X

Zamanınızı boş yere harcadığınızın 10 göstergesi

Zamanınızı boşa harcadığınızın göstergeleri

Yaşayan her canlı için en değerli şey şüphesiz zaman. Resme büyük çerçeveden bakıldığında, parayla satın alınamadığı ve geri alınması mümkün olmadığı için, aslında zaman kavramının herkes için en büyük ve ulaşılmaz tek şey olduğunu söyleyebiliriz.

Dünya üzerinde geçirmeniz gereken zamanı doldurduğunuzda, geri dönebilmeniz ya da biraz daha zaman ödünç alabilmeniz mümkün değil. Daha da kötüsü, dünya üzerinde geçireceğiniz zamanın ne kadar olduğunu ön göremiyor oluşumuz.

Yaşayacağınız uzun bir hayat olabileceği gibi bir kaç saniye içinde hayatınızın sonlanacak olabilmesi de mümkün. Önünüzdeki bir kaç saatin değeri bu saatler içinde öleceğinizi bilseydiniz paha biçilemez olabileceği gibi, önünüzde daha uzun yıllar olduğunu düşündüğünüzde boşa geçirdiğiniz zaman size pek bir anlam ifade etmeyebilir.

Bir çok birey önünde uzun bir hayat var olduğunu düşünerek elindeki zamanın değerini fark etmeden uzun süreli planlar yapma eğilimindedir. Zamanı yavaşlatabilmeniz ya da fark etmeden geçtiğini hissederek durdurabilmeniz imkansız. Bu nedenle siz de dünya üzerinde zamanını boşa harcayan ve kalitesiz vakit geçiren milyarlarca insandan biri olabilirsiniz.

Eğlenmeden ve üretmeden geçirdiğiniz, tatmin olamadığınız her anda, geri kalan hayatınızın bir kısmını boşa harcamış olursunuz. Peki, zamanınızı boşa harcadığınızı ve kalitesiz geçirdiğinizi nasıl anlarsınız? Uplifers olarak zamanınızı boşa harcadığınızın farkındalığını kazanmanıza ve zamanınızı daha etkili şekilde değerlendirmenize yardımcı olabilecek önerileri sizler için derledik;

1. Telefonunuzu vücudunuzun bir parçası haline getirmek

Gün içinde ne kadar zamanınızı telefonunuzla ilgilenerek geçirdiğinizi hiç düşündünüz mü? Günümüzün büyük bölümünü farkında olmadan arkadaşlarımıza mesaj yazarak, Twitter’da ve Facebook’ta kendimizle ilgili şeyler paylaşarak ya da başkalarının yaşantılarını inceleyerek geçiriyoruz. Teknolojinin hayatımızın ayrılmaz bir parçası olduğu kaçınılmaz bir gerçek. Bunu inkar etmemiz ya da kaçmamız mümkün değil.  Fakat teknolojiyi ne şekilde ve ne kadar kullandığımız kendi kararımıza bağlı olarak düzenleyebileceğimiz bir durum. Sonrasında dönüp bakmayacağınız anılar yaratmak için harcadığınız süreçte yeni deneyimler edinebilirsiniz. Bu süreyi yeni insanlarla tanışmak ya da daha önce hiç denemediğiniz bir şeyler yapmak için kullanabilirsiniz.

2. Konfor alanınızın dışına çıkmamak için elinizden gelen her şeyi yapmak

Hayat yaptığımız seçimlerden ibarettir. İzleyeceğiniz yolun birini seçtiğinizde bir diğerinden vazgeçmek durumundasınız. Bu nedenle içinde bulunduğunuz anda yalnızca yürümekte olduğunuz yola odaklanmaya çalışmalısınız. Geçmiş olan tek bir saniyenizi bile geri alabilmeniz mümkün değil. Hayatın yaşadığımız deneyimlerden ibaret olduğunu düşündüğümüzde, bu deneyimlerden aldığımız zevk ve tutku dışında önemli olan bir şey yok. Deneyimlerimiz kendilerini tekrar etmeye başladığında, yani aynı aktiviteyi üst üste yapmaya devam ettiğimizde ise bu aktivitelerden aldığımız zevkte bir düşüş olduğunu fark ederiz. Bir şeyi ilk kez yapmanın verdiği zevkin tüm deneyimlerimizden ne kadar farklı olduğunu biliyoruz. Bu nedenle hayattan aldığınız zevkin maksimum seviyede olabilmesi, sürekli farklı şeyler deneyimleyebilmenizle doğru orantılıdır.

3. Paranızı gereksiz şeyler için harcamak

Zaman dediğimiz kavram satın alınamayacak bir şey olsa da, zaman ve para arasında güçlü bir ilişki olduğunu çalışan her birey bilir. Zamanınızı eğlenceli ve zevk aldığınız aktivitelerle geçirebilmek için, yeterli miktarda birikimizin olması gereklidir. Ancak sınırsız kaynağınızın olması da, paranızı doğru değerlendiremediğiniz taktirde bir anlam ifade etmez. Bu nedenle elinizdeki kaynakları mümkün olabildiğince iyi değerlendirmeye çalışmalı ve gereksiz, sizin için bir anlam ifade etmeyen şeyler için harcamaktan kaçınmalısınız.

4. Zamanınızı yapmak istemediğiniz aktivitelerle geçirmek

Hepimizin geçmişte yapmış olmaktan pişmanlık duyduğu ancak kabul etmek istemediği alışkanlıkları, başarısızlıkları ya da deneyimleri olabilir. Hayatta her zaman doğru seçimler yapabilmemiz mümkün değildir. İhtiyaçlarımız ve isteklerimiz farklılıklar gösterebilir. İhtiyaçlarımızı karşılayabilmek adına istediğimiz şeyleri yapmaktan vazgeçmek durumunda kalabiliriz. Bu nedenle ihtiyaçlarımızın ve isteklerimizin farkında olup, önceliklerimizi iyi belirlemeliyiz. İhtiyaçlar ve istekler arasındaki dengeyi bulabildiğiniz sürece, zamanınızı daha etkili kullanabildiğinizi fark edeceksiniz.

5. Vücudunuza yeterince önem göstermemek

Fiziksel olarak sağlıklı olmak, hayatımızın en önemli öğesi ve birincil yaşama amacımızdır. Bedensel fonksiyonların son bulması, yaşamın da son bulması anlamına gelir. Bu nedenle fiziksel sağlığınıza dikkat etmeniz, yaşam kalitenizi belirleyen en önemli etmendir. Sağlıklı bir vücut, uzun bir yaşamın olmazsa olmazıdır.

Yaşam stilinizle ilgili şikayetleriniz olabilir ancak dünya üzerinde tam anlamıyla sağlıklı yaşayabilen bir topluluk bulunmuyor. Bu nedenle vücudunuzu mümkün olabildiğince sağlıklı tutmaya ve ömrünüzü kısaltabilecek zararlı aktivitelerden kaçınmaya çalışmalısınız.

6. Akıl sağlığınıza yeterli özeni göstermemek

Akıl ve ruh sağlığı, sağlıklı ve uzun bir yaşam için en az fiziksel sağlık kadar önem taşıyor. Fiziksel sağlığınızın yerinde oluşu, ruh sağlığınız için de önem taşıyor. Beslenme düzeniniz, uyku süreniz, egzersiz yapmanız hormonlarınızın ve sinir sisteminizin işleyişini doğrudan etkiliyor. Vücut fonksiyonlarınızın sağlıklı işleyişi akıl sağlığınızı, akıl sağlığınızın yerinde oluşu ise mutlu bir yaşam sürmenizi sağlayacaktır. Mutluluk, sihirli ve birden ortaya çıkan ve birden kaybolan bir olgu değildir. Hormonlarınızla ve sinir sisteminizin işleyişiyle alakalıdır.

7. Yeterince uyumamak

Daha önce de belirttiğimiz gibi, zihninizin normal işleyişinde ilerleyebilmesi ve akıl sağlığınızı koruyabilmeniz, yeterli miktarda uyumanızla mümkündür. Yeterince uyumanız vücut fonksiyonlarınızın normal düzeyde kalmasını, sağlıklı bir vücut akıl sağlığınızı korumanızı ve akıl sağlığınızın yerinde olması kişisel mutluluğunuzu ve tatmin duygunuzu doğrudan etkiler.

Bir çok insan ilginç ve yaratıcı fikirlerin az uykuyla ve daha çok uyanık kalarak ortaya çıktığına inanır. Bu, her birey için farklı olan, göreceli bir kavramdır ve tamamen uyanık kaldığınız zamanı nasıl değerlendirdiğinizle ilgilidir. Daha önce de belirttiğimiz gibi, ne kadar deneyimli ya da çalışkan olduğunuz değil, bu durumlardan elde edeceğiniz sonuçların verimli olması önemlidir.

8. Gereksiz insanlara gereğinden fazla zaman ayırmak

Burada bahsetmek istediğimiz konu insanlar arasında farklılıklardan dolayı ayrım yapmanız ya da işinize yaramayacak insanları dışlamanız değil; konuya daha sosyal bir çerçeveden yaklaşmanız ve birlikte zaman geçirdiğiniz insanları iyi değerlendirebilmeniz.

Hayatımızdaki insanların bir kısmı, kendimizi geliştirmemize katkıda bulunurken bir kısmı da bizi aşağı çeker. Hayatınızı olumsuz yönde etkileyen kişiler, yeni deneyimler edinmenizi engelleyerek zaman kaybetmenize neden olurlar; sizi istemediğiniz şeyler yapmak zorunda bırakırlar ve uzun süreçte, size duygusal olarak zarar verirler. Hayatınızı daha iyi bir seviyeye taşımayan bireyler, sizi otomatik olarak aşağı çekerler. Zamanınızı boşa harcamaya son vermek istiyorsanız, çevrenizdeki insanları iyi analiz ederek arkadaş seçimlerinizi doğru yaptığınızdan emin olmalısınız.

9. İstemediğiniz bir işte çalışmak zorunda olmak

Haftada 40 saat azımsanmayacak kadar büyük bir zaman dilimi. Yıllık olarak hesapladığınızda, bir sende tam 2000 saatinizi iş yerinde geçiriyorsunuz. Eğer 30 yıllık bir çalışansanız, hayatınızın neredeyse 7 yılını çalışarak geçirmiş oluyorsunuz. Bu zamanı daha bilinçli ve etkili kullanmak istemez misiniz? Hayatınızı devam ettirebilmek ve yaşam standartlarınızı sürdürebilmek için para kazanmanız şart. Fakat para kazanmak için harcadığınız zamanı daha eğlenceli bir hale getirebilmek sizin elinizde. İşinizle ilgili boş geçirdiğiniz tek an, kendiniz için en uygun işi ararken geçirdiğiniz zaman olsun.

10. Yaşamak istemediğiniz bir hayatı yaşıyor olmak

Rüyalarınızdaki yaşama sahip olduğunuzu düşünüyor musunuz? Arabaları, yatları, katları ve hayalini kurduğunuz tüm materyalistik şeyleri unutun. Çünkü bu isteklerinizin sonu asla gelmeyecek; daima her şeyin daha fazlasını ve iyisini isteyeceksiniz. Bu nedenle de idealinizdeki yaşama kavuşabilmeniz hiç bir zaman tam anlamıyla mümkün olmayacak. Yaşamak istediğiniz hayatın hayallerini kuracağınız zamanı, anı yaşamak için kullanmayı deneyin. Daha iyi seçimler yapın. Şu ana kadar aldığınız kararları gözden geçirin ve kararlarınızın sizi taşıdığı konuma geniş bir çerçeveden bakmaya çalışın. Sahip olduğunuz imkanların farkına varın ve bu imkanlarla yapabileceğinizin en iyisini yapmaya çalışın. Eğer hayatınızda olumlu değişikliğe yol açacağını düşündüğünüz küçücük bir şey bile varsa, bu şeyin peşinden gidin. Hayatın sizi kontrol etmesine izin vermeyin; yaşadığınız hayatı manipüle ederek siz kontrol altında tutmaya çalışın.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 

Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale