’te ... Devam