X

WOW – Dünya Kadınlar Festivali için geri sayım başladı

19-20 Mart tarihlerinde Müze Gazhane’de düzenlenecek WOW – Dünya Kadınlar Festivali İstanbul, bu yıl WOW – Dünya Kadınlar Vakfı ve British Council ortaklığında ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) desteği ile gerçekleştirilecek. Kültür ve sanat alanını sivil toplumla bir araya getiren bu özel festival, İstanbul’da ilk kez fiziksel katılıma açık olacak.

Kadınları destekleyerek, kadınların karşılaştığı güçlükleri ve daha eşit bir dünya için ürettikleri çözümleri görünür kılmayı hedefleyen WOW-Dünya Kadınlar Festivali, 19-20 Mart tarihlerinde İstanbul’un kültür mirası ve yeni yaşam alanı Müze Gazhane’de gerçekleştirilecek.

WOW İstanbul, “geleneksel” sanat mekanlarının dışına çıkarak izleyicileri çeşitlendirmeye ve yaratıcı alanların kapsayıcılığını ve erişilebilirliğini destekleyerek yeni küratoryel sesleri geliştirmeye odaklanan British Council’ın Türkiye sanat programının önemli bir parçası. Sanatın yeni bakış açıları kazandıran ve diyalog oluşturma gücüne dayanarak kültür ve sanat alanını sivil toplumla bir araya getiren festival; müzik, performans, sohbetler ve atölyeler yoluyla kadınların hikayelerini ve seslerini paylaşan eşsiz bir platform sunuyor.

Birleşik Krallık’tan ve Türkiye’den katılacak sanatçı, konuşmacı, atölye liderleri ve sivil toplum kuruluşlarından ilham alacak olan WOW İstanbul, sanat izleyicisini festivalin bir katılımcısı yaparak kültürel ve yaratıcı ifadelerin, güvenli, kucaklayıcı ve kapsayıcı bir platformda paylaşılmasını sağlayacak. WOW İstanbul, yaratıcı toplulukların, sivil toplum ve sanat profesyonellerinin ve en önemlisi İstanbullu kadınların hikayelerini paylaşarak ve farklı karşılaşmalar için fırsatlar yaratarak kent sakinlerinin çeşitliliğini yansıtan bir platform oluşturacak. WOW İstanbul, birbirine ilham olmak için #birlikteyiz diyen kadınların değişime ve eşitliğe olan inancını yansıtacak.

WOW Vakfı Kurucu Direktörü Jude Kelly, CBE bu yıl ilk kez fiziksel olarak İstanbullular ile buluşacak festivale dair; “WOW – Dünya Kadınlar Festivali, 2010 yılında Londra’da kurduğumdan bu yana şimdiye kadar altı kıtada 30’dan fazla yerde gerçekleşti. WOW Festivalleri, katılımcıların bir araya gelerek kadınların hayatını etkileyen önemli meseleleri tartışmalarına imkân sağlayan alanlar yaratır. Neşeli, kutlama amaçlı ve önemlidir; şimdiye dek Avustralya, Amerika, Hindistan, Pakistan, Birleşik Krallık ve Brezilya gibi farklı ülkelerde üç milyondan fazla insana ulaşmayı başarmıştır. İlki geçtiğimiz yıl çevrimiçi olarak düzenlenen WOW İstanbul’un, bu yıl yüz yüze bir etkinlik olarak geri dönmesinden dolayı inanılmaz heyecanlıyız. Dünyanın en önemli şehirleri arasında yer alan ve kültür, sanat ve sivil toplum alanlarında merkezi bir konumda bulunan İstanbul’un, WOW küresel ağı olarak hayata geçirdiğimiz değişimin bir parçası olması bizim için çok önemli.” ifadelerini kullandı.

Programa ilk bakış

WOW İstanbul’un #Birlikteyiz başlığını taşıyan Açılış Paneli, WOW Vakfı Kurucu Direktörü Jude Kelly ile gazeteci ve yazar Zeynep Miraç Özkartal Taner’in sohbetine ev sahipliği yapacak. 19 Mart’ta Müze Gazhane’de düzenlenecek panelde, pandemiyle yaşamaya devam eden dünyada dayanışmanın kadınlar için ne anlam ifade ettiği, göç, iklim değişikliği ve yoksulluk etkileriyle tartışılırken, sanatın kadınların bulduğu farklı direnme yöntemlerini nasıl görünür kıldığı da konuşulacak.

Bu sene WOW İstanbul, birçok özel kürasyonlu bölüm barındırıyor. Politika, sanat, tarih, popüler kültür alanlarında içerik üreten bağımsız medya kuruluşu 5Harfliler tarafından oluşturulan 5Harfli Sesler bölümünde, 5harfli yazarlar “Hepinizi feminist sesleri paylaşıp çoğaltmaya bekliyoruz” çağrısı ile 5harfli okurlarla buluşacak.

WOW Büyük Fikirler bölümü ise gene birbirinden farklı deneyimlere sahip kadınlara kendi hikayelerini paylaşacakları ve kısa konuşmalara ev sahipliği yapacak açık sahne olarak kurgulanıyor. Yazar Şebnem İşigüzel ve oyuncu Tamar Çıtak, Şebnem İşigüzel’in Gözyaşı Konağı Ada 1876 kitabından performatif bir okuma yapacaklar. Hayata Sarıl Lokantası’ndan Ayşe Tükrükçü ve Avukat Aslı Karataş da bu bölüme katılan diğer isimler..

WOW İstanbul’un katılımcılı bölümü olan Atölye Çalışmaları, bu sene de şehirde sürdürdükleri farklı çalışmalar ile alanlarında öne çıkan sivil toplum kuruluşlarını festival izleyicisi ile buluşturacak. Ayrıca festivale çocukları ile gelen katılımcıların çocukları için de İBB Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü tarafından atölyeler düzenlenecek.

WOW İstanbul Festivali bu sene de şehirdeki kadınların seslerini müzikle duyurmaya devam edecek. WOW Sesler, Beatsbygirlz Turkey Chapter’dan Beril Sarıaltun ve Birleşik Krallık’tan müzisyen ve eğitimci Mandy Wigby liderliğinde gerçekleştirilen #KültürdeKadınGücü “Benim Şehrim, Benim Sesim” programından bir grup kadın müzisyenin canlı performanslarını izleyici ile bir araya getirecek.

WOW İstanbul Festivali, aynı zamanda açılış konseri olarak heyecan verici sanatsal bir iş birliğine ev sahipliği yapacak. Elif Cemal ve EFG Londra Jazz Festivali’nden Pelin Opçin küratörlüğünde Birleşik Krallık ve Türkiye’den müzisyenlerle hayata geçirilen WOW İstanbul Kolektif, festivalin ilk gününde hafızalardan silinmeyecek bir performansla İstanbul ile buluşmaya hazırlanıyor. WOW festivallerinin önemli bir parçasını oluşturan müzik konusunda aynı zamanda katılımcılar, 2021 Birleşik Krallık WOW Festivali’nde sahne alan dünyanın en heyecan verici bazı kadın sanatçılarının özel olarak çekilmiş müzik performanslarından oluşan Birleşik Krallık WOW Sesler’i izleme fırsatı da yakalayacak.

Festival’in yenileri; Hızlı Mentorluk, WOWsers İstanbul ve Sivil Alan

Festivalin ilk kez bu sene yapılacak fiziksel versiyonunda yer alacak bölümlerinden Hızlı Mentorluk, SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği ev sahipliğinde düzenlenecek. Hızlı Mentorluk bölümünde festival katılımcıları, bir saat içerisinde tesadüfi olarak karşısına oturacakları dört ayrı mentorle hızlı ve tempolu sohbetler ederek deneyimlerini ve iç görülerini paylaşabilecekler.

Bu yıl ilk defa İKSV Alt Kat tarafından gerçekleştirilen WOWsers İstanbul bölümünde, 18-21 yaş arasındaki katılımcılar, sanatçı ve tasarımcı Pınar Akkurt’un ‘Çöpler, Kilimler ve Pikseller’ başlıklı atölyesinde bir araya geliyor.

Festival boyunca açık olacak, WOW İstanbul’un kapsayıcılığı ve çeşitliliğini yansıtan Sivil Alan bölümüne festival daveti ile dahil olacak sivil toplum kuruluşları yer alacakları stantlarda hem ürünlerini paylaşabilecek hem de aktivitelerini tanıtabilecekler. WOW Festivali’nin Birlikte Yemek bölümünü yürütecek olan Hayata Sarıl Lokantası ve Birlikte Hareket bölümünde katılımcılara bisikletli bir hayatı tanıtacak Zincir Kıran Kadınlar, Sivil Alan katılımcılarından sadece birkaçı. Ayrıca, Gazhane Çevre Gönüllüleri de festival süresince ‘Gazhane’yi Arşınlayarak Tanıyoruz’ turlarını festival izleyicileri ile paylaşıyor olacaklar.

Kapanışın odağı “Yaratıcı Alanda Eşitlik”

WOW İstanbul Festivali’nin İKSV Kültür Politikaları Çalışmaları iş birliğiyle düzenlenen Kapanış Paneli, kültür-sanat alanının eşitlikçi bir yaklaşımla nasıl yeniden kurgulanabileceğine odaklanacak. Festivalin son günü olan 20 Mart’ta Müze Gazhane sahnesi, Gazeteci Duygu Demirdağ moderatörlüğünde gerçekleştirilecek panelde, Birleşik Krallık’tan araştırmacı ve eğitmen Vick Bain, Türkiye’den Prof. Dr. Itır Erhart ve Oyuncular Sendikası’ndan Ece Dizdar’a konuşmacı olarak ev sahipliği yapacak. Festival katılımcıları bu ilham verici sohbette; yaratıcı kadınların değişimi yönlendirme gücü ve kültür-sanat alanının eşitlikçi bir yaklaşımla geleceğe nasıl taşınacağı üzerine birlikte düşünme imkânı bulacak.

Pozitif organizasyonuyla gerçekleşen WOW İstanbul Festivali, Erişilebilir Her Şey danışmanlığında herkes için daha erişilebilir olma hedefini de sürdürüyor. Festival boyunca, simultane Türkçe işaret dili çevirisi ve simultane Türkçe, İngilizce sesli çeviri yapılacak.

WOW Dünya Kadınlar Festivali İstanbul’un programına ait diğer detaylar ilerleyen günlerde açıklanacak.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale