X

Susuzluğun belirtileri ve zararları nelerdir?

Sağlıklı, uzun, mutlu, huzurlu ve dengeli bir şekilde hayatta kalmak için neyi nasıl yapmamız gerektiğini araştıran birçok bilim insanı vardır. Uzmanların tam olarak bilemedikleri ve ortak bir karara varamadıkları birçok konu hala tartışılmaya devam ediyor. Bununla birlikte emin olunan ve görüş birliğine varılan ortak noktalar da var. Örneğin; nefes almadan sadece birkaç dakika yaşayabileceğimiz için nefesin yaşamımız için önemi de tartışılmaz.

Yaşam kaynağımız suya en az nefes kadar ihtiyacımız var.

Nefes kadar ihtiyacımız olan bir başka yaşam kaynağı da “su”dur. Su içmeden yaşayamayacağımızı, hatta yaşlanma sürecinin vücuttaki su oranın azalması ile başladığını bilmekteyiz. Sağlıklı bir ömür için suyun önemini kabul ediyoruz; çünkü günümüzde susuzluğun sebep olduğu, tetiklediği ve hatta bizzat neden olduğu birçok rahatsızlık bulunuyor. Bu hafta susuzluğun neden olabileceği zararları yazarak aslında daha fazla su tüketilmesini amaçlamaktayım. Gelin hep beraber susuzluğun neden olabileceği bazı yan etkilere bakalım:

Kabızlık

Günümüzde birçok kişi kabızlık sorunu çekmektedir. Bunun birçok nedeni olmak ile birlikte, susuzluğun kabızlık konusunda etkisi büyüktür. Susuzluk ile kastedilen, sadece su içme alışkanlığının olmaması değildir. Su içeriği yüksek gıdaların da tüketilmemesi ve bununla birlikte diüretik (kafeinli gibi) besinlerin fazla tüketilmesini de susuzluğa neden olmaktadır. Örneğin; tüm gün şekerli kahve-çay içen, kahvaltıda sandviç ve çay, öğlen yemeğinde döner, ayran, tatlı ve akşam yemeğinde de et, makarna, yoğurt yiyen birini düşünün. Aynı kişinin günde 8 bardak su içtiğini, düzenli spor yaptığını, yoğun bir iş temposu olduğunu da kabul edelim. Bu kişinin birçok açıdan kabızlığı tetiklenmektedir:

  1. Su içeriği yüksek besinler tüketmemektedir.
  2. Fazlaca tüketilen diüretik sıvılar nedeni ile ekstra su kaybetmektedir.
  3. Fazlaca tüketilen şekerli gıdaların sindirilmesi için ekstra suya ihtiyacı vardır.
  4. Egzersiz ve yoğun iş temposu sürecinde önemli oranda su kaybetmektedir.

Bu örnekle, günde 8 bardak su içen birinin neden kabız olabileceğini rahatlıkla anlayabiliriz. Her metabolizma farklıdır ve kimisine kahve iyi gelmekte iken, kimisine yeşil çay iyi gelebilmektedir. Bu nedenle alışkanlıklarımızı gözden geçirmek, yeterince su ve sıvı aldığımızdan gerçekten emin olmak, vücudumuzun ihtiyaç duyduğu sıvı alımını iyi tespit etmekte fayda vardır.

Depresyon

Günümüzün kabızlık kadar yaygın bir rahatsızlığıdır depresyon. Aslına bakarsanız kabızlık da depresyonu tetiklemektedir. İkinci beynimiz bağırsakların iyi çalışmaması depresyonu tetiklemektedir. Bunun yanı sıra susuz kalan vücutta oluşan stres nedeni ile de depresyon görülebilmektedir. İç organların tümü suya ihtiyaç duymaktadır. Yetersiz su durumunda, hayati açıdan en önemsiz organlar susuz bırakılmaya başlanır. Deride kuruluğun en önemli nedenidir susuzluk. Susuz kalan organlar ile birlikte vücutta sıkıntılar oluşmaya başlar. Bu durum depresyonu desteklemekte, hatta kronik susuzluğun direkt nedeni olabilmektedir.

Susuzluk, depresyona yol açan etmenler arasında sayılmaktadır.
Enerji kaybı

Bizim yakıtımız sudur. Yakıt enerjiye dönüştüğünde mekanizmamız işler. Hep duyarız ‘Susuz 3 gün yaşayabiliriz’ diye. Bunun anlamı hiçbir şey tüketmeden susuz kalmaktır. Yoksa su içmeden günlük beslenme hayatımıza devam ettiğimizde, su ihtiyacımızı, su içeren besinlerden alabiliriz. Su içeren besinler yemek; her ne kadar yeterli olmasa da, hayatta kalacak kadar suyu temin edebilmemize yardımcı olur; ancak, burada su kaybı ile birlikte aynı oranda enerji kaybı da yaşanır. Vücutta %1’lik su kaybının yaklaşık %10’luk bir enerji kaybına neden olabileceği görülmüştür. Susuzluğun, enerji kaybına nasıl etki edebildiğini özellikle profesyonel sporculardan bilmekteyiz. Örneğin; uzun bir koşuda kaybedilen sıvının yerine konulmaması durumunda sporcu, performans kaybına uğrayabilmektedir. Daha ileri safhalarda bayılma dahi görülebilmektedir.

Enerji kaybı ile birlikte hatırlamada güçlük çekme, reflekslerde zayıflama da görülebilmektedir. İlerleyen susuzluk ile birlikte yan etkiler görülmeye devam edilir. %10’luk bir kayıp bazen hayatın sonlanmasına dahi neden olabilmektedir.

Yaşlanmak

Anne karnında neredeyse tamamen sudan oluşuruz. Doğduğumuzda vücuttaki su oranımız hala çok yüksektir. Zaman ilerleyip de yaş almaya başladıkça vücudumuzdaki su oranı azalmaya başlar. Bu nedenle yaşlanmak bir şekilde vücuttaki su oranının azalması olarak da açıklanabilir. Yaş ilerledikçe azalan su oranının yanı sıra az su tüketmek kadar vücuttaki su oranının henüz çok düşük olmadığı (orta yaş) dönemlerde az su tüketmek de, yaşlanma sürecini hızlandırmaktadır. Yukarıda da belirttiğimiz gibi; susuz kalan vücut, suya en az ihtiyaç duyulan organlara, ihtiyaçlarından daha az su temin eder. Derimiz susuz kaldıkça yaş almada ortaya çıkan izlerin hızlanmasına neden olmaktadır.

İnternet ortamında, cilt sağlığına su içerek kavuşmuş birçok kişinin öncesi-sonrası resmi vardır. Bunlardan en popüleri, dört hafta düzenli olarak su içen ve gözle görülür bir şekilde birkaç yaş gençleşen Bayan Sarah’dır.

Kilo alma

Acıkma ve susama hisleri beyinde aynı merkezden kontrol edilmektedir. Bu nedenle bazen susamış olduğumuz halde, acıktığımızı düşünerek yemek yeriz. Hatta bazen tok olduğumuzu bildiğimiz halde yeriz. Bu durum kilo almaya neden olabilir.

Düzenli su içmek sayesinde acıkma hissi de azalacaktır. Böylelikle daha az yemek yeme hissi oluşacak ve kilo kontrolüne yardımcı olacaktır.

Susuzluğun belirtileri
1. Ağız kuruluğu

Öncelikle bir yanılgıyı düzeltmek isterim, birçok kişi ağız kuruluğunun susuzluk başlangıcı belirtisi olarak bilir. Maalesef, ağız kuruduğunda susuzluk ileri safhada demektir. Yani, acilen su içilmesi gerekir.

2. Baş ağrısı

Kontrol mekanizmamız olan beynin %80’i sudan oluşmaktadır. Su içeriği çok yüksek bu organın tüm vücudu kontrol etmek gibi görevleri vardır. En ufak bir su kaybı durumunda birçok rahatsızlık baş göstermeye başlamaktadır. Bazı araştırmalar %2’lik bir kaybın dahi zekada gerilemeye neden olabileceğini belirtmektedir.

Baş ağrısı, susuzluğun en önemli belirtilerindendir. Bazen baş ağrısını gidermek için ağrı kesici içilir ve ağrı geçer. Burada ağrı kesici ile birlikte alınan suyun faydası, ağrı kesiciden daha etkilidir. Bu nedenle, başınız ağrıdığında önce büyük bir bardak su içmeniz tavsiye edilir.

3. Deride kuruluk

Derimiz bir bakıma iç organlarımızın bir yansıması gibidir. Bizlere genel sağlığımız ile ilgili birçok ipucu verir. Cildin kuruması ve erken yaşlanmanın en önemli sebeplerinden biri susuzluktur. Günlük su ihtiyacı yetersiz olduğunda, hayati organların çalışabilmesi adına, daha az önemli organlara su, kısıtlı olarak gönderilir. Derimiz de kalp ve beyin gibi organların yanında daha az önemlidir.

Çimdik testi uygulayarak derinizde kuruluk olup olmadığını anlayabilirsiniz.

Çimdik Testi: Bu test sayesinde derinizin ne kadar kuru olduğunu gözlemleyebilirsiniz. Elinizin üstündeki deriyi çimdikleyip bırakınız. Derinin eski halini alıncaya kadar gözlemleyiniz. Bu süreç ne kadar hızlı oluyorsa, deriniz o kadar gençtir.

4. İdrar renginde koyuluk ve koku

İdrar rengimiz yeterli su içip içmediğimizi gösterir. Koyu olması genellikle yetersiz su içtiğiniz anlamına gelmektedir. Bazı takviyelerin ve ilaçların idrar rengini koyulaştırma özelliği vardır, böyle bir durum yok ise ve idrar renginiz koyu sarı ise yetersiz su içtiğinizi kabul etmelisiniz.

Koyu sarı renkli idrarın aynı zamanda koku yapması ve yanma hissi vermesi de normaldir. Beslenme ve su alım oranınızı gözden geçirip idrar renginizi takip etmeniz durumunda aradaki farkı rahatlıkla gözlemlemek mümkündür.

Oya Milli Sülün: Sulak bir ülke olan Hollanda'da doğup, büyümeme rağmen, kendimi bildim bileli bir bardak su içmez, üniversite yıllarında okurken de içme suyu ile ilgili hiçbir çalışma yapmak istemezken, yaşam beni "canlı su" uzmanı yaparak hayatın ne kadar ironik olduğunu kanıtladı. Ben de hayatın bana verdiği cevaba karşılık, suyun bilinmeyenlerinde önce bir güzel kayboldum sonra da kendimi de bulup çıktım… Siz de su deyip geçmeyin, çünkü SU: aşktır, sanattır, sevgidir, barıştır, bununla birlikte aynı zamanda şifadır, enerjidir, yakıttır, güçtür, bazen de afettir, seldir, çığdır...

Yeni yıl hediyelerinin vazgeçilmezi Sosyopix ile anılarınızı ölümsüzleştirin

Sevdikleriniz için hediye seçmek bazen uzun uzun düşünmeyi gerektirir. Çünkü aslında aradığımız şey, sadece bir eşya değildir; bir duyguyu, bir anıyı, bir hatırlamayı karşı tarafa hissettirmektir. Tam da bu yüzden fotoğrafla kişiselleştirilmiş hediyeler, her zaman daha çok dokunur. Tek bir kare, bir gülüşün ardındaki hikayeyi yeniden canlandırır; yıllar önce çekilmiş bir fotoğraf bile açıldığında ilk günkü kadar sıcak hisseder. Sosyopix işte tam da bu noktada, o paha biçilmez anılarınızı estetik ve yaratıcı dokunuşlarla unutulmaz kılıyor.



Kişiselleştirilmiş takvimlerle zamanı anlamlandırmak

Yeni yıl, hayatımızda yeni sayfalar açmak demektir. Bu nedenle kişiselleştirilmiş takvimler, sadece günleri takip ettiğiniz bir araç olmaktan öteye geçer; umut ve güzellikle dolu bir yılın sembolü haline gelir. En güzel fotoğraflarınızla hazırlanan masa veya duvar takvimleri, sevdiklerinizin her gününe anlam katar. Her sayfa, sadece bir tarih değil, hatırlanan ve paylaşılan özel bir anı olarak kalır. Takvimi her çevirdiğinizde, geçmişin güzel anılarını hatırlamak ve geleceğe dair küçük bir mutluluk hissi yaşamak mümkündür. Bu küçük ama etkili detay, hediyenizi hem estetik hem de duygusal olarak unutulmaz kılar.



Anıların dokunulabilir hali: Fotoğraf baskıları



Bir zamanlar telefon ekranına sığdırdığınız, galeri arşivlerinizde kalan en mutlu kareleri bu yılbaşı yeniden keşfetmenin tam zamanı. Sosyopix fotoğraf baskıları, en özel anlarınızı sıcaklığını ve kalitesini koruyarak dilediğiniz formda hayat bulduruyor. İster yaz tatilinde o hiç bitmesin dediğiniz gün batımı karesini, ister kış tatilinde çekilmiş kar manzarasını seçin; retro tarzda ya da şık bir çerçeveyle hazırlatabilirsiniz.Çalışma masasında duran küçük bir fotoğraf, sizi kış tatilinin huzuruna veya yılın en güzel anılarına götürebilir. Bu yıl sevdiklerinize sadece bir hediye değil, birlikte paylaşılan özel anıları ve mutluluğu hediye edin.

Anıların estetik hali: Fotoğraf albümleri

Fotoğraf albümleri, her dönem popülerliğini koruyan ve hiçbir zaman değerini kaybetmeyen hediye seçeneklerinden biridir. Çünkü bir albüm, yalnızca fotoğrafları bir araya getirmez; aynı zamanda belirli bir dönemin, bir ilişkinin ya da bir yolculuğun hikayesini saklar. Sayfaları çevirdikçe hatırlanan detaylar, yeniden yaşanan duygular ve geçmişten gelen sıcaklık, bu hediyeyi zamansız bir klasik haline getirir.

Kişiye özel tasarlanan fotoğraf albümleri, hem estetik hem de duygusal yönüyle güçlü bir hediye seçeneği sunar. Kapak dokusundan sayfa düzenine, renk seçiminden yerleştirdiğiniz küçük notlara kadar tamamen size ait bir anlatım oluşturma fırsatı verir. Bu, sadece bir hediye değil; kendi elinizle hazırladığınız bir zaman kapsülüdür.



Anıları duvarlara taşıyan çerçeveler

Mutlu anıları saklamanın tek yolu albümlerde biriken fotoğraflar veya fotoğraf baskıları değildir; bazen evin en görünür köşesine yerleştirilen bir çerçeve de aynı etkiyi yaratır. Ölümsüzleştirilen anları çerçeveleyerek yaşam alanlarınıza sıcaklık ve derinlik katarken sevdiklerinizin her baktığında o ana yeniden dönmesini sağlar. Farklı boyut seçenekleri sayesinde ister küçük bir köşeyi canlandırabilir ister salonunuzun atmosferini değiştirebilirsiniz.  Duvarlara zarar vermeyen yapışkanlı çerçeveler ise kolay kullanımıyla, yalnızca bir dekor değil; her gün gülümseten bir anı sunar. 

Bi’kutu anı: Özel hediye kutularıyla yeni yıl coşkusu

Yeni yıl ruhunu tek bir kutuda toplamak istiyorsanız, özenle hazırlanmış hediye kutuları bunun için ideal bir çözüm sunar. İçerisinde not defterleri, yılbaşı ruhunu yansıtan kupalar, kokulu mumlar ve daha pek çok özel hediye, kutuyu açan kişinin yüzünde sıcak bir tebessüm bırakır. Böylece hediyeniz yalnızca bir kutu değil, birlikte paylaştığınız anıların sıcacık bir yansıması olur.

Siz de bu yıl, sıradanlığın dışına çıkarak sevdiklerinizin yüzünde unutulmaz bir gülümseme oluşturmak istiyorsanız, Sosyopix’in sunduğu bu kişiselleştirilmiş dünya tam size göre. Hatıralarınızı canlandırın ve onlara, her baktıklarında sizi hatırlatacak, zamana anlam katan dokunuşlar hediyeler sunmak isterseniz aradığınız her şey Sosyopix’te!





İlgili Makale