X

Usta fotoğrafçılar iPhone 11 Pro ile keşifte: Ultra geniş açıdan Türkiye Manzaraları

Ultra geniş açılı kameralar, son derece geniş görüş açısına sahip görüntüler üretir. Özellikle mimari ve manzara fotoğrafçıları arasında da popüler bir seçimdir, çünkü fotoğrafı çekilen süjenin yanı sıra onu çevreleyen öğelerin çoğunu da kadraja sığdırmaya imkan tanır.

Profesyonel Türk fotoğrafçıları da iPhone 11 Pro’nun sunduğu Ultra Geniş kamera özelliğini kullanarak dört bir yanı kültürel ve coğrafi zenginliklerle dolu Türkiye’nin eşsiz güzelliklerini daha geniş bir açıdan fotoğrafladılar.

Sizi İstanbul Boğazı’ndan, Haliç’e, Kayseri’nin Yılkı Atlarından Kapadokya’nın balonlarına Türkiye’nin büyüleyici manzaralarını daha geniş bir açıdan seyredebileceğiniz bir yolculuğa davet ediyoruz.

Ultra geniş açıdan Türkiye Manzaraları

Kerem Uzel, fotomuhabir
@keremuzel

Benim için İstanbul’u güzel kılan şey deniz. İstanbul Boğazı’nın insanı tesiri altına alan büyüleyici etkisinden yola çıkarak, insanların denizle olan ilişkisi üzerinden şehir fotoğrafları çekmeyi planladım. İki yakadan sahil bölgeleri, Haliç üzerine yeni yapılmış köprü gibi alanları seçtim. iPhone 11’in ultrawide kamerasının geniş görüş açısı ile şehrin büyüklüğü ve insanların ne kadar küçük kaldığının hissini vermek istedim. Ve çekimlerimde mesafeleri de bunu öne çıkaracak şekilde ayarladım.

Fotoğraflarımda post proses için Lightroom App ve Photoshop App’ten faydalandım. Ayrıca iPhone için JOBY TelePod Mobile Tripod kullandım. Ben genelde sokak fotoğrafçılığı yaptığım için ergonomik olarak beni rahatlattı ve daha hızlı çalışmamı sağladı. Ve tabii ki ultrawide çekimlerde kameranın olduğu köşeden parmağın fotoğrafın içine girmesi durumu engellenmiş oldu.

Haliç üzerine yapılmış olan metro köprüsünden geçen yayalar. 

İstanbul Boğaz’ının Avrupa yakasında kuşları besleyen genç adam.

Haliç üzerine yapılmış olan metro köprüsünde tarihi yarımada arka planlı fotoğraf çektiren turistler.

Haliç üzerine yapılmış olan metro köprüsünden geçen yayalar. 

Haliç üzerine yapılmış olan metro köprüsünde tarihi yarımada arka planlı fotoğraf çektiren turistler.

iPhone 11 Pro’nun üçlü kamera sistemindeki Telefoto, Geniş ve Ultra Geniş kameralarını kullanarak çektiğim üçlü pozlar için seçtiğim fotoğraf serisi Beşiktaş sahilden. İnsan fotoğrafları çektiğim için sabit bir durum bulmam gerekiyordu. Soğuk ve yağmurlu bir gündü ve çok az insan vardı. Hatta bazı zamanlarda neredeyse sadece kuşlar vardı. Aynı mekana tekrar gittiğimde şemsiyeli bir adamın uzun uzun denize baktığını ve hat üzerinde yürüdüğünü gördüm. Ve fotoğrafı çekmek istediğim yerde durmasını bekledim bir süre. Işık tersten geliyordu, bu sayede şemsiye daha görünür oldu ve ıslak zeminde oluşan yansıması da görsel açıdan fotoğrafı güçlendirdi.

Beşiktaş sahilde yoğun yağmur altında denizi seyreden kadın.

Ömer Serkan Bakır, Fotoğraf Dergisi Yayın Yönetmeni
@osbakir

Kapadokya’nın en fotoğrafik konularından biri olan balonları bu kez aşağıdan iPhone 11 Pro ile fotoğrafladım. Balonların kalkışını fotoğrafladıktan sonra sarı tonları çok hoşuma giden bir balonu takip etmeye başladım. İndiği yerde balonu söndürmeye başladıklarında içerisine girip Ultra Geniş Açı kamerayla bu abartılmış perspektife sahip fotoğrafı çekebildim. Balonun içerisine giren ters ışık fotoğrafa ayrı bir hava kattı doğrusu…

Yere inen balonu söndürmeye çalışan adam
 

Kapadokya’da hava şartları uygun olduğunda her sabah gün doğumuna yakın yüzlerce sıcak hava balonu havalanıyor. Bu görsel şöleni fotoğraflamak için iPhone 11 Pro’nun 3 kamerasını da epeyce kullandım. Her üç kamera açısında da balonları ve Kapadokya’nın muhteşem doğasını detaylı bir şekilde fotoğraflamak mümkün oldu. iPhone 11 Pro az ışıkta bile etkileyici görüntüler sunabiliyor.

Kapadokya’da havalanan balonlar

Kayseri’de Hürmetçi Sazlığı’nda yaşayan yüzlerce Yılkı Atı bölgenin tanıtılmasında önemli rol oynuyor. Türkiye’de yaşayan en kalabalık Yılkı Atı sürüsünü iPhone 11 Pro yardımıyla fotoğraflamak çok keyifli oldu. At sürüsünü yönlendiren kişiler dinlenmek için küçük bir tepenin üzerine çıktığında ben de biraz aşağıdan bakarak iPhone 11 Pro’nun 3’lü kamerasıyla aynı noktada durarak iPhone 11’in 3 farklı kamerası arasında geçiş yaparak bu 3 farklı açılı fotoğrafları çektim. Ultra Geniş Açı kamerasında arkada Erciyes Dağı’nın uzantıları bile gözükürken, Telefoto kamerasında ise sadece iki konuyu siluet olarak fotoğraflayabildim.

Gün batımında ehlileştirilmiş Yılkı atları üzerinde sohbet eden iki adam.

Türkiye’nin pek çok bölgesi fotoğraf açısından neredeyse sonsuz imkanlar verir. Tabi bazen fotoğrafçının şansa da ihtiyacı olur. Erciyes Dağı’nın eteklerinde tesadüfen karşıma çıkan bu kurumuş ağaçlar inanılmaz hoş bir görüntü veriyor. Özellikle iPhone 11 Pro’nun Ultra Geniş Açı kamerası ile kaydettiğim fotoğraftaki boşluk hissi bulutların oluşturduğu doku ile tamamlanıyor. Bu karelerde herhangi bir renk düzeltmesi ya da başka bir editleme yapmaya bile gerek kalmadı. Yeni nesil akıllı HDR işini gayet iyi yaptı.

Erciyes Dağı’nın eteklerindeki yapraklarını dökmüş ağaçlar.

Çiler Geçici, Seyahat fotoğrafçısı
@audiosoup

Kapadokya, enerjisiyle, doğasıyla dünyanın en güzel coğrafyalarından biri. Her fırsatta gitmek istediğim yerlerin başında geliyor. Bu fotoğrafı da Uçhisar’da fırtınalı bir günde, güneşin açtığı çok kısa bir zamanda çektim. iPhone 11 Pro’nun Ultra Geniş kamerası sayesinde istediğim gibi fotoğraflayabildim. Düzenlemeyi ise iPhone’un kendi uygulamasından yapmam yeterli oldu.

Kapadokya’da peri bacaları

Burçin&Erdi Vahid, Gezgin Fotoğrafçılar
@trailofus

Urla’da Demircili Koyu’nda bu fotoğrafı çekerken, gün batımına karşı en iyi açıyı yakalamak için kıyı boyunca uzanan kayalar üzerinde bir müddet ilerlemem gerekti. Kayalar düzensiz şekilde dizildiğinden fazla hareket alanım yoktu ama iPhone 11 Pro Max Ultra Wide özelliği sayesinde kendi gözümden, oradaki varlığımı da hatırlatacak bir anı ölümsüzleştirme şansım oldu. Kareyi olduğu gibi bırakırken, o günün bende uyandırdığı duyguları yansıtacak renk düzenlemesini iPhone Fotoğraflar uygulaması üzerinden yaptım.

Urla Demircili Koyu

Bafa Gölü kıyısındaki Kapıkırı kasabasında karavan kampı yaptığımız bir sabah balıkçı teknelerinin sesini duydum ve hızla bir gün önceden gördüğüm adacık ile tekneyi fotoğraflamaya karar verdim. İstediğim kompozisyonu yakalamak için birkaç saniye zamanım vardı, çünkü tekne hızla ilerliyordu. iPhone 11 Pro Max Ultra Wide özelliği sayesinde yer değiştirmekle zaman kaybetmeden hem tekneyi, hem de adayı istediğim pozisyonda fotoğraflayabileceğim bir kare yakaladım. Fotoğrafta denize, dağlara vuran ışığı ve adacığın suya vuran yansımalarını vurgulamak için iPhone Fotoğraflar uygulamasında düzenleme yaptım.

Bafa Gölü kıyısı

Bafa Gölü kıyısındaki Kapıkırı kasabasına ulaştığımızda göl kenarında duran yazdan kalma bir masa dikkatimi çekti. Masanın bu mevsimdeki yalnızlığını vurgulamak için iPhone 11 Pro Max Ultra Wide özelliğini kullandım. Renkli sandalyeleri vurgulamak ve kontrast yaratmak için iPhone Fotoğraflar uygulamasında renk ve ışık düzenlemesi yaptım.

Bafa Gölü kıyısı

Bolu Abant Gölü’nde gün batımı sonrasındaki mavi saatlerde çektiğim bu karede iskelenin gölle olan uyumunu vurgulamak istedim. Etrafına özellikle yerleştirilmiş gibi duran sazlar, simetrik yapısı ve gökyüzündeki renkler adeta bir Wes Anderson filmini hatırlatıyordu. Simetrik dokuyu yakalarken gökyüzündeki renk geçişini de kareye dahil edebilmek için dik ve Ultra Wide bir kare tercih ettim. Gökyüzündeki renkleri daha da vurgulamak için iPhone Fotoğraflar uygulamasında renk düzenlemesi yaptım.

 

Bolu Abant Gölü’nde gün batımı

Yazın oldukça popüler olan Dikili Pissa Koyu’nda yürüyüş yaparken uzaktaki iki yabancının ayaklarını denize soktuklarını fark ettim. İnsanın doğa karşısında ne kadar küçük olduğunu ve yazın popüler olan bu yerlerin kışın nasıl da tenhalaştığını vurgulamak için bu anı iPhone 11 Pro Max Ultra Wide özelliği ile fotoğrafladım. iPhone Fotoğraflar uygulamasında renk ve ışık düzenlemesi yaparak ters ışığın oluşturduğu estetik algıyı daha da öne çıkartmaya çalıştım.

Dikili Pissa Koyu

Her şeyi kadraja sığdıramıyor musunuz? O zaman görüntüyü uzaklaştırın.

iPhone 11 Pro ile çekim yaparken Telefoto kameradan yeni Ultra Geniş kameraya geçiş yaparak göz alıcı 4 kat optik zoom aralığına sahip olabilirsiniz. Bu da daha geniş bir kadrajla, hiç olmadığı kadar göz alıcı manzaralara imza atmanıza yardımcı olur. Ultra Geniş kameranın 120 derecelik görüş açısı, manzara fotoğrafları için de çok ideal açılar yakalamanıza yardımcı olur.

iPhone 11 ve iPhone 11 Pro’nun Ultra Geniş kamerası nasıl kullanılır?

iPhone 11 ve iPhone 11 Pro’daki yeniden tasarlanmış Kamera arayüzü, çerçevenin ötesinde neler olduğunu göstermek için yeni Ultra Geniş kamerayı kullanıyor ve bu sayede kadraja eskisiden dört kat daha geniş bir alan sığdırabiliyor.

Ultra Geniş kameraya geçmek ve iPhone’unuzun görebileceği her şeyi yakalamak için 0.5 düğmesine dokunun ve zoom tekerleğini döndürerek Ultra Geniş’ten Telefotoya kameralar arasında hızlıca ve kesintisiz hareket ederek 4 kat optik zoom aralığı sağlayın.

Uplifers: Kaliteli ve mutlu yaşam koçunuz!

Kıyafetlerinize özen gösteren teknoloji: Siemens iQ500 ile tanışın

Evde zamanımızın büyük bir kısmı, farkında olmasak da rutin işlere gidiyor. Pek çoğumuz için bu rutinde en çok vakit alan işlerden biri de şüphesiz ki çamaşır yıkamak ve kurutmak. Çamaşırlar için uygun programı seçmek, deterjanı ayarlamak, ıslak çamaşırların kurumasını beklemek ve ütü… Tüm bunlar bazen günün temposu içinde küçük ama rutinde bir yük haline dönüşebiliyor. Hayatı kolaylaştıracak birçok yenilik ise Siemens’ten geliyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makineleri ile rutininiz artık hiç olmadığı kadar kolay ve pratik. Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makinesinde çamaşırlarınızı sizden önce düşünen, her adımı sizin yerinize planlayan bir teknoloji var. Size ise bu teknolojinin keyfini çıkarmak kalıyor. 



intelligentDry: “Ben ne yapacağımı bilirim” diyen çamaşır ve kurutma ikilisi 

Pamuk tişörtler, hassas bluzlar, okuldan gelen kalın eşofmanlar… Normalde hepsi için ayrı ayrı düşünüp doğru programı aramanız gerekir. Ama artık değil. Gün içinde onlarca şeyle uğraşırken bir de çamaşırın “fazla mı kurudu, az mı kurudu, ya buruşursa?” stresi yaşamıyorsunuz. Çünkü makineler zaten kendi arasında konuşup sizin yerinize karar veriyor.  

Çamaşır ve kurutma makineniz sadece yan yana duran iki cihaz değil; birbirini anlayan, sizin yerinize düşünen bir ikili. Siemens iQ500’ün intelligentDry teknolojisi sayesinde “Acaba doğru programı seçtim mi?” stresi tamamen bitiyor. Yıkama bittiği anda çamaşır makineniz tüm detayları (kumaş türü, yük miktarı, ıslaklık seviyesi, hatta ısı toleransını) tek tek kurutma makinesine iletiyor. Kurutma makinesi de tüm bu bilgileri alıp kıyafetlerin için en doğru programı otomatik olarak seçiyor ve başlatıyor. 



Evinizde görünmez bir iş ortağı varmış gibi… Sessiz, hızlı ve tamamen sizin konforunuz için çalışan. Tek yapmanız gereken çamaşırları makineye atmak; gerisini teknolojinin kendisine bırakmak ve keyfini çıkarmak. 

Mini Yük Özelliği: “Şunu bir hızlı aradan çıkarayım” dediğiniz anlar için 

Spor sonrası sepette sırasını bekleyen bir tişört, “yarın tekrar giyeceğim” diye bir kenara ayırdığınız gömlek ya da akşam dışarı çıkmadan önce anında yıkanması gereken bir bluz. Makineyi tam dolduracak kadar birikmesini beklemek istemezsiniz; ama tek parça kıyafet için makinenizi çalıştırmak istemezsiniz. Siemens iQ500 çamaşır makinesinin mini yük özelliği tam da bu anlar için tasarlandı. Yarım kiloya kadar olan birkaç parça çamaşırı, kısa sürede ve düşük enerji tüketimiyle yıkayabilirsiniz. 



Günlük hayatın koşturmacasında en güzeli de şu: Siemens Home Connect uygulaması üzerinden bir dokunuşla mini yük programını açıyor, çamaşırlarınızı dakikalar içinde temiz ve mis gibi alıyorsunuz. Pratik, hızlı ve o küçük yükleri büyük bir mesele olmaktan çıkaracak kadar akıllı. Siz temponuza devam edin; o, çamaşırlarınız için detayları halletsin.  

20’den fazla yıkama ve 15’den fazla kurutma programı ile gardırobunuzdaki her kıyafete ayrı bir seçenek 

Her kumaş, her kullanım, her kıyafetin ayrı bir dili vardır. Siemens çamaşır ve kurutma makinesi işte bu yüzden onlarca akıllı programla kıyafetlerinizin ömrünü uzatıyor. Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma Makineniz, tüm ihtiyaçları bilir ve sizin için en uygun seçeneği sunar. Siemens Home Connect uygulaması sayesinde tüm programlara tek dokunuşla erişebilir, hatta yeni çıkan programları indirerek makinenizi kişiselleştirebilirsiniz. Böylece makineniz yıllar geçse bile zamana ayak uydurmaya devam eder.  

Program Asistanı: “Sen söyle, ben ayarlarım” diyen yardımcı 

“Hangi program daha doğru? Çamaşır az mı çok mu? Bir kere giydim ama uzun programa atsam mı?” diye düşünmenize gerek kalmadan Program Asistanı tüm bunları size en doğru programında çalıştırır. Kumaş türünü, çamaşırın ağırlığını, kirlilik seviyesini analiz eder ve size en uygun yıkama-kurutma programını önerir. Bu sayede yalnızca doğru programı bulmakla kalmaz; suyu, enerjiyi ve zamanı en verimli şekilde kullanır. Siz de makinelerin işini yapmasına izin verip, geri kalan zamanınızı kendinize ya da sevdiklerinize ayırabilirsiniz. 

SmartFinish: Ütüye ayırdığınız süre artık size kaldı 

Kim ister çamaşırların başında ütüyle saatlerini harcamayı? SmartFinish teknolojisi buharın gücünü kullanarak kırışıklıkları daha makineden çıkmadan %50’ye kadar azaltıyor. Sonuç? Daha az ütü, daha çok kendinize ayırdığınız zaman. Teknolojinin keyfini çıkarmak için Siemens Home Connect uygulamasıyla SmartFinish’i açmanız yeterli. Ütü masası açmadan, güç harcamadan, zaman kaybetmeden kıyafetleriniz giyime hazır hale gelir. Bir toplantı öncesi, spontane bir plan öncesi ya da sadece rahatlık istediğiniz bir anda SmartFinish teknolojisi sizin için çalışır.  

Program İndirme: Makineniz hep güncel, hep “yenilikte” 

Siemens iQ500 Çamaşır ve Kurutma makinesi, güncel yeni programları kolayca indirip tek dokunuşla kullanabilirsiniz. İhtiyaç değiştikçe çamaşır makineniz de sizinle birlikte kendini güncelliyor. Siemens’in en sevilen yanlarından biri, cihazların statik kalmaması. Yani bugün aldığınız çamaşır makinesi birkaç yıl sonra bile yeni özellikler kazanabiliyor. 



Siemens Home Connect üzerinden cihaza özel yeni yıkama ve kurutma programları indirebiliyorsunuz. Mevsimsel ihtiyaçlar, moda olan yeni kumaş türleri, spor kıyafetlerin gelişmesi… Ne değişirse değişsin, makineniz hep güncel kalıyor. 

Tıpkı telefonunuza uygulama güncellemesi indirir gibi çamaşır ve kurutma makineniz de güncellemelerle değişen yaşam tarzınıza ayak uyduruyor. 

Akıllı deterjan yönetimi: i-Dos ile her yıkamada doğru ölçü 

Makineyi tamamen doldurunca veya tek parça kıyafeti makineye attığınızda ne kadar deterjan koyacağınızı bilemiyor olabilirsiniz. İşte tam bu noktada i-Dos Deterjan Tarama teknolojisi devreye giriyor. Siemens Home Connect üzerinden şişelerin barkodunu okutup su sertliği ve deterjan yoğunluğunu makineye iletiyor, i-Dos ise her yıkamada doğru miktarı otomatik olarak ayarlıyor. Üstelik Siemens Home Connect uygulaması, deterjan seviyesini takip ederek deterjanınız tükenmeden önce size haber veriyor. Tek yapmanız gereken uygulamayı telefonunuza yüklemek ve çamaşır makinenizi uygulamaya bağlamak. 

stainRemoval teknolojisi: Zorlu lekelerle inatlaşmayı unutun 

Çay, yağ, makyaj, çikolata lekeleri… Gün içinde fark etmeden üzerinize bulaşan lekeler artık kâbus olmaktan çıkıyor. Siemens iQ500 çamaşır makinesi ile stainRemoval teknolojisi devreye giriyor. Tek bir dokunuşla çay, yağ, kozmetik veya günlük hayatta karşılaştığınız diğer zor lekeler için özel programları aktif edebilirsiniz. 

Siemens Home Connect uygulaması sayesinde daha fazla leke türünü ve bunlar için geliştirilmiş özel programları keşfetmek de mümkün. Yani sadece “lekeyi çıkar” demekle kalmıyor, sizin için en doğru yıkama programını da otomatik olarak öneriyor. Böylece hem lekelerle uğraşmak zorunda kalmıyor hem de giysilerinizin ömrünü koruyorsunuz. 

Artık çocuğunuza yemek yedirirken dökülen yemek lekeleri, kahve kazaları ya da mutfakta sıçrayan yağ lekeleri sizi endişelendirmiyor. stainRemoval, günlük hayatın getirdiği küçük sürprizlere karşı en güvenilir yardımcınız oluyor. 

Siemens iQ500 çamaşır ve kurutma makineleri, artık sadece kıyafetlerinizi temizleyen makineler değil; size zaman, konfor ve güven veren akıllı iş ortaklarınızdır. Ütüye harcadığınız vakti kendinize ayırın, lekelerle uğraşmayı unutun ve teknolojinin yaşam alanınıza uyumunun keyfini yaşayın.

*Bu yazı Siemens’in katkılarıyla hazırlanmıştır. 





İlgili Makale