X

Yolculuklar, ayrılıklar ve iyileşme: Biz hancıyız, yolcular da hep var

Sevdiğimiz insanlar, şimdiye kadar bizimle yolumuzu paylaşmış olan insanlar, yolculuklarında bizden farklı seçimler yaparak başka yollara girebilirler. Bazen bu yollar çıkmaz sokaklardır, bazen dünyanın diğer uçsuz seçeneklerine ayrılan el değmemiş patikalardır. Her halükarda, seçilen veya sonuç olarak gelen bu yollar bizim yolumuzdan ayrı olduğu için ‘kötü’ değillerdir. Onların yoludur. 

Yaşamda keskinlikleri ve sabitleri severken, geçişleri unuttuğumuz bir zaman dilimi içinde, bizden ayrı atılan adımları “aşağıda” görme eğilimimiz, bizleri diğerinin yolculuğuna, duygu durumuna, potansiyel gücünü kullanımına dair ‘saygı’ duymayan bir noktaya getiriyor. 

Sabitlerimizi sevenler olarak, yeni nesil kurallara biat ederiz “sana uymuyorsa bırak gitsin” 

Bana uymuyor ama; “şimdiye kadar yaptığı yoldaşlığa teşekkür ederim”

Diğer bir seçenek olabilir. 

Yaşamda, bu sistemde, her şeyi iki ucu ile deneyimleriz. Kutupluluk yasası. Bunun dışında bir şey dualite sistemine dahil olan varlık için geçerli değildir. Bir ucundan bağlandığımız, diğer ucunu da mutlaka yaşayacaktır. Bütünü görmek, kişinin aynı duygunun iki kutbunu da yaşamasına özgürlük tanır.

O çok sevip güvendiğimiz, aynı noktadan ve sebepten sevmediğimiz, güvensiz hissettiğimize dönüşebilir. Tamamlanma, bu iki ucun da yaşanması ile mümkün olacaktır. 

Gerçek bir seven ve bağlılık yaşayan olarak, yaşama dair bize uygun adım atılmadığında, ilişkimizi bitirmeye gönüllü bir hareket sergiliyorsak, cümlenin başındaki “gerçek” kısmını sorgulamakta fayda var. 

Bu, “ne olursa olsun kucaklamak” demek değil, olanın olmasına alan tutmak demektir. Aynı zamanda, karşımızda bu patlamalar olurken kendi sınırlarımızı da layıkıyla korumak demektir.

Olmasına izin vermek ve kabullenmek arasında çok önemli bir fark vardır.

Birinde görmezden gelme refleksi çalışırken, diğerinde gözlemleyip hakim olmak vardır. 

Görmezden gelme tahammül içerirken, gözlemlemek şefkat içerir. 

Tahammül ettiğimiz süre arttıkça öfke oluşurken, şefkat gösterdiğimiz süre artıkça iyileşme gerçekleşir. 

Tahammülden kaynaklı öfke sonrasında ilişki kopabilir ve kişi “baştan beri haklıymışım” yargısına girebilir.

Şefkat kaynaklı iyileşmenin sonucunda, ilişki dönüşebilir ya da doğal bir şekilde ayrışma gerçekleşir. Kişiler arasında bir husumet oluşturmadığı gibi, olası tekrar kesişmelerde göz hizası bir alan açar. 

Bu şifalandırma, karşımızdaki için değil, kendimiz içindir. Kendi kalbimizi, evrensel ahlakımızı, evrensel sisteme dair bilgimizi koruduğumuz ve kullandığımız yerde tutar bizleri. 

Karşımızdakini şifalandırmak için çıktığımız yol, maalesef ki hiyerarşik bir yapıdadır ve burada göz hizasında değilizdir. Egosal bir iletişimdir ve sonludur. Aşağıdaki ve yukarıdaki vardır tabii doğal olarak da bir iyileşmeden bahsetmek pek mümkün olmaz.

Bu yüzden, tuttuğumuz alan da, bütünü görme çabamız da kendimiz içindir. 

İnsan varlığı, dünya yolculuğunda, ikilikleri bütünleştirme, tek yapma oyunu içinde olduğundan iki tarafı da deneyimleyecektir. İstisna olmadan. Bu yüzden bazı yollar ayrılacak, bazı yollar birleşecektir. Burada ne kendimize ne de diğerlerine “iyi-kötü” etiketi yapıştırmadan, doğamızın gereğinin bu olduğunu bilerek ilerlemek, bizleri yaşamın akışında tutunmadan ilerleyen varlıklar haline getirir. 

Dişil enerjiyi kullanmak bu demektir. Kadın-erkek fark etmeksizin, kavrayış, dişil enerjinin ustalığından gelir.

Giden gider, kalan kalır değil; ne olursa olsun gelir, ne olursa olsun gider ve bu sonsuz tekrar edebilir, yaşamın doğası budur. Biz hancıyız, yolcular da hep vardır. Bir ayrışma yoktur, nefes vardır.

İlginizi çekebilir: Gerçek güç sahibi, olanın olduğu gibi olmasına ve ifade bulmasına alan açabilendir

Esra Uyman: Lise yıllarında başlayan kişisel gelişim, ruhsal gelişim ve metafizik konularına duyduğu yoğun merak onu yurt içi ve yurt dışında birçok özel eğitim çalışmalarına katılmaya yönlendirdi. İlk eğitmenlik diplomasını ‘World Initiatives School of Esoteric Studies’den alan Uyman’ın katıldığı çalışmaların bazıları; Organizasyon Konstelasyonu, Aile Sergileri, Vernon Frost eğitimleri, Louis Franco’dan aldığı çeşitli eğitimler, Anthony Robbins Unleash the Power Within San Jose semineri, Charlie Morlay Lucid Dreaming eğitimi, Tayland da Tantrik Yoga (RYT-200) eğitmenliği eğitimi, Peru, Amerika, Şili, G.Afrika ve Türkiye’de katıldığı Şamanik çalışmalar ve seremonilerdir. Bunların yanı sıra TGA İleri Seviye Metafizik Semineri, Ziya Azazi’nin Dervish in Progress Çalışması gibi pek çok özel çalışmaya katıldı ve eğitmenlik eğitimini aldı. Masssuma Altın Enerji I-II enerji uyumlamasını alan Esra Uyman, Avi Gören-Bar Jungian Coaching School (ICF) (ACSTH) dan koçluk sertifikasını aldı. Tüm bu çalışmalar ve eğitimlerle kendi uyanış deneyimini birleştiren Esra Uyman, farklı başlıklar altında bireylere ve kurumlara yönelik, birbirinden güçlü çalışmalar tasarlayıp sunuyor. Kişilerin iç dünyalarına yönelik farkındalıklarını artıran, çarpıcı bir vizyon ve perspektif değişimi sunan, yaşamda üstlendikleri sorumluluklarda anlam bulmalarını sağlayan, merak, heyecan ve umut duygularını yükselten, tüm insanlık deneyiminin derinliğini kavramaya yardım eden ve çarpıcı yüzleşmeleri şefkatle yaşamalarını sağlayan eğitimler gerçekleştiriyor. Yaşamın Sorumluluğunu Almak, Kendimiz Olmak, Bizi Engelleyen İnançlar, Metafizik ile Özgürleşme Yolculuğu, Seçimlerimiz ve Biz, Gözlemci Bilinci, Nefes ve Meditasyon Teknikleri başlıkları altında kurumlara webinar ve uygulamalı eğitimler veriyor.

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale